Fos çıkan fosiller! BELMA NUR KARTAL

KENTİN SESİ - SAMSUN yazıları

Bilim adamları, mağarada yaşı 1.582.903 olan bir insan fosili bulur, bu fosili istihbarat teşkilatlarını sınamak amacıyla kullanma kararı alırlar. Önce Japon istihbaratı mağaraya girer ve 15 dk sonra çıkıp der ki, "Bu fosilin yaşı 1.400.000 ila 1.600.000 arasında..." Sonra CIA girer ve 12 saat sonra çıkıp, "Fosilin yaşı 1.500.000 ila 1.600.000 arasında" der. Ardından KGB girer ve 2 gün sonra, "Bu fosilin yaşı yaklaşık olarak 1.550.000 ila 1.600.000 arasında" der. En son MİT girer. Aradan bir hafta geçer mağaradan ses yok, 1 ay olur ses yok. Dışarıda bekleyen gazeteciler sabırsızlanırken MİT'ten biri çıkar dışarıya. Yaka paça dağılmış, sigarasını yakar, gazeteciler heyecanla "İçeride çalışmalar nasıl efendim? Fosilin yaşını bulabildiniz mi?" diye sorarlar. MİT, "Fosilin yaşı tam olarak 1.582.903" der. Gazeteciler şaşkınlıkla sorarlar, " Fosilin yaşını doğru tahmin ettiniz. Nasıl başardınız bunu?" MİT sigarasından derin bir nefes çeker ve der ki, "Zor oldu ama konuşturduk şerefsizi!.."

MİT'in bu çok bilindik 'konuşan fosiller' fıkrasını komik bulmadıysanız, size Adnan Oktar'ın Yaşayan Fosiller sergisini öneririm. Bu krizde, 9 milyon Dolar bütçeli Yontma Taş Devri'ni anlatan AROG filmindeki uyduruk dinozorları izleyeceğinize, gidin Cilalı İmitasyon Devri'nin Yaşayan Fosiller filmini izleyin. Tamam, bilim insanları onların da uyduruk olduğunu söylüyor ama olsun, en azından sosyal mesajı bol olan bu film, sizi güldürürken düşüncelere de garkedecektir, emin olun.

Filmin künyesi: Yaşayan Fosiller, Yönetmen: Adnan Oktar, nam-ı diğer Harun Yahya

Oyuncular: İstanbul Paleontoloji Derneği İkinci Başkanı ve OMÜ Rektörü

Senaryo : Müslüman Adnan Oktar ve Hristiyan Yaratılış Araştırmaları Enstitüsü(ICR)

Türü: Komedi, macera, aksiyon, Yapım:Türkiye- ABD ortak yapımı

Evet, bazı filmleri izlerken televizyonda görürsünüz ya, ekranın bir köşesinde yazar: 'TV'de ilk kez...' OMÜ'de de ilk kez öyle bir şey yaptılar ki, aslında memleketin çarşılarında, pazarlarında, metrolarında AKP'li belediyelerin marifetiyle çoktandır izletilen bir filmi, bir üniversitede izletmeye kalkanların cesaretine inanamadı üniversiteliler. OMÜ şu anda üniversitenin sitesinden kaldırdığı bir duyuruyla Adnan Hocacı Paleontoloji Derneği'ne kapılarını açarak bir ilke imza attı.

Bu şahane organizasyonun ilk günü Fen-Edebiyat Fakültesi'nde sunum yapan Paleontoloji Derneği 2. Başkanı Onur Yıldız, yeni kurulan bir dernek olduklarını, çeşitli yerlerde sergi açtıklarını, ilk kez de bir üniversiteden davet aldıklarını belirterek rektöre hissiyatını dile getirirken fosillerin evrim teorisini çürüttüğünü, her canlının tek bir tür olarak ortaya çıktığını ve milyonlarca yıl değişime uğramadığını anlattı. Kendisinin biyolog olduğunu söyleyen 2. Başkanı izlerken, anlatılanlarda bilimsel hiçbir veri göremeyince olay mahallinde şok geçirip "Şov yapıyorsun sen" diyen Fen Edebiyat Fakültesi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi hocamızın hayretle müşahade ettiği şey, bu gösterinin üniversitede yapılıyor oluşuydu. Yoksa hocamız, çarşaflı laborantların da artık stand-up gösterisi yapabildiği özgür bir ülkede yaşadığının bilincindeydi tabii ki.

İlk gününü aktardığım Yaşayan Fosiller'i, OMÜ'lüler muhteşem bir finalle uğurladılar. Serginin son günü basın olarak OMÜ Eğitim Fakültesi'ndeyiz. Yakından fotoğraflarını çekmek için standa yaklaştık. Çekmeye başladım Fu Yang An Hu Çin dolaylarından 79 milyon yıllık Asya Aslanı kafası, Du Lan dolaylarından 80 milyon yıllık kar leoparı, 150 milyon yıllık Yusufçuk... Bu arada, çekim yapan bir muhabir arkadaş, diğerine "Abi bunlar çakma fosil, alçıları dökülüyor" demesin mi!.. Aldı hepimizi bir gülme... O anda, ben de birkaç milyon yıl öncesinden kaldığı ve bilimsel olduğu söylenen bu materyallerin, neden bu kadar özensiz, uyduruk camekanlarda sergilendiğini düşünürken standın başında yine o 2. Başkan'ı gördüm.

Anlatıyordu yine, bu fosiller evrim teorisini çökertmiştir, bu fosiller şöyle, bu fosiller böyle... Derken, öğrencilerden biri "Madem koskoca teoriyi çökerttiniz, sergi açacağınıza gidin çığır açın! Bilim adamı mısınız, işportacı mısınız?" diye bir soru yöneltti. Bunun üzerine 2. Başkan "Pandanın resmiyle fosil aynı bakın. Evrim yoktur, biz zaten hep böyleydik. Daha ben size kambriyen patlamasını anlatacağım" deyince, bu kez Yurtsever Cephe Öğrenci Birliği'nden öğrenciler patladı. 2. Başkan'ı "Fosilleri kötü emellerinize alet etmeyin. Hiçbir namuslu fosil evrimin aleyhine tanıklık etmez" diyerek kınadılar.

O gerginlikte oldukça sakin bir şekilde olay mahalline gelen Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zeki Apaydın, fosillerin isimlendirilmelerinin dışında hiçbir bilimsel verinin ve referansın olmadığına dikkat çekince, Yıldız "Fosil olmadığını nereden biliyorsunuz, bunun kanıtı var mı?" diye sordu. "Peki, fosil olduğunun kanıtı, belgesi var mı?" diyen öğrencilere " Var ama şu anda burada yok, evde" yanıtını verdi. "O zaman yemin et, inanalım" diyen öğrencilere laf atan Yıldız'ı ise Zeki Hoca, "Bilim adamına yakışır davranın, arkadaşlarla muhatap olmayın, ben varım" diyerek uyardı. Zeki Hoca'dan "Bir şey söyleyebilir miyim?" diyerek parmak kaldırıp söz alan Yıldız, "Evrimin içeriğini sizinle tartışamayacak mıyız? Benim en çok istediğim şey oydu" dedi. "Bu fosillerin bilimsel olduğunu biçimsel olarak görmem lazım, dolayısıyla içeriğini tartışamayız" yanıtını veren Zeki Hoca'ya hala "Evrim nedir teorik açıdan?" sorusunu yönelten Yıldız'a, Zeki Hoca, "Ben sana evrimi anlatacağım, getirin benim kitaplarımı" dedi ve iyi bir evrim dersi verdi.

Zeki Hoca, referansları olmayan böylesi bilim dışı bir serginin bilimin özgür olması gereken üniversitelere girmemesi gerektiğini belirterek sergiden ayrılırken, OMÜ Yurtsever Cephe Öğrenci Birliği'nden öğrencilerin Yıldız'la konuşmasını engellemeye çalışırken özel güvenlikçiler, bir öğrenci haykırdı karanlığa. Adı Evrim: "Ben fen bilgisi öğretmeni olacağım. Çocuklara Harun Yahyaları değil, bilimi anlatacağım. Adnan Hoca sergilerini üniversitemize sokamazsınız. Siz Harun Yahya'nın müritlerisiniz. Burası bilim yuvası! Aydınlanmadan yana öğrenciler, bu standlar kapanana dek sizi rahat bırakmayacak. İki elimiz yakanızda!"

[email protected]