‘Okunuyor’ diye vahşet

soL gazetesi yayına başladığında en sevindiğim tercihlerinden biri, sayfa sıralamarında Türkiye medyasının alışılageldik şablonunu bozmasıydı.

Ayrıntısına belki başka zaman gireriz ama, o şablonun ünlü bir klişesi vardır: 3. sayfa.

“3. sayfa haberleri” dendiğinde herkes anlar: Yurt genelinden cinayet, sapıklık, vahşet haberleridir söz konusu olan.

Hep o sayfada bunlara yer verilir, çünkü okunur bu haberler. Bilinir. “Okutacak gazete” yapmanın formülünü bilenler, illa önem atfederler bunlara.

İyi hazırlandığında, bu kategorideki haberlerin çok iyi haberler olabileceği aşikar. Ama ortalama, dümdüz verilen ve insanda apaçık kötü bir etki bırakan metinlerdir. Ne bu vahşet karşısında isyan, ne bu düzen karşısında öfke, ne bu sapıklığın nedenine dair sorgulama hissi uyandırır 3. sayfalar. Arabesk kültürünü çağrıştıran bir kadercilik ve edilgenlik yaratırlar okurda.

Niye girdim bu konuya?

Bakın, dünkü Sözcü gazetesinin 3. sayfası. Haberlerin başlıklarını sıralıyorum.

“Boşanma davası açan eşini direksiyon başında öldürdü”

“Doğum günü eğlencesi faciaya dönüştü: 3 ölü”

“Nişanlısının kafasını kayalara vurup öldürdü”

“Sucuklu yumurta cinayeti”

“Maganda kurşunuyla can verdi”

14 yıl önceki intihar olayı cinayet çıktı”

Yeter artık, bitsin bu zulüm.

Cinayetler değil kastım, gazetelerin 3. sayfa zulmü.

Ya gerçekten gazetecilik yapıp hakkıyla verin bu haberleri, ya da halkın psikolojisiyle her gün oynamayın bu kadar.

Yeter.