THY işçisine çağrı: Reyhanlı’ya öfken grev olsun!

Bu iktidarın halk düşmanı karakterini gösteren birçok olaya tanıklık ettik. Roboski hafızalardadır ancak Reyhanlı’daki terör en şiddetlisidir.

Patlama seslerinin duyulmasından bu yana halka yalan söylüyorlar. Cumartesi, tüm gün boyunca Hatay’dan yükselen “istifa” sesleri Ankara’ya kadar ulaşmış olsa gerek Başbakan’ın gitmeye cesaret edemediği bölgeye gönderilen üç bakan, basının karşısında mikrofonların düğmesine basıyor, yalan makinesi çalışmaya başlıyor. Her biri bu büyük suçu aşağılık yalanlarla örtmeye çalışıyor.

Öyle ki ölen ve yaralananların sayıları hakkında dahi bilgimiz muhtelif kalıyor. Hastane hastane haber geçmeye çalışan bir muhabir yaka paça gözaltına alınıyor. Duyduğumuz, bildiğimiz hükümetin sakladığı ölü sayısının aslında yüzün üzerinde olduğu…

Ne yazık… Ülke, ölüsünün üzerinden bile halkını yalana boğan bir hükümet tarafından yönetiliyor.

Ne istedikleri çok açık: Halk yalana inansın, yalanla yaşasın… Reyhanlı ve Antakya başta olmak üzere, Tayyip Erdoğan’ı merkeze koyan protesto gösterileri artmasın, yayılmasın…

Yalan yetmeyince yasak başlıyor. Yasaklama konusuyla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir yasa maddesine dayanarak basına yayın yasağı getiriliyor.

Sonra tehditler başlıyor.
Yayın yasağına uymayan tehdit ediliyor.
Protesto eden tehdit ediliyor.
Patlayan bombalarla Türkü- Kürdü-Arabı, Suriye’si-İran’ı, bütün bir Ortadoğu halkı tehdit ediliyor…
Yalan, yasak ve tehdit…
Halktan korkup üçüne sarılıyorlar.

***
Halka düşman olan işçiye de düşmandır. AKP’nin bu konudaki sicili ise tescillidir.

Biz bu düşmanlığı madenlerde, tersanelerde, inşaatlarda yaşanan işçi cinayetlerinde, sendikalaştığı için işten atılan işçide, hakkını aramak için sokağa çıkan işçiye yapılan muamelede, Tekel’de, Çaykur’da gördük.

14 bin havayolu emekçisinin grevinin kapıya dayandığı bugün, bu düşmanlığa THY’de tanıklık ediyoruz.

THY işçileri geçtiğimiz yıl, AKP hükümetinin grev hakkını yasaklama girişimine karşı direndiler. İşten çıkarılan 305 havayolu emekçisi, havaalanında direniş çadırını kurduğu günden buyana AKP’nin kamuoyuna söylediği yalanlarla da mücadele etti.

Bir süredir yalanlar bitti, tehditler başladı. THY işçileri sürekli tehdit ediliyor.

Maliye Bakanı, “THY yönetimi yalnız değildir” diyerek Bakanlar Kurulu’nun grev erteleme kararı sopasını gösteriyor. Ulaştırma Bakanı, toplu iş sözleşmesi müzakerelerinde THY yönetiminin daha ikinci otumda masadan kalktığını bilmiyormuş gibi Hava-İş’i, yani sendikayı suçluyor. Çalışma Bakanı, “76 milyon yurttaş mağdur olur” diyerek, “sorumlusu işçiler olur” demeye getiriyor. THY yönetimi, yöneticileri, müdürleri grevi baştan kırmak için işyerinde terör estiriyor.

Yalan, yasak ve tehdit…
İşçiden korkup üçüne sarılıyorlar.
Halktan da işçiden de çok korkuyorlar.

***

THY işçilerine buradan çağrıda bulunmak istiyorum

Yarın grev var.

Biliyorum tedirginsiniz. Tıpkı her gün yürüdükleri caddede patlayıveren bombalardan ve yenisinin bir başka caddede patlayabileceğinden tedirgin olan Reyhanlı halkı gibi, Antakya halkı gibi… Hatta tüm Türkiye gibi…

Ama eminim ki bir o kadar da öfkelisiniz. Tıpkı oynanan oyuna öfkelenen ve öfkesini sokakta “Tayyip istifa” diye haykıran Reyhanlı halkı gibi, Antakya halkı gibi…

Yarın grev var.

Yarın ya korkuya teslim olacaksınız, ya da öfkenizi örgütleyeceksiniz.
Haklı taleplerinize Reyhanlı’da patlayan bombalara duyduğunuz öfke eklensin ve o öfke yarın grev olsun!
AKP Hatay’da kaybetti, THY’de de kaybetsin.

[email protected]