Solcusunuz.
İlericisiniz.
AKP diktatörlüğünden yaka silkiyorsunuz.
Kaç-Ak Saray’dan çıkan her ses sinir uçlarınıza dokunuyor.
AKP adlı gerici, neo-liberal, muhafazakâr partiden intikam almak için yanıp tutuşuyorsunuz.
Ve 7 Haziran’da oy vereceksiniz.
Alternatifler mi? Çoook…
Türban mücadelesinin öncü isimlerinden, tek referansının Kuran olduğunu açık ve net şekilde belirten Hüda Kaya hanımefendi var. Türban aktivisti. Demokratik İslam Kongresi Şura Meclisi Üyesi. Şimdi HDP adayı. Gönül rahatlığıyla verebilirsiniz oyunuzu!
Beğenmediniz mi?
O zaman 2000 yılında Fazilet Partisi’nden cumhurbaşkanı adayı, sonra AKP kuruculuğu, ardından AKP Adıyaman ve Mersin milletvekilliği yapmış bir “ihracatçı” işadamı var mesela. Ne ihracatçısı olduğunu ben bilmem. Şimdi mi? HDP adayı. Göğsünüzü gere gere verin gitsin oyunuzu!
Bu da mı olmadı?
E, Altan Tan var. Tanımıyor olamazsınız. Bir dönem Erbakan’la, sonra Aydın Menderes’le kol kola siyaset yaptı. “Laik değilim şeriatçıyım” cümlesi meşhurdur. Bir de LGBTİ bireylerle aynı fotoğraf karesinde yer almak istemeyişine tanık olduk geçtiğimiz haftalarda. Bu Altan Tan var ya, HDP için çok değerli. Vazgeçilmez. Öyle ki, LGBTİ bir aday Eskişehir’de listenin sonuna “vitrin malzemesi olarak” konulurken, “aday yapılmayacak” denilen Altan Tan Diyarbakır’da “seçilme garantili” yerden son dakikada aday yapıldı. Tatava yapmayın, basın geçin işte!
Bunu da mı beğenmediniz yoksa?
Futbolu ticarete dönüştürmesiyle bilinen, iyi bir pazarlamacı olduğu herkesçe kabul edilen, nâm-ı diğer “Celal Aga”… 1980 öncesi CHP’de başladığı siyasete Demokrat Parti’den Genel İdare Kurulu Üyesi olarak devam etti. Ama icraatlarıyla Gaziantep’i AKP’nin yüzde 62 oy aldığı bir şehir haline getirdi. Hatta ben “AKP’den aday olur mu acaba?” diye düşünürken, HDP’den aday oluverdi Celal Doğan. Uzun etmeyin, verin oyunuzu!
Size de aday beğendiremiyoruz canım.
İzmir’de mi oy kullanacaksınız? E tamam işte “Hükümetle aramızda, Erdoğan'la olduğu ölçüde hayat-memat gerilimi yok” diyen HDP adayı Ertuğrul Kürkçü var. Hem de birinci sırada. Tayyip Erdoğan’ı sevmiyorlar ama hükümetle sürdürdükleri “çözüm sürecinin” kılına zarar gelmesin diye de kılı kırk yarıyorlar. En korktukları slogan: Hükümet istifa! Tereddüt etmeyin basın mührü!
Bu da mı olmadı?
Seher Akçınar var bakın. Erzurum’da HDP’nin 1. sıra adayı. Mazlumder yöneticilerinden. Türban aktivisti. Türkiye’nin ilk türbanlı belediye başkanının AKP’li değil, HDP’li olduğunu “övünerek” yazıyordu geçen yıl. “Kürt kadını sekülerdir” diyenlere de ayar veriyordu köşesinden. Al sana aday!
Olmadı mı?
Figen Yüksekdağ var Van’da ilk sırada. HDP adayı. Erzurum’daki kara çarşaflı aday adayını “rengimiz” ilan etmişti geçtiğimiz aylarda. Kadını, insanlığın ilerici tarihinden süzülen her türlü birikimden, her türlü çizgiden kazıma girişimi aslında kara çarşaf. Kadına yöneltilmiş en büyük hakaretlerden biri. Ama Figen Yüksekdağ’a göre bir “rengimiz”… Tatavayı kesin ve basın geçin!
HDP’ye oy vermem mi diyorsunuz?
Öteki tarafta CHP var o zaman!
Laikliği tehlikede görmediğini söyleyen Kılıçdaroğlu var… Zaman gazetesinin Türkiye’nin vicdanı olduğunu düşünen Gürsel Tekin var… Eski DYP’li, yeni CHP’li neo-liberal Aytun Çıray var… TBMM Genel Kurulu’nda kartona hadis yazıp açan ve AKP’yle hadisler-ayetler üzerinden mücadele ettiğini sanan eski müftü İhsan Özkes var… Tekke ve zaviyelerin kapatılmasının toplumu yozlaştırdığını, sosyal toplum için tekke ile zaviyelerin açılmasını gerektiğini savunan Bülent Kuşoğlu var… Cemaatin Abant Platformu toplantılarının müdavimi Erdoğan Toprak var…
Kısacası… Seçenek bol.
“AKP’den kurtulalım da yerine ne gelirse gelsin” diyenler beri gelsin: Aday pazarında çeşit bol!
Bir de CHP-HDP ikilisinde şöyle bir yönelim belirdi son zamanlarda: Şu kadar Ermeni aday, bu kadar kadın aday, bilmem kaç tane alevi aday, şu sayıda LGBTİ aday… Kimlikler üzerinden aday yarıştırmaca…
Gerici bir kadını sırf kadın diye, milliyetçi bir LGBTİ bireyi sırf yönelimi için, liberal bir Ermeni’yi sırf etnik kimliğinden dolayı desteklemek de, siyasal akıl tutulmasının bir başka tezahürü olsa gerek!
Yoksa siz, oy vereceğiniz adayların Meclis’e girme şansı ve ihtimalini mi seviyorsunuz?
O zaman işiniz daha da kolay… Yukarda saydım işte: Bol çeşit, bol eğilim, bol kanat, bol seçenek… Seçin beğenin alın ve vurun mührünüzü kendinizi yakın hissettiğiniz partinin böğrüne böğrüne…
Ya da…
Bir seçenek daha var…
AKP’li ya da AKP’siz, Erdoğanlı ya da Erdoğansız, bu kahrolası, kokuşmuş, ucube düzenin bittiğini, tükendiğini, çöktüğünü, yolun sonuna geldiğini düşünen insanlarla birlikte örgütlenmek ve harekete geçmek…
Olmak ya da olmamak denli kritik bir mesele: İşte bütün mesele.
twitter.com/_ahmetcinar_