Gidiş nereye?

4-5 Ocak tarihlerinde Açık Ortaöğretim Sınavları yapılmış. Bu sınavda görev almış bir öğretmen arkadaş, sınavla ilgili kaygılarını bir e-posta ile benimle paylaşmasa, haberim bile olmayacaktı. Öğretmenin kaygılarının başında sınavın uzunluğu, ciddiyetsizliği ve sınavdaki din kültürü ve ahlak bilgisi dersiyle (DKABD) ilgili sorular geliyor. Meraktan internetten indirip bu sorulara baktım bakmaz olaydım. DKABD sorularından örnek olarak seçtiğim aşağıdaki soruları (bazılarında yanıt seçenekleriyle birlikte) sizinle paylaşmak istedim:

• İlk cuma namazı nerede kılındı?
• Peygamber 4-6-8 yaşına kadar kimle yaşadı?
• Aşağıdakilerden hangisinin dünyaya aşırı bağlılık göstermeyi daha çok engellediği söylenebilir? (seçenekler: Kitaplara iman, meleklere iman, kaza ve kadere iman, ahirete iman)
• Aşağıdakilerden hangisi ilk dönem süfilerden biridir?
•Aşağıdakilerden hangisi tasavvufi bir tarikatın öncüsüdür?
• Kuran’daki her bir cüzde kaç tane hizb vardır?
• Aşağıdakilerden hangisi İslam tarihinde “hüzün yılı” olarak bilinen senede vefat etmiştir? (Hz. Hamza, Ebu Talib, Hz. Ayşe, Abdülmuttalib)
• Aşağıdakilerden hangisi kelam ilminin amaçlarından biridir?
• Tilavet secdesi hakkında aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?
• Aşağıdakilerden hangisi mucizenin bir özelliğidir?
• “Ba’sü ba’de’l-mevt” ifadesinin anlamı aşağıdakilerden hangisidir? (kıyametin ansızın kopması, öldükten sonra yeniden dirilme, hesap vermek üzere mahşer yerinde toplanma, amel defterinin sağdan verilmesi)
• Günümüzde Allah’ın varlığını ispat etmeye yönelik delillerden hangisine, özellikle bilimsel verileri esas alması nedeni ile daha çok başvurulmaktadır? (imkan, kemal, temanu, gaye ve nizam)
• Ahirete inanan bir kişide aşağıdakilerden hangisinin azalması beklenir? (iç huzurun, güzel davranışların, hırs ve bencilliğin, sorumluluk duygusunun)

Sorular içinde hadislerle ve ayetlerle ilgili sorular da çok tabii. Örneğin hadisle ilgili olarak, “Aşağıdakilerden hangisi hadis alanında meşhur olan İslam alimlerinden değildir? (İbn Mace, Ebu Davud, Nesai, Nesefi)” gibi sorular var. Ayetle ilgili olarak da, “‘Emrolunduğu gibi dosdoğru ol…’ (Hud suresi, 112 ayet)” açıklaması sonrasında, “Bu ayet İslam’ın aşağıdaki özelliklerinden hangisiyle ilişkilendirilebilir?” sorusu ile “‘… Bir konuda karar verince (artık) Allah’a güven. Zira Allah, ona güven duyanları sever.’ (Al-i İmran suresi, 159. ayet) açıklamasından sonra, “Bu ayetle vurgulanan husus aşağıdakilerde hangisidir?” sorusu gibi sorular çok!

Bir kez daha belirtmekte yarar var: Bu sorular, imam hatiplerde sorulan, imamlığa başlayacaklara ya da ilahiyatı bitireceklere sorulan sorular değil. Bu sorular, Anayasa’ya göre zorunlu olan ve her ortaokul öğrencisine sorulan sorular. Bu sorular öğrencinin ortaöğretime geçişini belirleyecek sorular. Bu sorular, imam ya da molla olmak istemeyip Anadolu lisesine gitmek isteyecek öğrencinin de bilip yanıtlaması gereken sorular. Bu sorular, kapatılmak istenen dershanelere yeni ekmek kapısı açan ve dershanelerin de, bu tür DKABD soruları için öğrencileri harıl harıl hazırlamaya başladıkları sorular. Kolay değil, bu soruları bilmeyene gelecek yok!

DKABD’de öğrencinin, belki de şu anda görev yapan pek çok imamın bile bilemediği ölçüde imamlıkla donatılmak istendiği anlaşılıyor. Sınavda, imamlık bilgisiyle donatılmış öğrenciye, bilim anlayışına aykırı soruların da, Cumhuriyet rejimine karşı kışkırtacak soruların da sorulduğu görülüyor. Bu sorular, DKABD’nin, bir kültür dersi olmayıp imam yetiştirme dersine dönüştüğünü ve Anayasal amacından saptırılmış olduğunu da kanıtlayan sorular.

Yukarıda örneklenen sorularla ilgili konuların merak edilmesi, sonuna kadar ve en ince ayrıntısına kadar öğrenilmek istenmesi tabii ki mümkün tabii ki herkesin öğrenme hakkı. Ancak bu tür bilgilerin örgün eğitimde ve açıköğretimde okuyan öğrenciye zorunlu olarak öğretilmesi ve bu bilgilerin bir üst kademeye geçişte belirleyici olması, adil değil, demokratik değil, eğitsel değil ve insancıl değildir çağdaş da değildir. Anayasa’sına göre laik demokratik ve sosyal hukuk devleti olan bir ülkede yasal da değildir.

Bu tür sorular, biraz vicdan sahibi ve eğitim biliminden biraz nasibini almışların çocuklara soracağı sorular değildir. Bu tür sorular, Cumhuriyeti koruma ve kollama görevi olan Cumhuriyet savcılarının ve yargı mensuplarının kabul edeceği sorular da değildir.

Tüm öğrencilerini imamlaştıran bir eğitim sistemiyle bu toplum, 21. yüzyılda nereye gidebilir ki?