soL yalan söylemedi

Çıktığından beri, müstear isimle bu mükemmel gazetede haftada üç gün yazı yazdım. Klasik bir söylemdir belki ama samimiyetime inanılmasını dileyerek belirtiyorum ki, en keyifle yazı yazdığım gazete oldu soL. Yazdıklarım ne kadar değerliydi, kim faydalandı bilememekle beraber, elimden geleni yaptığımı düşünüyor, kaliteleri beni kat kat aşan soL okurlarına yine de bazı anımsatmalar yapabildiğime inanıyorum. Sadece Türkiye değil, neredeyse tüm dünya ciddi sancılar içinde. Küresel güçlerin, kendilerine göre tasarlamak istedikleri bir dünyada yaşıyoruz. Ama onlarla beraber yaşamıyoruz, uğursuz “tasarılarına” karşı çıkanların safındayız bizler. Bu çok çok onurlu bir “yaşamdır”.

Türkiye gibi “emeğin güzel ülkesi” bir memlekette çok zor koşullar altında doğruları dile getirme çabasında olanlar var. Onların yanında, içlerinde olmaktan onur duydum hep. soL, Dış Haberler sayfasında da çok farklı işlere imza attı. Bölgemizde, yanı başımızda emperyal güçlerin Suriye’de sürdürdürdükleri barbarlığa dikkat çeken çok güzel bir habercilik yaptı herşeyden önce. Gazetecilik etiğinin ne olduğu konusunda çok ama çok genç bir gazete olmasına rağmen olgunluğuyla örnek oldu.

Dünya, solsuz olmanın acılarını yaşıyor. Küresel güçlerin herkesi inandırmaya çalıştıkları gibi bitmiş tükenmiş de değil sol. Ama, gözbağcı kapitalizmin sahte “cennet”inde ne kadar sömürüldüğünün hâlâ farkına varamayanlar var. Zamanı yaklaşıyor fark etmelerinin. Böyle gitmez çünkü. Ukrayna’nın emperyalizme hayran yöneticileri (!) oyunlarını bozan kendi halkına kurşun sıkıyor ama o coğrafyada oyun bozuluyor ciddi anlamda. Gürcistan’da batı kuklası Mihail Saakaşvili bakın artık yok. O coğrafyada emperyal güçlere hizmet edenin siyasi ömrü uzun olmuyor. Ukrayna’nın “turuncu devrimi”nin lideri, hırsız Julia Timoşenko, son seçimlerde sandıktan çıkamadı bile. Kim emperyal gücün uşağıysa dersini alıyor.

Türkiye’de gericiliğin de emperyal güç destekçiliğinin de sonu gelecek. Bu uğursuz dönemin aktörlerini bir daha asla görmeyeceğiz karşımızda. Çan tepesine çıksalar da mutlaka bitecekler. Bu süreçte oynadığı rol için, burada bana da çorbada tuzum bulunması firsatı verdiğin için soL’a, arkasındaki “iradeye”, bu sayfanın sorumlularına, tüm emekçilerine, saygılarımı, sevgilerimi, teşekkürlerimi kabul etmeleri ricasıyla sunuyorum.

Çok çok çok sağol soL...