Sol olamayan sol rüzgarı neden Türkiye’de esmeyip seyrediyor!

Bütün dünyada radikal renklerle süslenmiş ve sol olmayan bir sol rüzgarı esiyor. Yunanistan’dan sonra sıra Portekiz ve İspanya’da. Hatta İngiltere ve ABD’de.

Yunanistan örneği solun neden sol olmadığını anlamak için çok ibret vericiydi. İktidarlarında işsizlik azalmıyor, stratejik kamu mülkleri sermayeye peşkeş çekiliyor, çalışanların ve emeklilerin ücretlerinden ve sosyal haklarından kesintiye gidiliyor.

Yaşanan derin krizi merkez sağ ve merkez sol arasında kayıkçı düğüşüne benzeyen sahtekarlıkla sürdürecek halleri kalmamıştı.

Sermaye adına krizi birisi yönetmeliydi. Faşistler, Neonaziler, askerler mi?

Daha zamanı var, son çare olarak bekleyebilirler.

Sıra sol olmayan solda. Radikal demokratlarda. Özgürlükçülerde.

Emperyalist sistem açısından sol olmayan sola yol vermenin bir nedeni daha var. Karşı blok, yani Rusya ve Çin de ülkelerindeki eşitsizliğe ve dolar milyarderlerine bakmadan dışarıya sol bir propaganda yapıyorlar. ABD ve AB emperyalizminin şemsiyesi altındaki dünyaya anti-kapitalist eleştiri okları fırlatılıyor.

Napolyon’un savaştan önce karşı tarafın saflarına dağıttığı “eşitlik, özgürlük, kardeşlik” bildirilerinin toplar kadar etkili olduğu çok iyi bilinir.

***

Peki, Türkiye’de, sermayenin bir tezgahtan geçirdiği ve siyasi dönüşüm için hazırladığı Türkiye’nin sol olmayan solu, CHP ve HDP’ye neden yine ikinci bir rol düştü ve Erdoğan bir kez daha sahnede boy gösterdi?

Bunun bir nedenini, kendini her türlü kirli işte kanıtlamış bir ekibe acilen bir suç işletecekler ve çok beklemeyeceğiz, diye geçen hafta yazmıştım.

Gerçekten bir hafta yetti. Suriye’ye bir kara harekatının ABD ile pazarlık masasında olduğu anlaşıldı.

Bunun daha önce işlenen suçlardan ne farkı var demeyin! AKP, ilan ederek başka bir ülkeye tecavüz etmeden, herkesin bildiği ama hileli yollardan Suriye savaşına katılmıştı. Şimdi kara birlikleri ile Suriye’ye girmek egemen bir ülkenin topraklarını işgal etmek anlamına geliyor.

Bu meşruluğu sağlamak için geçen sene gerçekleşen IŞİD’in bir katliamını çocukları öldürüyorlar diye çok yeni servis ettiler.

Ayrıca artık bu savaşın Suriye savaşı olmaktan çıktığı ve iki blok arasındaki adı konulmamış gerilimin sıcak cephelerinden biri olduğu çok iyi biliniyor.

Böyle acil ve asla kabul edilemez bir işi sol olmayan sola yaptırmanın bedelleri olacaktı. En azından gecikecekti.

Erdoğan’ın tercih edilmesinin bir diğer nedeni ise, 1990’dan bu yana süren emperyalist restorasyonda gelinen son nokta, AB Yerel Yönetimler Şartnamesi, yani Anayasa değişikliği.

Sol olmayan sol, bu şartnamenin gereklerini çok güzel yerine getirir.

Ama bu değişikliği kim yapacak?

Buna ancak en fazla kan döken ve çatışan taraf imzayı koyabilir.

Ne kadar çok kan, ne kadar çok gaddarlık, o kadar kolay anlaşma.

Zaten sol olmayan sol bunu anlamış gibi davranıyor. Seziyorlar mı, kulaklarına mı fısıldanıyor, o kadarını bilemem