‘Liberal’ yanlış oldu, özür dileriz

“Bu AKP’den demokrasi ve özgürlük beklemeyin” dedik. İtiraz ettiler.

“AKP toplumsal ve siyasal yaşantıyı dinselleştirmeye çalışıyor” dedik. Anlamadılar.

“Türkiye toplumu AKP’nin iddia ettiği kadar muhafazakar değil” dedik. Kabul etmediler.

“Ülkede küçümsenmeyecek bir aydınlanmacı damar var” dedik. Önemsemediler.

“Yurtseverlikle milliyetçiliği birbirine karıştırmayın” dedik. Dinlemediler.

“Halk AKP Türkiyesi’ni kabullenmez” dedik. İplemediler.

“AKP hiçbir sorunu çözemez, kendisi bir sorundur” dedik. Takmadılar.

“AKP’yi istemiyoruz” dedik. Sinirlendiler.

İtiraz ettiler, anlamadılar, kabul etmediler, önemsemediler, dinlemediler, iplemediler, takmadılar, sinirlendiler… Şimdi Haziran Direnişi’nin kendilerini haklı çıkardığını ileri sürüyorlar.

Halbuki…

Ergenekon’un ilk dalgası sırasında “gördünüz mü, paşaları, generalleri hizaya getirdi gerici dediğiniz AKP” demeye getiriyorlardı.

Anayasa’da bir madde değiştiğinde “hiçbir şeyi beğenmiyorsunuz ama…” diye caka satıyorlardı.

12 Eylül’ü yargılama komedisi başladığında “sonuna kadar” diye bağıranlar da onlardı.

En çok da “barış süreci” masaya konduğunda heyecanlanmışlardı.

Yani, AKP sözde iyi işler yaparken onlar doğrulanıyor, halk AKP iktidarına kafa tutarken yine onlar haklı çıkıyor.

AKP bir gün demokrasi gücü, ertesi gün faşist!

Anayasa referandumunda onlar doğrulandı. Ama Gezi’de de onlar doğrulandı.

Peki, bu nasıl oldu?

Bu oldu çünkü…

Onlar yüzsüz! Omurgasız! İlkesiz!

Onlar her şey. Yani hiçbir şey!

Bir de tuttuk bunlara yıllarca liberal dedik. Hatta “liberal sol” diyerek, bir de kurdela taktık.