Ömür boyu aşağılanmaktan kurtuluşunuz yok

Döndü.

Uzmanlığı zaten. Bir kez daha döndü.

Cengiz Çandar, “‘Yetmez ama evet’e son” başlıklı yazısında, “bir dönemin bitişini” ilan etti.

Son açıklanan “demokrasi paketi”ne verip veriştiriyor, sonra da şöyle diyor: “Demokratikleşmeyle bir ilgisi yoktur.
Bu içerikteki bir ‘paket’e ‘yetmez ama evet’ tavrı göstermek, ömür boyu aşağılanmayı ve alay edilmeyi kabullenmek anlamına gelir.
‘Yetmez ama evet’ artık yok. ‘Yeter artık’ var.”

Ekliyor: “Aksi halde, “Bu paket ilk olmadığı gibi son da olmayacaktır” iksiriyle Ak Parti iktidarı, bir ‘yetmez ama evet’ tiryakiliğine yol açacak ve ülkenin demokrat insanları her aşamada, bir sonraki aşamada ‘daha iyisi’nin gelebileceği hesabıyla, Ak Parti iktidarının kuyruğunda, onun ‘gönüllü propagandistleri’ olarak avare (kimileri açısından ise hayli kazançlı) bir ömür süreceklerdir.”

Bunu diyenin, haliyle, geçmişte gösterdiği “yetmez ama evet” tavrını da yeniden izah etmesi gerekir.

Çandar’ın izahı şöyle: “İktidara destek korosunun farklı seslerinden tek birisi bile, paketi ‘mükemmel’ bulduğunu ilan etmedi. Durum buyken, ilan edilmiş olan bu ‘reform paketi’ne ilişkin olarak ‘yetmez ama evet’ tavrının geçerliliği olabilir mi?”

Ne anlıyoruz bu ifadeden?

Beyefendilerin “yetmez ama evet” dediği referandumdaki Anayasa değişikliği önerileri, “mükemmel”miş!

Hiç çırpınmayın.

Kendi deyişinizle, “AKP iktidarının kuyruğunda gönüllü propagandistler” olarak, ömür boyu aşağılanmaktan ve alay edilmekten kurtulamayacaksınız.

Geçmiş olsun.