Ekinlerin Madagaskar’a göçü

Madagaskar Adası’na ilk yerleşmelerin ne zaman ve kimler tarafından gerçekleştirildiğine dair tartışmalar sürüyor. Çalışmalarda yeni bir kapı aralandı.

İnsanın Madagaskar’a ilk geçişi, uzun zamandır araştırılan bir konuydu. Daha önce birtakım sonuçlar elde edilmiş olsa da dünyanın bu bölgesi bilimin gündeminden pek düşmedi. Çünkü diğer birçok bölgeye oranla ilginç bir örüntü gösteriyordu.

Madagaskar, Hint Okyanusunun en büyük adalarından biri ve Doğu Afrika kıyılarına yaklaşık 400 kilometre mesafede bulunuyor. Ancak, bölge insanlarının kültürü yaklaşık 9 bin kilometre uzaklıktaki Borneo Adası ile oldukça benzerlik gösteriyor. Dilbilimsel açıdan ise Avustronezyan üst-ailesinden Polinezya dil ailesine ait Havai diliyle benzerlik gösteriyor. Yapılan insan genetiği çalışmaları, bölge insanlarının Endonezya ve Pasifik Ada toplumlarını içeren Avustronezyan dilleri konuşan grupla genetik benzerlikler taşıdığını gösteriyor. Pasifik ve Hint Okyanusu adalarında yaşayan ve benzer diller konuşan Avustronezyan toplumların, Tayvan’dan kökenlendikleri ve özellikle Güneydoğu Asya adalarına yayıldıkları hem dilbilimsel, hem de genetik çalışmalarla gösterilmiş durumda.

Science dergisinden Andrew Lawler’ın haberine göre, yakın zamanda bölgede çalışmalar yapan bilim insanları, Madagaskar ve komşu adalarda bulunan ekinlerin Endonezya ve Pasifik Adalarında bulunan ekinlerle benzerlik gösterdiğini saptadı. Amerikan Arkeoloji Derneği’nin toplantısında konuşan arkeolog Nicole Boivin, sonunda Madagaskar’a Avustronezyan toplumların göçleriyle ilgili bir sinyal yakaladıklarını söyledi.

Boivin ve arkadaşlarının çalışmaları, bu göçün Madagaskar’da durmadığını, Madagaskar’dan Afrika kıyılarına kadar uzanan Komor Adalarına doğru devam ettiğini gösterdi. Daha önce bölgede çalışan ve Lawler’a konuşan paleobiyolog David Burney, “Komor Adaları ile Avustronezyanlar arasında bağlantının bulunmasının sürpriz bir sonuç olduğunu” belirtti.

Habere göre, Afrika Anakarası ve adaları ile Madagaskar’da bulunan 20 farklı bölgeden 2400 bitki kalıntısı toplayan araştırmacılar, 43 radyokarbon tarihi elde ettiler. Bu verilerin değerlendirilmesiyle, MS 700 ile 1200 yılları arasında Komor Adaları ve Madagaskar’da bulunan bitki tohumlarının Asya’dakilerle benzerlik gösterdiği ve Afrika Anakarasından farklı olduğu tespit edildi.

Tarihsel olarak 1000 yıl önce Arap ve Hint denizcilerin Doğu Afrika ve Hindistan arasında ticari faaliyet gösterdikleri biliyordu. Analiz edilen örneklerin bir kısmı Hindistan’da bulunsa da aynı dönemde Hindistan’da yaygın olan bazı bitki türlerine adalarda rastlanmadı. Araştırıcılara göre, bu durum bölgeyi kolonize edenlerin Hindistan’ın daha doğusundan geldiğini gösteriyor.

Ancak Madagaskar’a ilk insan yerleşiminin ne zaman gerçekleştiği halen tartışmalı. Daha önce yaklaşık 3 bin yıl önce, insanların Madagaskar’ı keşfettiği düşünülse de Burney, çevresel verilere dayanarak ilk insanların M. Ö. 400 yılları civarında adaya ulaştığını düşünüyor. Yine aynı bölgede megafauna araştırmaları yapan Simon Haberle, adanın insan yerleşiminin çok daha yeni olduğunu iddia ediyor. Haberle’ye göre büyük boyutlu hayvanların nüfusunun azalmaya başlaması insan yerleşimi sonrası avlanmayla ilişkili. Örneğin, 150 kilogram ağırlığındaki lemurların azalması M.S. 500 yılına tekabül ediyor. Benzer şekilde MS 700 ve 1000 yılları arasında megafauna azalmasının hız kazanması, bölgeye yönelik Avustronezyan akınlarıyla ilişkilendirilmiş.

Şimdilik yapılan çalışmalar en azından kapıyı aralamış görünüyor. Bu bilgilerin ışığında ileride yapılacak çalışmalar, Ada’nın toplum tarihini ayrıntılarıyla ortaya koyacaktır.


Kaynak: http://www.sciencemag.org/news/2016/05/ancient-crop-remains-record-epic-...