BDP’nin Yeni Anayasa için “Temel Hak ve Özgürlükler” bölümünde yer alan “Suç ve Cezalara Dair Esaslar” maddesine, hasta mahkûmlar için hüküm eklenmesi önerisine AKP ve MHP karşı çıktı. BDP’li Sırrı Süreyya Önder, komisyon üyelerine cezaevinde yaşamını yitiren hasta mahkûmların isimlerini tek tek sayarak, yakın zamanda yaşamını yitiren Muhlis Barut isimli mahkûmun yaşadıklarını anlattı.
Radikal'in haberine göre, TBMM Anayasa Uzlaşma 1 No’lu Yazım Komisyonu, “Suç ve Cezalara Dair Esaslar” ile “Düşünce ve İfade Özgürlüğü” maddelerinde partilerin çekinceler ve parantezlerinin kaldırılması üzerinde çalıştı ancak bir anlaşma sağlanamadı. Görüşmeler sırasında BDP, ağır hasta mahkûmların cezaevinde kalmasını önleyecek bir hükmün “Suç ve Cezalara Dair Esaslar” maddesinde yer almasını önerdi. Önerinin CHP ’nin de katkısıyla, “Tedavisi cezaevinde mümkün olmayan ağır hastalıklı tutuklu ve hükümlülerin tedavilerinin cezaevi dışında yapılmasına ilişkin usul ve esaslar kanunla düzenlenir” şeklinde tanımlandı.
"Suç örgütleri hastalara suç işletir"
Ancak AKP'li üyeler, “Bu hüküm ağır hasta mahkûmların suç işlemeleri halinde ceza verilemeyeceğini peşinen kabul etmek anlamına gelir. Bu durumda suç örgütleri ağır suç işletir. Çocuklara suç işletilmesi gibi bir tablo ortaya çıkar. Bu durum da kabul edilemez. Cumhurbaşkanının zaten suç işledikten sonra cezaevinde hastalanan mahkûmlara yönelik af yetkisi var. Bu da yeterlidir” diyerek itiraz etti.
Bunun üzerine BDP’li Önder, 2012 yılında hastalıkları nedeniyle hayatını kaybeden mahkûmların isimlerini tek tek komisyona sıraladı. Yakın tarihte yaşamını yitiren Muhlis Barut’un yaşadıklarını anlattı. Ancak AKP ve MHP bu öneriye karşı çıktı.
Kadınlara pozitif ayrım da yok
BDP, cezaevinde bulunan kadın mahkûmlara pozitif ayrımcılık yapılması ve onların koşullarının iyileştirilmesi amacıyla, “Devlet, Ceza uygulamasında kadınlara yönelik pozitif ayrımcılığa yönelik tüm yasal ve idari önlemleri alır” şeklinde fıkra eklenmesini de önerdi. AKP ve MHP, “Ceza hukukunda böyle bir ayrımcılık olmaz” dedi. Dana sonra bu fıkranın pozitif ayrımcılığı tanımlayan maddenin görüşülmesi sırasında yeniden tartışılmasına karar verildi.