Doğu Anadolu’nun Şeyhi, Şıhı Varsa Manisa’nın da Derebeyi Var…

KENTİN SESİ – MANİSA Yazıları

Son günlerde “özgürlük” ve “demokrasi” talepleri Şeyh Sait, Seyit Rıza, Sait Nursi gibi isimler üzerinden seslendirilmeye başlandı ya…

Pek çok “solcu” ve “sosyal demokrat” görünümlü liberal de, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun şeyhlerine, şıhlarına, aşiret reislerine “özgürlük ve demokrasi kahramanı” muamelesi çekmeye başladı ya…

Kavramlar altüst edilip insanların akıllarına saldırılmaya başlandı ya…

At izi it izine karışınca toplumsal bir akıl tutulmasına teslim olduk ya…

Doğu’da, Güneydoğu’da böyle de… Batı Anadolu’da farklı mı?

Manisa’nın yerel gazetelerinde bir haber yayımlandı geçen hafta.

Ben kendi adıma hop oturup hop kalktım, haberi okuyunca.

***
Manisa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı, Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi, Ak Tarım firmasının sahibi ve Angus cinsi sığır yetiştiricisi, İşadamı Arif Koşar şöyle buyurdu: “Ben derebeyiyim, istediğimi yaparım.”

Manisa’ya ve Manisalılara hayırlı olsun!

Demek ki 2009 yılı Türkiye’sinde kendini derebeyi ilan edecek insanları görecekmişiz!

***
Bilenler biliyor, bilmeyenlere kısaca özetleyeyim: Ağrı’dan, Kars’tan, Yozgat’tan, Muş’tan, Bingöl’den, Erzurum’dan büyükbaş hayvan satışı için gelen yetiştiriciler, Manisa Canlı Hayvan Borsası’ndaki olumsuz yaşam koşullarını eleştirmişler. Borsa’yı gezen Arif Koşar’a şikayetlerini dile getirmişler. Nerden bilsinler Arif Koşar’ın derebeyi olduğunu! Sen misin yaşam koşullarını beğenmeyen! Arif Koşar açmış ağzını yummuş gözünü. Ve buyurmuş ki: "Ben derebeyiyim. Burasını ben işletiyorum, benim dediğim olur. Beğenmeyen varsa, çeker gider. Verin bu adamın parasını, çeksin gitsin buradan."

***
Lafı uzatmadan “Derebeyi nedir, derebeyi kime denir” sorusuna yanıt arayalım.

Türk Dil Kurumu sözlüğüne bakalım:
derebeyi
(1.) Topraklarını derebeylik düzenine göre yöneten kimse, kont. (2.) Zorba.

***
Bir de İktisat Terimleri Sözlüğü’ne bakalım:
derebeyi İng. feudal lord

Ortaçağda derebeylik sisteminde üzerinde yaşayan insanlarla birlikte toprağın sahibi olan, şatolarda oturan, silahlı askerler besleyen asilzade.

***
Son olarak da Tarih Terimleri Sözlüğü’ne bakalım:
derebeyi İng. Feudal chief
(1.) Topraklarını derebeylik düzenine göre yöneten kimse. (2.) Osmanlılarda önceleri devlet memuru iken sonraları kendi başına buyruk kesilerek 17. yüzyıl sonlarından bu yana Anadolu'da devlet gücüne karşı gelen ailelere verilen ad.

***
Öğrendik mi derebeyinin ne olduğunu?

Arif Koşar bu haberi yalanlamadığına göre, haber gazetelerde sayfa sayfa yayımlandığına göre…

Neymiş demek ki?

Manisa’nın derebeyi Arif Koşar imiş!

İşin ilginci ne biliyor musunuz?

Manisa’nın valisi, belediye başkanı, mülki amirleri, halkın oylarıyla seçilen milletvekilleri, ota boka basın açıklaması yapan sivil toplum kuruluşları yöneticileri… Hiç kimse çıkıp da, Arif Koşar’ın şu lafından duydukları rahatsızlığı dile getirmedi.

Rahatsız olup olmadıklarını bilmiyorum.

Daha doğrusu olduklarını sanmıyorum.

Ama kimse çıkıp da, Sayın Arif Koşar’a haddini, hududunu bildirme, nerede durması gerektiğini söyleme cesaretini gösteremedi.

Derebeylik kavramı ve kurumunu yüzlerce yıl öncesinde kaldığını, cumhuriyetin ilanının üzerinden 85 yıl geçtiğini, ortaçağa ait kurumların tarihin çöp kutusuna atıldığını, hiç kimse Arif Koşar’a hatırlatmadı.

***
Bu işe en çok Bülent Arınç bozulur diye düşünüyordum aslında…

“Demokrasinin üç gülünden biri” olan, eski TBMM başkanlarından, yeni başbakan yardımcılarından Bülent Arınç bile, o muhteşem (!) ve de zarif (!) üslubuyla “hooop”, “yavaşşş”, “hössst” şeklinde bir açıklamada bulunmadı.

Turgutlu’da, Alaşehir’de çiftçi azarlayan, parti kongrelerinde “Ali kıran baş kesen” kesilen, sorusunu beğenmediği gazeteciye “şeyini şey ettiğiminin şeyi” bile diyebilen Bülent Arınç yakın dostu, can arkadaşı, ezeli ve ebedi kankası Arif Koşar’a, “Yahu Arif, bu derebeylik de nerden çıktı” diye soramadı.

O halde, var bizim bir bilmediğimiz.

***
Yoksa sahiden derebeyi mi bu Arif Koşar?

Biz onu başka bir şey bilirdik ama!