Kübalı gençlerin regeton merakı üzerine

Gözde Kök'ün “Kübalı gençlerin regeton merakı üzerine” başlıklı yazısı 25 Aralık 2012 Salı tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.

Ne yalan söyleyeyim. Duyunca bir “oh” dedim içimden, “nihayet”... Nihayet bu saçmalığa bir son veriliyor. Küba, bugüne kadar kendisine atfettiğimiz tüm değerlerle taban tabana zıt bir müzik ve eğlence kültürünün kendi televizyonlarında boy göstermesini engelleme kararı aldı. Karar konuyla ilgili oluşmuş olan toplumsal kaygıları dikkate alan Küba Kadın Federasyonu (FMC), Küba Yazarlar ve Sanatçılar Birliği (UNEAC) gibi örgütlerin öncülüğünde yürüyen bir tartışmanın neticesinde ortaya çıktı.

Bahsettiğimiz müzik ve eğlence kültürünün başlıca taşıyıcısı, popülaritesi gençler arasında son yıllarda bir hayli artmış olan regeton denen bir tür. Regetonun müzikal kalitesi hakkında da söylenecek çok şey var. Ancak söz konusu engellemeyi asıl zorunlu kılan, bu türe ait pek çok şarkının sözlerinin ve kliplerinin bayağı, cinsiyetçi, homofobik, vurdulu kırdılı, maddi zenginliğin görgüsüzce dışa vurulduğu içeriklere sahip olması.

Herkesin aklından geçeni ben söyleyeyim Nasıl oluyor da, yaşadığımız kabus dönemin en eşitlikçi, insana ve onurlu bir hayata en fazla değer veren, çocuklarının üzerine en fazla titreyen, kadınlarına en fazla özgüven aşılayan ülkesinde böyle bir kültür varlık bulabiliyor?
Regeton 90’lı yılların ortasında Porto Riko’da ortaya çıktı, oradan, önce Karayiplere ve sonra tüm dünyaya yayıldı. Son on yıldır en zirvede olduğu dönemi yaşıyor. Tarihi, iktisadi ve toplumsal yapısı, yaşam biçimleri, yeme içme ve müzik kültürüyle bulunduğu bölgeye sıkı bağlarla bağlı olan Küba, bölgedeki hiçbir soruna karşı tamamen bağışık değil, regetona karşı da...

İkinci olarak söylenmesi gereken, büyük bir birikim ve zenginlik barındıran Küba müziğinin 90’lardan itibaren dünya müzik piyasasına açılmış olması. Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından, Özel Dönem olarak adlandırılan ağır ekonomik kriz dönemine girilmesiyle birlikte, Küba, müzik sektörünü desteklemek için önceden ayırdığı kaynağı ayıramaz hale geldi. Böylece Küba müziği uluslararası piyasaya açıldı. Bugünse ABD merkezli müzik piyasası en fazla Kübalı regetonculara rağbet gösteriyor. Regeton kliplerinin çoğu Küba için değil, dış piyasa için, hatta pek çok durumda Miami’de çekiliyor. Şarkıların sözleri ve klipleri de kaçınılmaz olarak kapitalist kokuşmuşluğun salgılarından besleniyor.

Saydığımız bu iki neden, regetonun Küba’daki varlığını açıklasa da popülaritesini açıklamakta yetersiz kalıyor. Bunun için yine Özel Dönem’e dönmemiz gerekiyor. Bu dönemde Kübalıların yaşam standartları radikal biçimde geriledi. Eğitim ve sağlık gibi toplumsal ihtiyaçlar devletin güvencesi altındaydı öte yandan Kübalılar resmi kazançlarıyla kişisel ihtiyaçlarının çok azını karşılayabilir hale gelmişlerdi. Ayakta kalmak gündelik bir mücadelenin konusuydu artık. Toplumsal dayanışma ortadan kalkmasa da, herkesin biraz kendi başının çaresine bakması gereken bir dönem yaşanıyordu. Bu dönemin maddi yoksunlukları geride kalsa da yarattığı ideolojik tahribat bütünüyle ortadan kaldırılamadı. En fazla da gözlerini bu dönemde dünyaya açan bugünün gençleri üzerinde etkisini sürdürüyor. Gençlerin, toplumsal eşitliğin yara aldığı, suç oranlarının yükseldiği travmatik bir ortamda şekillenen anlam ve beklenti dünyası ne yazık ki regetonun gündelik sıkıntıları unutturan ve ilkel hazlara yönlendiren şarkılarında belli bir karşılık buluyor.

Küba sosyalizmi emperyalist saldırganlık ve ekonomik sorunlarla boğuşurken, gençlik içindeki ideolojik mücadelede kimi boşluklar mı bıraktı? Olabilir. Ancak Ada’nın yavaş yavaş yeniden ekonomik ve toplumsal dengeye kavuştuğu içinden geçtiğimiz dönemde, Kübalıların gençlik meselesiyle ilgili daha cesur çözümler üretebileceğini bekleyebiliriz. Şiddet içeren ve kadını seks objesi olarak gösteren müzik kliplerinin yayınının durdurulması kararı elbette var olan sorunları çözmeyecek. Bunu, çözüm yolunda küçük bir adım olarak görmek lazım. Uzun vadeli bir çözümün anahtarı ise, herhalde, herkesten fazla Kübalı genç komünistlerin ellerinde. Küba sosyalizmine yeni bir soluk getirebildikleri ve yaşıtlarını siyasallaştırabildikleri oranda, bu yazıda bahsettiğimiz türden bir lümpenlik ülkede barınamaz hale gelecek.