Biti kanlandı

İspanya, uzunca süredir yaşanan tek dişe dokunur olumlu gelişmenin safahat düşkünü kral Juan Carlos’un tahttan çekilmesi olduğu bir ülke. Üstelik bu iyi gelişme de tahta Carlos’un oğlu VI. Felipe’in geçmesi ile gölgelendi.

İspanya Krallığı 6 seneyi aşkın süredir derin bir ekonomik bunalım içinde. Dünya ekonomik krizinin ardından Avrupa borç krizinin en sert biçimde vurduğu ülkelerden biri. Üniversite mezunu gençlerinin yarısından fazlası işsiz. Yüz binlerce genç çalışma imkanına kavuşmak için ülkesini terk etti. İspanya’da tüm yetişkin üyeleri işsiz olan 1.8 milyon aile var. Aynı kriz sürecinde kredi borçları yüzünden yedi yüz bin insan evini kaybetti. İspanya tüm Avrupa’da Letonya'dan sonraki gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu ülke.

Bunların üzerine krizin İspanya halkını nasıl vurduğunu gösteren onlarca başka veri eklenebilir.

Listeyi uzatmak yerine, ülkenin emekçi halkının ayakta kalma mücadelesi verdiği aynı dönemde sağcı Halk Partisi hükümetinde yer alan üst düzey onlarca bürokrat ve siyasetçinin ifşa olan yolsuzlukları nedeniyle başbakan Mariano Rajoy’un özür dilemek zorunda kaldığını belirtelim.

Uzunca süredir kendi iç sorunlarıyla uğraşırken dış siyasette oldukça düşük profil sergileyen Rajoy’un geçen hafta Venezuela ile ilgili çıkışı hayırdır inşallah dedirtti.

Bu yılın başında Venezuela’da faşist muhalefetin gençlik kesimini “Çıkış” (La salida) sloganlı şiddet eylemleri için sokağa dökmesi sebebiyle tutuklu yargılanan Leopoldo Lopez’in eşi, Rajoy’u ziyaret etmişti. Rajoy görüşmenin ardından twitter hesabından Lopez’in serbest bırakılmasını ve muhaliflere özgür ifade hakkı tanınmasını talep etti.

Peki kimdir bu Rajoy’un özgürlüğünü talep ettiği Leopoldo Lopez?

Venezuela egemen sınıfının yedi kuşaktır siyaset ve ekonomide suyun başını tutmuş mümtaz ailelerinden birinin oğlu. Harvard’da ekonomi eğitimi aldıktan sonra 1996’dan 1999’a Venezuela Petrolleri’nin (PDVSA) önce danışmanı sonra da planlama başkan yardımcısı oluyor. Bu dönemde hortumladığı paraların ortaya çıkmasının ardından 2008’de 6 yıl siyasetten men edildi. Venezuela Petrolleri’ndeki kârlı deneyimin ardından siyasete giriş yapan Lopez, halkçı Chavez iktidarına karşı bayrak açan başlıca sağcı politikacılardan biri haline geldi. 2002’de Chavez’e karşı düzenlenen darbe girişimi sırasında Chacao kenti belediye başkanıydı. Ve tabii ki darbe tezgahında ön saflardaydı. Venezuela Anayasası’nı feshederek patron Pedro Carmona’yı geçici başkanlık koltuğuna oturtan kararın altında imzası var. Darbeye dahli bugün bütün ayrıntılarıyla bilinen Lopez bu dönemi herhangi bir yaptırıma uğramadan atlattı. Son olarak dünya kamuoyunun gündemine Şubat’ta öncülüğünü üstlendiği şiddet eylemleri ve ardından tutuklanması ile girdi.

Rajoy’un twitter mesajlarına Venezuela’nın tepkisi sert oldu. Maduro, ülkesine yapılmış bu saygısızlığı asla kabul etmeyeceklerini belirterek, İspanya ile olan ilişkilerini gözden geçirmek üzere Madrid’deki elçisini geri çağırdı. Ayrıca Venezuela yerine yangın yerine çevirdikleri kendi ülkesiyle ilgilenmesini tembih etti.

Rajoy’un bu tavrını bu yaz ekonomik krizden çıkıldığını ilan etmesinin ardından kazandığı temelsiz özgüvene bağlamak mümkün. Krizden çıkış politikaları uyarınca uygulamaya koydukları özelleştirme ve kemer sıkma önlemleriyle faturayı halka kestikleri halde biraz yerinden kıpırdayan göstergelere bakarak düze çıkıyoruz, diyorlar. Patronlara bir sürü vergi indirimi ve kolayca insanları işten çıkarma olanağı tanıyan yeni yasalar sayesinde işsizlik oranında ilk kez yüzde 0.5 düşüş yaşanmış. 6 yıldır yaşanan serbest düşüşün ardından bu yıl yüzde 1.5’lik büyüme bekleniyormuş.*

Rajoy’un Lopez’le ilgili gösterdiği refleksten çıkan sonuç, biraz biti kanlanınca selefi Aznar’ın** bıraktığı yerden devam edeceği. Bu durum, İspanya egemenlerinin ortak sınıfsal aidiyetin ötesinde somut ve tarihsel bağlarla bağlı olduğu Venezuela egemen sınıfını desteklemekten hiçbir koşulda vazgeçmeyeceğini ve sömürgecilik mirasının İspanya egemen sınıfının damarlarında halen aktığını gösteriyor.


* http://news.yahoo.com/spains-pm-says-economic-recovery-better-then-expec...
** 1996-2004 yılları arasında Halkçı Parti hükümetlerinin başbakanlığını yapmış sağcı politikacı. Latin Amerika’yla yakından ilgilenen ve ABD’nin bölgedeki emperyalist politikalarına koltuk değnekliği yapan Aznar çalışmalarını Latin Amerika soluna karşı mevzi kazanmak için kurduğu Sosyal Analiz ve Araştırmalar Vakfı’nda sürdürüyor.