Temmuzda asgari ücrete ara zam yapılması için bir çaba var. 1974’te en düşük memur aylığının asgari ücretten az olamayacağı yasal bir zorunluluktu. Şimdi ise 44 bin liralık en düşük memur aylığı, 22 bin liralık asgari ücretin iki katı. Asgari ücretin en düşük memur aylığına eşitlenmesi için baskı yapılmalı…
Asgari ücret, memur maaşına eşitlenmeli!
Atilla Özsever
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, asgari ücrete Temmuz 2025’te bir ara zam yapılması için işçi ve işveren konfederasyonları yöneticileriyle görüştü. CHP lideri Özel, bu görüşmelerin sonucunda haziran ayı içinde ara zamla ilgili teklifini açıklayacağını belirtti.
Ocak 2025’te 22 bin 104 lira olarak açıklanan asgari ücret, bu beş aylık süreçte de alım gücünü iyice kaybetmiş durumda. AKP hükümeti üzerinde bir baskı yaratılmaya çalışılıyor. Ancak hükümetin Orta Vadeli Program’da da belirtildiği gibi temmuz ayında bir ara zamma yanaşması zor gözüküyor. Çünkü yakın zamanda seçim de yok.
Ülkemizdeki 16 milyon ücretlinin nerdeyse yarısı, yani yaklaşık 8 milyon çalışan asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Türk-İş’in Mayıs sonu verilerine göre, açlık sınırı (dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması) 25 bin 92 TL oldu.
Yoksulluk sınırı (gıda harcaması ile kira, elektrik, su, yakıt, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri zorunlu harcamalarının toplam tutarı) ise 81 bin 734 TL’ye yükseldi. Bekâr bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ de aylık 32 bin 463 TL’ye çıktı.
Görüldüğü gibi 22 bin liralık asgari ücret, çalışanın zorunlu temel ihtiyaçlarını bile karşılamaktan çok uzaktır. O halde ne yapmalı?
Memur maaşıyla bağlantı
Geçmiş dönemde, yani 1974’ten itibaren asgari ücretle en düşük memur aylığı arasında yasal bir bağlantı vardı. En düşük memur aylığı, asgari ücretten daha düşük olamazdı. Şimdi ise çok tersine bir durum var.
En düşük memur aylığı 43 bin 726 TL, asgari ücret ise 22 bin 102 TL. Yani en düşük memur aylığı, asgari ücretin iki misli düzeyindedir. Diğer bir ifadeyle asgari ücret, en düşük memur aylığının yarısı düzeyine inmiştir.
Tarihsel sürece biraz daha yakından bakalım. İlk kez 1974 yılında Ecevit Hükümeti döneminde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılan bir değişiklikle en düşük memur aylığı asgari ücretin altında olamaz hükmü getirilmişti.
Yasanın 146/4 maddesine göre, “devlet memurlarına ödenecek aylık ve yakacak yardımı toplamının asgari ücretten az olması halinde aradaki farkın memurun özlük hakları ile ilgilendirilmeksizin tazminat olarak ödenmesi” hükmü öngörülmüştü.
Özal ve Çiller, kısıntıya gitti
Turgut Özal döneminde, yani ANAP (Anavatan Partisi) iktidarında, memurun çıplak maaşına bir takım yan ödemeler eklenerek asgari ücretle arasındaki farkta kısıntıya gidildi.
1989’da Özal’ın başbakanlığında, 657 sayılı yasaya yeni bir ekleme yapılarak memur taban aylığına kıdem aylığının da ilavesiyle birlikte en düşük memur maaşının asgari ücretten az olması halinde aradaki farkın tazminat olarak ödenmesi öngörüldü.
DYP lideri Tansu Çiller’in başbakan olduğu Şubat 1995’te ise, memur aylığına diğer tüm yan ödemelerin eklenmesiyle en düşük memur maaşının yine asgari ücretten düşük kalması halinde aradaki farkın tazminat olarak verilmesi yasal hükme bağlandı.
İşin ilginç yanı, Çiller’in başbakanlığındaki DYP-SHP koalisyon hükümetinde sosyal demokrat çalışma bakanı bu yasal değişikliğe onay vermişti.
Ancak sonuç itibariyle 1974’ten itibaren çeşitli kısıntılar yapılmasına rağmen Türkiye'de devlet memurlarına asgari ücretin altında bir ücret ödenmesi yasal anlamda yasaklanmıştı.
Şimdi ise bu ilişkinin mantığını dikkate alarak asgari ücretin en düşük memur aylığından daha az olmayacağı yönündeki bir yasal düzenleme için baskı yaratmak gerekiyor.
Kamudaki en az ücret
Öte yandan asgari ücretin bir ölçütü de, kamu kesimindeki toplu sözleşmeler bağlamında en az ücret alan işçinin aylığına denk gelecek şekilde belirlenebilmesi görüşüdür. Bu yaklaşım çerçevesinde, asgari ücretin en düşük memur aylığı ile eşitlenmesi ya da kamudaki toplu sözleşmelerde belirlenen en düşük kamu işçi aylığının asgari ücretle aynı düzeyde olması mantıklı bir taleptir.
Kamu veya özel sektördeki en düşük aylığın işçi, memur dahil ayni seviyede bulunması Anayasa’nın da eşitlik ve adalet ilkelerine uygun olacaktır. Keza bu bağlamda en düşük emekli aylığının da asgari ücret düzeyinde bulunması gerekir.
Bir başka hesap olarak da, madem yoksulluk sınırı 82 bin liradır, dört kişilik bir ailede iki asgari ücretlinin çalıştığı dikkate alındığında yeni asgari ücretin de en az 41 bin lira olarak saptanması uygun olacaktır. Yine aşağı yukarı bu rakam da, en düşük memur aylığı ile ayni düzeye gelebilmektedir.
Ancak AKP ve sermaye sınıfının böyle bir hesabı yoktur. CHP lideri Özgür Özel‘in TİSK (Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu) yetkilileri ile yaptığı görüşmede işverenlerin asgari ücrete temmuzda ara zam yapılmasına sıcak bakmadığı öğrenilmiştir. Onun için emekçi sınıfların mücadelesi gerekmektedir…
Komisyonun yapısı
Mevcut Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda 5 hükümet, 5 işçi (Türk-İş) ve 5 de işveren (TİSK) temsilcisi bulunmaktadır. Ülke çapında en fazla üyesi bulunan işçi konfederasyonu, bu komisyonda yer almaktadır.
DİSK ve Hak-İş, bu duruma itiraz ederek en azından her konfederasyonun temsil ettiği üye sayısı oranında da komisyonda görev almasını savunmaktadır. Türk-İş de bu noktaya gelmiştir. O nedenle öncelikle komisyonun yapısının değiştirilerek işçi konfederasyonlarının üye sayısı oranında komisyonda temsil edilmesi sağlanmalıdır.
Yine komisyonda, genel olarak hükümet ve işveren tarafı birlikte hareket ettiği için işçi “maça 2-1 yenik” başlamaktadır. Bu durumun da yeniden düzenlenerek işçi kesimine itiraz hakkı tanınmalıdır. Yani, asgari ücretin ulusal düzeyde bir toplu sözleşme olduğu dikkate alınarak uyuşmazlık halinde işçinin grev hakkına sahip olabilmesi temin edilmelidir.
Son olarak da şunu ifade edelim: Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) Haziran 1970’te kabul ettiği 131 sayılı sözleşmeye göre, asgari ücretin belirlenmesinde işçinin ailesinin esas alınması öngörülüyor. Bizde ise tek bir işçiye göre asgari ücret belirleniyor. 55 yıl geçmesine rağmen Türkiye, bu sözleşmeyi onaylamamıştır, artık onaylamalıdır…