Dikkat! Şeytan çıkarıcı iş başında

Kemal Okuyan'ın "Dikkat! Şeytan çıkarıcı iş başında" başlıklı yazısı 23 Nisan 2013 Salı tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

Gazetelerde “sosyolog” olarak tanıtıldı. Oysa adamın mesleği egzorsist. Bu yeteneğinin farkında olmadığı için kendisine “sosyolog” diyor toplum bilimci.

Egzorsist, yani şeytan çıkarıcı… İnsanların içine yerleşerek benliklerine teslim alan şeytan, cin benzeri varlıkları kovan, çıkaran kişi…

Türlü yöntemler uygular egzorsist dua, muska, bazı örneklerde işkence… Bütün dinlerin tarihinde var. Aydınlanma düşüncesi, bilimsel aklın gelişmesi “şeytan çıkarma” ritüellerini de geriye itmiş, toplumsal hayatın unsuru olmaktan çıkarmış.

Fehmi Kaya, Adana Otistik Çocuklar Sağlık ve Eğitim Derneği Başkanı ise belli ki şeytan çıkarma hazırlıkları yapıyor. Söylediklerinin başka izahı yok:

“Araştırmalar, doğal olarak otistik çocuklar ile ateistler arasında bir bağlantı var diyor. Araştırmacılar, ABD ve Kanada da, ateizmin, otizmin bir farklı versiyonu olduğunu söylüyor. Resmi bile tanımlayamayan çocukların Allah’ı tanımlamasını bekleyemeyiz. Otistik çocuğa yapılan terapi ile nesnelerin ne olduğunu fark ettirmemiz lazım. Bu da beyinde bulunan duyu alanlarına hükmederek yapmak gerekiyor.”

Hekim değilim ama otizme dair bildiklerim var. Hekim değilim ama bilime saygım var. Hekim değilim ama Fehmi Kaya hakkında fikrim var!

Doğrudan lafa gireceğim. Sakın Fehmi Kaya’yı cahillikle, bağnazlıkla filan suçlamayın. Meseleyi hafife alırsınız.

AKP sayesinde cehalet ve bağnazlık bir durum değil, bir araç, bir silahtır.

Fehmi Kaya, cahil değil, tehlikelidir.

Otistik çocukların beynindeki inanç alanının, Allah alanının doldurulması gerektiğini söylemekte ve ateistlerin de benzer bir soruna sahip olduğunu ileri sürmektedir.

Şimdi kendisine soralalım…

Fehmi Kaya ne yapacaksın?

Ateistlerin beynine ne şırınga edecek, ne yerleştireceksin? Onları bağlayıp, elektro şokla ıslah mı edeceksin? Beyinlerinin inanç alanını doldurup, isyan alanını neşterle söküp atacak mısın?

Fehmi Kaya, sen bayağı hastasın…

Hastanın kusuruna bakılmaz ama sen cehaletin bilimin yerine oturduğu, hurafelerin doğa kanunlarıyla yer değiştirdiği, yalanın gerçeği tasfiye edip zirve yaptığı bir ülkede hasta değil usta olmuşsun. Seni tedavi etmezler, baş tacı ederler.

İnsanlardan uzak dur. İbadet edenden, etmeyenden…

Benden de uzak dur. Bir ateistim, fena halde inancım var. İnsana, iyiye, güzele, tarihsel ilerlemeye inanıyorum. Boşluk filan yok.

Yüreğimle aklım arasındaki bağlantılar da iyi çalışıyor.

Sense hastasın ve kimse seni tedavi etmiyor. Bu işler uzaktan olmuyor ama yine de söyleyeyim, içine şeytan filan girmiş değil. Rahatla… Temiz hava al, o çocuklardan uzaklaş, derhal uzaklaş. Otistler ot, ateistler at değil, merak etme.

Tehlike arz ediyorsun, aydınlık bir Türkiye’de bilim senin elinden tutuncaya kadar toplumdan uzak dur, toplum bilimci sıfatını da kullanma.

Yok ille şeytan çıkaracaksan…

Birinin ismini vereyim, onunla idare et artık. Yalnız dikkat et, senden daha tehlikelidir. Sen kendini sosyolog sanıyorsun, o padişah. Arkadaşın hangi alanında boşluk varmış, onu da söylemeyi unutma sakın.