Aymazlık mı?

Rıfat Okçabol'un “Aymazlık mı?”başlıklı yazısı 26 Şubat 2013 Salı tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

Yaklaşık son bir ayda gazetelere yansıyan eğitim haberlerini okuyanların şaşkınlıkları da artıyor kaygıları da.

Popüler bilim yayınları arasında bulunan bazı kitapların satışı ve basımı resmen durduruluyor! Hangi kitaplar bunlar? İnsanın evrimini bilimsel yönden inceleyen kitaplar! Kim bu yasağı getiriyor? İşi ve görevi bilimle ilişkili olan TÜBİTAK!

Adana’da, AKP’ye üye olan öğrencilere indirimli dershane kampanyası başlatılıyor! Kim sağlıyor bu indirimi? AKP teşkilatı mı? Hayır! Eğitime alternatif ve seçme sınavlarında başarılı olmanın önkoşulu haline getirilen dershanelerden bir tanesi!

Belli başlı ibadet yerlerinin ziyaret edilmesi, ayet ve hadislerin okul duvarlarına asılması, derslerin bir bölümünde örnek İslam büyüklerinin hayatlarının görsel ve işitsel araçlarla sunulması, hayatın dini ritüellerle başlayıp sona erdiğinin sık sık vurgulanması, okullarda mescit açılması, vs. öneriliyor! Kim öneriyor? Diyanet İşleri mi? Hayır, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmenleri!

Bir dernek başkanı, eğitim sisteminin öğrencilerin hak ile Batılı ayırmasını zorlaştırdığını ve sistemin Batı mitolojisi ve felsefesi üzerinde şekillendiğini ifade ediyor. Sonra da, karma eğitimden vazgeçilmesini, kız ve erkeklerin okullarının ayrılmasını istiyor! Kim bunları isteyen? Din adamları derneği mi, ilahiyatçılarla imam hatiplilerle ilgili bir dernek mi? Değil! Kendilerine “şuurlu” sıfatını yakıştıran öğretmen derneklerinden bir tanesi!

Bir hekim, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı’nın 2011 yılında yaptığı yardımcı doçentlik yabancı dil sınavına giriyor. Sınavı kazanamadığını öğrenince, Ekim 2011’de Sivas İdare Mahkemesi’ne dava açıyor. Mahkeme, kopya yapıldığı gerekçesiyle bu sınavı iptal ediyor! Kopya nerede yapılıyor? İlköğretim, ortaöğretim, trafik, vb sınavında mı? Değil, üniversiteye akademisyen seçme sınavında yapılıyor!

Mersin’de bir dernek, kitap okuma kampanyası başlatıyor. Bu kampanyada, aralarında Fethullah Gülen’in “Sonsuz Nur Muhammed” adlı kitabı da dahil olmak üzere, Hz. Muhammed’in hayatını anlatan 3 kitap okutulacak ve sınav yapılacak. Sınavda dereceye girenlere de ödül verilecek. Bu kampanyanın destekçisi kim? Türkiye Diyanet Vakfı mı? Diyanet İşleri mi? Değil, Mersin Milli Eğitim Müdürlüğü!

Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı, siyaset bilimi ve kamu yönetimiyle ilgili bir derste, “Komünist Manifesto”yu ödev olarak verdiği ve derste de tartıştırdığı için soruşturmaya uğruyor! Soruşturmayı açan kim? Polis mi, savcılık mı? Değil, YÖK!

27-29 Eylül 2013 tarihleri arasında, “Uluslararası Hz. Nuh ve Cudi Dağı Sempozyumu”nun yapılacağı duyuruluyor! Sempozyumu kim gerçekleştiriyor? Diyanet İşleri mi, Türkiye Diyanet Vakfı mı? Değil! Şırnak Üniversitesi! Yetmiyor, YÖK destek çıkıp tüm üniversitelere bilgilendirme yazısı gönderiyor!

Türbanlı öğrenci ve öğretmen sayısı artıyor öğrencilere “cumaya gidin” deniyor stajyer öğretmenler Hicret belgeseline götürülüyor! Nerede oluyor bunlar? Kuran kurslarında mı? Değil, devletin okulunda oluyor! Yol geçmez, kervan geçmez, dağ başındaki bir okulda mı oluyor? Hayır! İstanbul’da oluyor!

Öğrenci sorunları, velilerle camilerde yapılan toplantıda tartışılıyor! Bu toplantıyı kim düzenliyor? İmam mı, müftü mü? Hayır! Niğde Milli Eğitim Müdürlüğü!

Bu yapılanlar, Anayasal sistemle ve laiklikle bağdaşmadığı gibi, öğretmenlikle de, insan haklarıyla da, bilimsellikle de, eğitim ve üniversite anlayışıyla da, demokrasiyle de bağdaşmıyor!

İlginçtir, bu tür olayları yaratanlar, toplumun bel bağladığı kesimlerin başında geliyor: TÜBİTAK YÖK üniversite, öğretmen, dershane, milli eğitim!
Bu olayları ve olayları yaratanları anlamak ve tanımlamak da giderek güçleşiyor. Onlara “aymaz” deseniz, değiller! Türk Dil Kurumu “aymaz” için, “gafil, çevresinde olup bitenlerin farkına varmayan” diyor. Bu kesimler ise, ne yaptıklarını iyi biliyorlar. Bu tür olaylar artık rastgele değil, sistematik olarak gerçekleştiriliyor. Bu kesimler gaflet içinde olmasalar da birilerinin gaflet içinde olduğu görülüyor. Bu tür olaylar giderek yaygılaşırken laik ve bilimsel eğitimden yana olan kesimlerin üzerindeki baskılar ise artıyor.