Küba’da yabancı yatırım ve fantaziler

Küba yeni yabancı yatırım yasasını tartışıyor. Hatta şu sıralar Küba ulusal meclisinde son hali görüşülmekte. Yasa, 2010-2011 döneminde “sosyalist modelin güncellenmesi” gündemiyle halkın tartışarak olgunlaştırdığı ve 6. Küba Komünist Partisi kongresinde son şeklini alan ilkelere dayanıyor.

Küba yasayı tamamen halkın iradesine dayanarak, tüm detayıyla tartışarak, tüm çekinceleri değerlendirerek büyük bir titizlikle oluşturdu. Onların tarzı bu... Böyle olduğu için de Küba’nın emperyalist düşmanları ve onların müttefikleri kendi istek ve taleplerinin tamamen dışında gelişen bu süreci şaşkınlıkla izliyor, sempatiyle karşılıyor ve beklenti çıtasını yükselttikçe yükseltiyorlar.

Bu ruh halinin ve her zamanki kötü niyetlerinin sonucu olarak son günlerde fantaziler üretmeye başlamışlar. ABD-Venezuela-İspanya hattında emperyalist güdümlü basın Küba’nın yeni yabancı yatırım yasasıyla Venezuela’ya ihanet etmekte olduğunu yazıyor. Küba Venezuela’da Bolivarcı rejimin gidici olduğunu anlamış, yeni yasayla şimdiden ABD ile barışmanın ve ambargoyu kaldırmanın, Brezilya ile daha da yakın ilişki kurmanın yolunu yapıyormuş.

Bu onların Küba fantazisi, Küba’yı görmek istedikleri yer. Küba ise bu noktadan çok uzakta.

Yine de ben emperyalistlerin fantazilerini onca harekete geçiren bu yasanın üzerinde durmayı ve risklerini bilince çıkarmayı bir Küba dostu olarak görev biliyorum. Küba’da olup biten her şeyi ağzı açık izleyen ve sadece onay veren kişiler olsak, dayanışma görevimizin de hakkını yeterince veremezdik, değil mi?

Sovyetlerin çözülüşüyle zorunlu olarak atılan liberalizasyon hamlelerinden en önemlisi 1995’te ilk kez bir yabancı yatırım yasası çıkarılmasıydı. Bu yasayla başta turizm olmak üzere Küba’nın tek başına yatırım yapma şansının olmadığı stratejik alanlarda yabancı yatırım teşvik ediliyordu. Gelen yatırımcıya bazı güvenceler verilse de, yatırım yabancı sermaye devlet ortaklığı şeklinde gelişiyor, yüksek vergiler talep ediliyor, istihdam konusu Küba’nın kendi iş yasası gereğince devlet tarafından sıkı sıkıya denetleniyordu.

Küba’nın ekonomiyi harekete geçirmek için Sovyet sonrası dönemde dış dünyayla kurduğu zorunlu ilişkiler bu yasa üzerinde belli değişikliklerin yapılmasına neden oldu. Bugünse ekonomiye dinamizm kazandırmanın en önemli unsurlarından biri olarak yabancı yatırıma özel bir rol biçiliyor.

Bu nedenle de eski yasaya kıyasla vergiler yarı yarıya düşüyor. Gelen yatırımcıya hiçbir surette kamulaştırmaya gidilmeyeceği güvencesi veriliyor. Geçmişten farklı olarak eğitim, sağlık ve askeri yatırımlar haricinde tüm sektörler yabancı sermayeye açılıyor. İktisadi ortaklıklar ve karma yatırımlar teşvik edilse de şirketlerin kendi başına yatırım yapmalarının önünde de bir engel kalmıyor.

Ülkenin batısında Brezilya-Küba işbirliği ile oluşturulan ve 465 km’lik devasa bir alana yayılan Mariel Özel Kalkınma Bölgesi sağladığı ekstra yatırım kolaylıkları ile yabancı sermayenin en önemli merkezi olacak.

Kısacası yasa Küba’daki yabancı sermaye varlığını radikal biçimde arttıracak. Bu, ülkede üretilen zenginliğin eskiye göre daha fazla yurtdışına çıkarılışı pahasına olacak. Küba yeni yatırımlarda çalışanların iş güvenliğini garanti altına almayı sürdürüyor ama sonuçta emek sömürüsü alanı da bir o kadar genişliyor. Ayrıca enerji ve yüksek teknoloji üretiminin, ki bunlar yasanın harekete geçirmek istediği başlıca alanlar, gerektirdiği yetişmiş eleman ihtiyacı, sosyalist bir eğitimden geçmiş binlerce Kübalının başka bir dünyayla tanışmasına, başka bağlantılar içine girmesine neden olacak.

Devrim nedeniyle Küba’dan kaçmış ve çoğu ABD’de yaşayan Kübalıların bu yasaya büyük umut bağladığı söyleniyor. Yabancı yatırımcı gibi gelecek, ülkelerindeki eski varlıklı günlerine dönecekler... Bu kişilere yönelik Küba’nın nasıl bir tavrının olacağını bilmiyoruz.

Küba da yasanın yaratabileceği siyasi ve ideolojik problemleri tartışıyor olmalı. Bunlarla nasıl mücadele edileceğine ilişkin öngörüleri de eminim vardır. Belki de bu öngörüleri dünya kamuoyuna daha fazla anlatmalılar...