Hayat Boyu Öğrenme Strateji Belgesi! (I)

Bakanlık, ilk kez 2009’da açıkladığı Hayat Boyu Öğrenme (HBÖ) Strateji Belgesi’nin ikincisini geçen Mayıs’ta açıklamış bulunuyor. Bu belgelerde, genelde konunun önemine ve mevcut duruma değinilip hedeflere/önceliklere ve bunlarla ilgili beş yıllık eylem planına yer veriliyor. Eylem planı da, her bir hedefle/öncelikle ilgili tedbirler, sorumlu kurum, işbirliği yapılacak kurum, tedbirlerin uygulanma süresi ve performans göstergesi bilgilerini içeriyor.

2009 belgesinde, şu ve benzeri 16 hedefe yer verilmiş bulunuyor:

Toplumsal Farkındalık Artırılarak Hayat Boyu Öğrenme Kültürünün Oluşturulması
Etkin İzleme, Değerlendirme ve Karar Verme İçin Veri Toplama Sisteminin Güçlendirilmesi
Temel Eğitim Başta Olmak Üzere Eğitimin Tüm Kademelerinde Okullaşma Oranlarında Artış Sağlanması Hayat Boyu Öğrenme Kapsamında Mesleki Rehberlik Hizmetlerinin Güçlendirilmesi
HBÖ’nin Eş Güdümü İçin Tarafların Görev ve Sorumluluklarının Açıkça Belirtildiği Bir Yasal Düzenlemenin Yapılması
Etkin İzleme, Değerlendirme ve Karar Verme İçin Veri Toplama Sisteminin Güçlendirilmesi
Öğretim Programlarının Değişen İhtiyaçlar Doğrultusunda Sürekli Güncellenmesi.

Son belgede ise hedef denmeyip “Toplumda HBÖ Kültürü ve Farkındalığının Oluşturulması Hayat Boyu Rehberlik ve Danışmanlık Sisteminin Geliştirilmesi HBÖ İzleme ve Değerlendirme Sisteminin Geliştirilmesi” gibi altı önceliğe yer veriliyor.

Belgede yer alan kavramlardan, söylem biçiminden, afaki hedeflerden, bu belgelerin, Avrupa Birliği (AB) ve özellikle de Bologna Süreci (BS)’nin beklentilerini karşılamak için ve bir ödev yapar gibi hazırlanmış olduğu görülüyor. Çünkü BS’nin üye devletlere dayattığı ve devletlerin iki yılda bir hazırladığı BS ile ilgili gelişmeleri yansıtan raporlarda görmek istedikleri konulardan biri de yaşamboyu(1) öğrenme konusu oluyor. Çünkü bu strateji belgelerinden, AB’nin 2000 Kasım’ında yayımladığı HBÖ Memorandumunda belirtilen 21. yüzyıldaki HBÖ’nün genel çerçevesinin bakanlıkça da benimsendiği ve stratejilerin buna göre hazırlandığı anlaşılıyor. Çünkü son belgede yer alan, “‘Hayat Boyu Öğrenme Oranı” TÜİK tarafından uygulanmakta olan Hanehalkı İşgücü Anketi mikro verisi kullanılarak EUROSTAT tarafından hesaplanmaktadır” (s.5) açıklaması, istatistik işlerinin bile AB tarafından yapıldığını gösteriyor. Çünkü akademisyenlerin ilgilendiği HBÖ konusu, bakanlığın uzun yıllardır ilgilendiği bir konu değil. HBÖ konusu, AB ile bütünleşme ilişkilerinin yoğunlaştığı yıllarda ve AB’nin 1996 yılını HBÖ Avrupa yılı olarak ilan etmesinden çok sonra Türkiye’de resmi belgelere yansıyor. Önce sekizinci beş yıllık kalkınma planında (DPT, 2000) yer alıyor ve sonra da yavaş yavaş bakanlık gündemine giriyor. 2009’da ilk HBÖ belgesi hazırlanıyor ve 2011’de de 652 sayılı KHK ile Çıraklık ve Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü’nün adı, HBÖ Genel Müdürlüğü oluyor.

Ödev gibi yazılmış olsalar da, süslü sözcüklerle önemli hedefleri içerseler de, bu belgelerin ciddiyetten uzak oluşları dikkat çekiyor. Örneğin son belgede mevcut duruma ve önerilere 8 sayfa ayrılmış bulunuyor. Ancak mevcut durum açıklamalarında bir önceki belgede yer alan 16 hedefe ulaşılıp ulaşılamadığı hakkında hiçbir bilgi verilmiyor. Örneğin yapılması planlanan yasal düzenlemenin 5 yılda neden gerçekleşmediği irdelenmiyor. İlk belgede hazırlanması planlanan yasal düzenlemeyle ilgili bir önceliğe son belgede neden yer verilmediği de anlaşılamıyor. Oysa son belgede yer verilen altı öncelikten üçünün, ilk belgedeki hedeflerin benzeri öncelikler olması, ilk belgedeki hedeflerin en az bir bölümünün gerçekleşmediğini gösteriyor.

Son belgede, 2009 belgesindeki hedefler doğrultusunda yapılan “etkinliklerin izlenmesi ve değerlendirilmesi sırasında karşılaşılan başlıca zorluklardan birinin, HBÖ’ye ilişkin verilerin elde edilememesi” (s.7) olduğu vurgulanıyor. Ancak bir önceki belgede yer verilen “Etkin İzleme, Değerlendirme ve Karar Verme İçin Veri Toplama Sisteminin Güçlendirilmesi” hedefinin neden gerçekleşmediğine hiç değinilmiyor. Bir önceki belgedeki etkin izleme ve değerlendirmenin güçlendirilmesi hedefi, son belgede, “HBÖ İzleme ve Değerlendirme Sisteminin Geliştirilmesi” önceliğine dönüşüyor. Bir sistemin önce güçlendirilip sonra geliştirilmesi bile bu strateji belgelerinin ciddiyeti hakkında yeterli bilgi veriyor.

Strateji belgeleri, AB’ye görücüye çıkmış bir belge görüntüsünden öteye gidemiyor.

(1) YÖK ve akademisyenlerin çoğu, İngilizcesi “lifelong” olan sözcün çevirisi olarak “yaşamboyu” sözcüğünü kullanırken, bakanlık nedense “hayat boyu” sözcüğünü kullanıyor.

[email protected]