Akkuyu Nükleer Santrali'nin statüsü değişti, peşkeş artarak devam ediyor

Erdoğan'ın Rusya ziyaretinin hemen öncesinde resmi gazetede yayınlanan bakanlar kurulu kararı ile Akkuyu Nükleer Santral projesinin statüsü değiştirildi. Yeni statüye göre Akkuyu için yüzde 70 oranında gelir vergisi indirimi yüzde 40'a kadar yatırıma katkı uygulanacak.

Turgut Yıldız

Nükleer santraller 3 Mayıs 2017 Çarşamba günkü resmi gazetede yayınlanan bakanlar kurulu kararı ile öncelikli yatırım konuları arasında alındı. Daha önce 2012 yılında yine bir bakanlar kurulu kararı ile bölgesel gelişim farklılıklarının azaltılması amacı ile Türkiye altı bölgeye bölünmüş ve her bölgeye özel teşvik miktarları belirlenmişti. Bugünkü karar sayesinde nükleer santral projeleri hangi yatırım teşvik bölgesinde olduğuna bakılmaksızın beşinci bölgeye uygulanan teşviklerden yararlanabilecek. Bu karar esas olarak üçüncü bölgede yer alan Akkuyu nükleer santral projesinin beşinci bölge teşviklerinden faydalanmasını sağlayacak. Bu da demek oluyor ki Akkuyu projesi için %70'e kadar gelir vergisi indirimi ve %40'a kadar yatırıma katkı uygulanabilecek. 

Peki bu adım niye bugün atıldı? Öncelikli olarak Erdoğan'ın Rusya ziyaretine denk gelmesi elbette ki tesadüf değil. Akkuyu projesini takip edenler Türkiye'nin Rusya ile olan ilişkilerinin doğrudan projeyi etkilediğini geçen yıllarda gözlemlemiştir. Öyle ki; bir türlü istikrara kavuşmayan diplomatik ilişkiler gibi Akkuyu projesinde de anlaşma 2010 yılında imzalanmış olmasına rağmen projede de bir istikrar yakalanamamış, ÇED raporunun onaylanması dışında pek bir ilerleme kaydedilememiştir. ÇED raporunun Putin'in ziyaretinin hemen öncesinde onaylanması ve benzer şekilde uçak krizinin sonlarına doğru projenin stratejik yatırım statüsüne alınacağının açıklanması ikili ilişkilerin proje üzerindeki etkilerine örnektir. Uçak krizinden sonra stratejik yatırım statüsü verilmesi ile KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti ve faiz destekleri gibi pek çok teşviğin sağlanmasının önü açılmış, Türk basınında pek yer bulamasa da dış basında bu olay uçak krizinin diyeti olarak nitelendirilmişti. Dolayısıyla bugünkü karar ile uygulanacak teşviklerin netleşmesi dış politikada Erdoğan'ın Putin'e doğru attığı bir adım olarak görülebilir.

Akkuyu projesi, 70'li yıllardan beri devlet eliyle pek çok başarısız girişimde bulunulmasının ardından 2010 yılında kamu ihale prosedürünü baypas etmek için Rusya ile imzalanan anlaşma uyarınca yap-işlet-sahip ol modeli ile yapılacak. Bu modele göre projeyi %100 Rus sermayesi ile kurulan proje şirketi yürütecek. Son dönemde yapılan geçiş garantili köprüler, hasta garantili hastaneler gibi Akkuyu'da üretilen elektrik için de devlet alım garantisi verecek. Yatırım tutarının 20 milyar dolar civarında olması beklenen proje ile ilgili varlık fonunun da devreye sokulması bekleniyor. Rusya ile yapılan anlaşma uyarınca yap-işlet-sahip ol modeli ile yapılacak santrale varlık fonunun nasıl ortak olacağı, bu ortaklık sürecinde hangi şirketleri fonlayacağı ve daha önce projeye ilgisi basına yansıyan Cengiz İnşaat'ın bu teşviklerle ilgisi olup olmadığı ise yakında ortaya çıkacak.