Filistin meselesine dair yorumlarda, Filistinlilerin tümünün müslüman olduğu, direnişçilerin de dini bir savaş yürüttüğü gibi hem kestirmeci hem de cahilce yaklaşımlar görülebiliyor.
Öncelikle, direnenlerin bireysel dini inanışlarının ne olduğu, bunların mensup olduğu örgütlerin siyasi çizgisini belirlemez. Filistin direnişinde çok sayıda sol-seküler çizgide örgüt var, bunların içinde inançsız Filistinliler olduğu kadar, müslüman Filistinliler de var.
Öte yandan, hristiyanlar da var.
Filistin toprakları, geçmişten beri her dini inanıştan toplulukların yaşadığı bir yer olageldi. Dünya genelinde bir milyona yakın Filistinli hristiyan olduğu tahmin ediliyor. Aynı müslüman Filistinliler gibi, hristiyan Filistinlilerin de büyük çoğunluğu, 1948’den itibaren İsrail işgali nedeniyle vatanlarından sürüldü. Çalışmalar, Filistinli hristiyanların yüzde 56’sının Filistin dışında yaşadığını gösteriyor.
Filistinli hristiyanlar da Filistin direnişinin parçası. Buradaki en sembolik isim, George Habaş. “Hekim” lakaplı, 1926 doğumlu Habaş, 1948’de Beyrut Amerikan Üniversitesi’nde tıp öğrencisiyken İsrail Filistin’e saldırınca köyüne döndü, ailesinin üç gün boyunca aç susuz yürüyerek tehlikeden kaçmasını sağladı, ancak yolda kız kardeşini yitirdi. 1960’lı yıllarda Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’ni kurdu. Filistin direnişinin efsane isimlerinden olan Habaş, 2008 yılında yaşamını yitirdi.
Peki İsrail, yalnızca “müslüman Filistinliler”i mi hedef alıyor? Kesinlikle hayır. İsrail, kendisini “din devleti” olarak tanımlayan, açıkça şeriatla yönetilen bir devlet. İsrail devleti ve yahudi dinci gruplar, Filistinli hristiyanları da sürekli hedef alıyor.
Bunun son örneği, Cumartesi günkü saldırıdan üç gün önce, 4 Ekim’de yaşandı. O gün hristiyanlar, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan eski bir kiliseye haç ziyareti yapıyordu. Haç yolu üzerinde toplanan dinci yahudi gruplar, hristiyan hacıların üzerine tükürdü. İsrail hükümetinin faşist Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir, tükürme eyleminin “suç teşkil etmediği”ni iddia etti.
“Filistinlilerin tamamı müslüman mı?” sorusu, şu yüzden de önemli: Türkiye’deki bazı kesimler, siyasal islamcılara duydukları tepki nedeniyle Filistinlilere de mesafeli davranıyorlar. Konunun bu boyutlarını anlamak için, şu sorunun yanıtına da göz atmakta fayda var:
Filistin’i desteklemek, cihatçıları desteklemek midir?