Geçtiğimiz yıl Gezi direnişi sırasında İzmir'de bir kızın saçını çektikleri ve copladıkları görüntüleri basına yansıyan polisler kendilerini "Aslında şiddet yanlısı değiliz" diyerek savundu.
Haklarında 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan iki çevik kuvvet polisinin davaları İzmir Bayraklı adliyesinin 32. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Davaya, sanık polis memuru M.K. ve olaya tanık olan gazeteci ve polis memurları katıldı.
Tanık olarak dinlenen polis memuru M.B. Gezi Direnişi sırasında evlerine gidip günde iki saat uyuduktan sonra tekrar görev başına gittiklerini ve artık bedenen tükenme noktasına geldiklerini belirterek "Bu psikoloji içerisindeydik, zor şartlarda çalışıyorduk, görüntüler kötü ama bizler, çevik kuvvette görev yapan polisler, arkadaşım İ.G., kötü, şiddet yanlısı insanlar değil, orada orantılı güç kullanıp kendisine hakaret eden kişiyi gözaltına almaya çalışıyordu" dedi.
Tanık olarak dinlenen Ö.A. ise "Kimin kime vurduğunu görmedim. Kargaşa oldu. Gelen sesler üzerine polis memurlarının yanına gidip onları ayırdım" dedi.
Diğer tanıkların da dinlenmesinin ardından, olay anına ait ham görüntülerin, haber ajanslarından istenmesine ve duruşmanın Aralık ayına ertelenmesine karar verildi.