"Bir yere yetişecekseniz, uçsuz sıralarda bekleyebilecek gibi değilseniz ya da şaşırtıcı olmayan bir şekilde kiosk arızalıysa illa ki Ethem Sancak’ın şirketine komisyon kesintili ödeme yapacaksınız."
Ankaralılar her gün Ethem Sancak'a haraç mı ödeyecek?
Ali Ufuk Arikan
12 Kasım 2023 tarihinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, kent içi ulaşımda kullanılacak yeni ücret toplama sisteminin devreye gireceği müjdesini veriyor, ABB resmi sayfasından da bu şirketin Asis olduğu duyuruluyordu.
'Müjde' olarak duyurulan bu haberin ardından basına, ABB'nin Asis'ten sözleşmede yer almamasına rağmen 4000 adet validatör, bin de sürücü kontrol paneli aldığı iddiası yansıdı. EGO'nun adı geçen şirkete bağımlı kılındığı, cihazların fahiş fiyatlara mâl edildiği, şirketin hemen her başlıkta önceki sözleşmeden çok daha kârlı bir anlaşmaya imza attığı ifade edildi. Hatta iddialardan biri, sözleşmeye imza atmayan bürokratların görevden alındığı şeklinde oldu…
Artık ülkenin AKP'li ya da CHP'li her belediyesinde alıştığımız türden, sadece şirketleri koruyan, belediye kaynaklarını patronlara aktaran sözleşmelerden biri diye geçiştirilebilecek bir haber mi bu?
Sonrasında Ankara'da gündeme gelen ve yine başta önemsiz gibi görünen gelişmeler olmasaydı, belki bizim için dahi bu konu gündemden düşebilirdi.
***
Önce Asis'e bir bakalım, öyle ya kime aitti bu şirket?
Şirketin resmi sayfasına girdiğinizde ve yönetim şemasına baktığınızda karşınıza pek bilinmeyen iki isim çıkıyor. Bu isimleri araştırınca da üzerine gidecek başka bir ipucu bulunmuyor.
Ancak şirketin resmi sitesi üzerinden yönlendirdiği Merkezi Veritabanı Hizmeti aracılığıyla karşınıza başka bir isim daha çıkıyor, Ethem Sancak. Üstelik de yönetim kurulu başkanı olarak.
Şirketin sahibinin adının şirketin resmi sitesinde neden yer almadığı sorusu ortada. Sanıyoruz ihalelerin çekeceği olası tepkileri azaltmak gibi bir amaç taşıyor, yoksa her yere kendi adlarını büyük puntolarla işlemek patronların en sevdiği şey malum…
Peki, bu kadar mı?
Konu gündemimize nasıl girdi, hemen ona gelelim.
Ankara'da bir süredir Ankarakart kullanıcıları online kart yüklemelerinden kesinti olduğunu duyurmaya başladı. Sosyal medyaya taşınan bu tepkiler, bir şikayet sitesinde onlarca mesaja da konu olmuş durumda, hemen hepsi son bir ayda atılan mesajlardan sadece birkaçı şöyle:
"EGO kart yükleme uygulamasını kullanıyorum. 500 TL yüklemek istediğimde 10 TL civarında ücret kesintisi yapıyor. Önceden böyle bir kesinti olmuyordu. Uygulama neden değişti? Her yükleme yapıldığında böyle para mı kesilecek? Her şeyden ilave para kesmek hangi sosyal belediyeciliğe sığar? Uygulamanın düzeltilmesini istiyorum"
"EGO cepte uygulaması komisyon almaya başladı. Metro istasyonlarındaki kiosk cihazlara çalışmıyor. Ankaralıları zorla komisyon ödemeye mahkum ediliyor. Sadece metro istasyonlarında kiosk cihazları var. Sadece otobüs ile ulaşım sağlayan Ankaralılar komisyon ödemek zorunda kalıyor. Çalışan kiosk bulmakta o kadar zor bir durum haline geldi.”
“Ankara EGO karta bakiye yüklemede komisyon alınmaya başlanmış. Eski sistemimizde böyle bir komisyon yok iken hayırdır ne oldu da komisyon almaya başladınız. Otobüse binen garibana bir yükte biz mi olalım dediniz? Sevgili ABB ve kurumu olan EGO bu yanlışınızdan dönün. Herkese kopyala yapıştır bir metni göndererek işlem ücretini bankanın aldığını söyleyerek işin içinden sıyrılamazsınız. Biz de o zaman yıllardır neden ödemiyorduk da şimdi ödüyoruz deriz. Savunacak bir tarafınız yok. Halk şikayetçi. Yanlışınızdan dönünüz. Bedel ödemenin bedeli mi olur?”
***
Evet, ABB'nin Ethem Sancak'ın şirketiyle yaptığı anlaşma sonrası karta her yükleme yapıldığında komisyon kesilmeye başlandı. Ve evet, bu sistemi daha iyi hale getirecek diye müjde olarak duyurulan anlaşma sonrası, nakit yükleme yapılan ve ücret kesintisi olmayan kiosklar eskiye oranla çok daha fazla arızalanıverdi. İddia o ki, yakında düzelecek…
Yani, mecbursunuz, işe gitmek istiyorsanız, bir yere yetişecekseniz, uçsuz sıralarda bekleyebilecek gibi değilseniz ya da şaşırtıcı olmayan bir şekilde kiosk arızalıysa illa ki Ethem Sancak’ın şirketine komisyon kesintili ödeme yapacaksınız.
Sadece komisyon da değil, başlangıçta ödenen tüm tutar, Mansur Yavaş'ın ilgili şirketle yaptığı anlaşma gereği doğrudan Asis'in kasasına gidiyor. Online para yüklemede de komisyonun ve yatırılan paranın hangi şirkete gittiği her yükleme sonrası kısa mesaj olarak cebinize geliyor. Paranın ne kadar süre ilgili şirketin tasarrufunda kaldığını anlaşmanın içeriğini görmediğimiz için henüz bilemiyoruz.
Duruma dair bilgi almak adına belediye yetkililerini aradığınızda ise "Çok şikayet var bu konuda, kesinti şirkete gidiyor ama neden böyle bir kesinti var biz de bilmiyoruz, isterseniz şikayetinizi kayıt altına alalım" diyorlar, ötesi yok…
Ego'dan ısrarla daha doyurucu bir yanıt talep ettiğinizde ise “para bize gelmiyor, şirket değişince böyle oldu” deyip sizi başından savmaya kalkıyorlar. Şirket kendi kasasına giden para için bankaları işaret ediyor, kimse bu son anlaşmaya kadar neden bir kesinti olmadığını, Ankaralılar üzerinden şimdi kimlere kaynak aktarıldığını açıklamaya yanaşmıyor.
Halkın ücretsiz ulaşım hakkının hiçe sayması bir yana, üstüne bir de Ankaralıların her yüklemede şirketlere haraç ödemesini sağlayan Mansur Yavaş, sağcı belediyeciliğin tipik örneklerinden birini daha halkın gözüne sokmayı başardı.
Mansur Yavaş çok istiyorsa Erdoğan aşığı olduğunu her fırsatta dile getiren bu patrona kendi cebinden komisyon ödeyebilir, halkın cebine sürekli yeniden el uzatılmasına ise izin vermeyeceğiz.
Soygunun bütünüyle durdurulması, Sancak’ın şirketine ABB üzerinden kaynak aktarılmasını sağlayan bu sözleşmenin derhal iptal edilmesi için şimdi mücadele zamanı.