Yeni yıl dileği: Mutsuz olun

"Sizlere binlerce kilometre duble yol yaptım” dedi. Dedi ve sıralamaya başladı…

“Milletim için yeni bir anayasa yaptım. Açılımlar, çözüm süreçleri…”

“Köprüler yaptım en uzunundan.” 

“Boğazı altından üstünden geçtim, iki kıtayı bağlayan raylı sistem yaptım.”

“Hızlı trenler yaptım, bazısı kaza yapsa da.”

“Sıra sıra gökdelenler yaptım, zaman geçti suçtur bu dedim ve bu suçu işlemeye devam ettim.”

“HES’ler yaptım, üstüne RES’leri koydum.”

“Kendine saray yaptı dediler; ne yaptıysak milletim içindi.”

“Koca millete bir saray yetmezdi, daha çok saray için planlar yaptım.”

“Olmaz dediler, yapamaz dediler, İstanbul’un en olmadık yerine kocaman bir havalimanı yaptım.”

“Ataşehir’e selatin cami yaptım, Ağaoğlu kulelerinin yanında kayboldu.”  

“Çamlıca’ya daha büyüğünü yaptım, kaybolmayacak heybette.”

“Okulları kapatıp İmam Hatip yaptım, yetmedi yenilerini açtım.”

“Şehir Hastaneleri yaptım bir ucundan diğer ucuna yürümesi imkansız.”

“Her şeyi büyük büyük yaptım, milletimin başı dik dursun istedim.”

Bir tek “bütün bunları patronlar, büyük tekeller ihya olsun, daha çok kâr etsin diye yaptım” diyemedi. 

Orası eksik kaldı ama ne çok şey yapmıştı öyle…

Yaptıklarını ve yapacaklarını anlattıkça anlattı arada sitem etti, sinirlendi, kızdı. “Yapıyoruz yapıyoruz yaranamıyoruz” dedi. “Hiçbir şeyi beğenmeyenler var” dedi. “Her şeye itiraz edenler var” dedi.

Düzenlemeler yaptı, kararnameler filan; beğenmeyenlerin sesini kıstı, itirazı zorlaştırdı, yaranamadıklarını hain ilan etti.

Lakin insanlar mutsuzdu. Mutsuzluk yasaklanamıyordu.

“Millet”in yarısı başından beri mutsuzdu. Sonra mutlu yarımdan eksilmeler başladı; yoksulluk, işsizlik, hayat pahalılığı yolları, kuleleri, havalimanlarını, hızlı trenleri, kocaman hastaneleri görünmez kılıyordu. Sonra eşitsizlik, zorbalık, adaletsizlikten mutsuz olanların sayısı artar oldu. Kazan patladı işçi öldü, iskele çöktü işçi öldü, gaz kaçtı işçi öldü, kamyon devrildi işçi öldü, bu kadar ölüme mutluluk dayanamadı. Kadınlar katledildi, çocuklar tecavüze uğradı, ağaçlar kesildi mutsuzluk yayıldı. 

Mutsuz insanların sayısının çoğalması, insanın var olmaya devam ettiğinin kanıtıydı; mutsuzluk varsa insan yaşıyor demekti.

Mutsuz olmalıydı insan kötünün, çirkinin, geri olanın karşısında. 

Ve böyle bir dünyada mutluluk ancak ve ancak iyi olan, güzel olan, gelişkin olan için bir şeyler yapıldığında ulaşılandı.

2020 yılına girerken, “mutlu olmayın” diyorum ve ekliyorum: Mutlu olmanın yolunu bulun. Dileğim budur…