KENTİN SESİ-MANİSA Yazıları
Kemal Kılıçdaroğlu’nun, televizyon kameraları önünde ve halkın huzurunda tartışma önerisine, “Sen benim dengim değilsin” diye yanıt vermiş Sayın Bülent Arınç.
Ve de eklemiş: “Bizim geleneğimizde düello yok.”
***
Evet, sizin geleneğinizde düello yok Sayın Arınç.
Biliyoruz.
Sizin geleneğinizde pusu var.
Türk Dil Kurumu sözlüğünde pusu, “Birine saldırmak için saklanarak beklenilen yer” olarak tanımlanır.
Düello ise iki kişi arasında tanıklar ve izleyiciler önünde yapılan karşılaşmadır. Olanaklar eşittir, kurallar bellidir, arkadan saldırmak yoktur. Açıktır, nettir, herkes eteğindeki taşları döker düelloda. Sağ gösterip sol vurmak da yoktur, sol gösterip sağ vurmak da.
Elbette sizin geleneğinizde düello olmaz, olamaz.
Sizin geleneğinizi çok iyi biliyoruz.
Pusudur sizin geleneğiniz.
Kendinizi gizleyip pusuya yatmaktır, iki kişi arasında kalması gereken konuşmaları dinlemektir sizin geleneğiniz. Telefonları dinletmek, zamanı geldiğinde pusuya yatılarak dinlenen konuşmaları deşifre etmektir.
Sabaha karşı baskınları, ev ve büro aramaları, insanların özel yaşamlarını didikleme pervasızlıklarıdır sizin geleneğiniz.
Hoşunuza gitmeyen her şeyi, her konuşmayı, her insanı, her düşünceyi, her yaşam tarzını yok etme, bastırma, silme geleneği vardır sizde.
Sizden olmayanı, sizin gibi düşünmeyeni, size eyvallah etmeyeni yok etmektir sizin geleneğiniz.
***
2001’de Fazilet Partisi’ndeyken Tekel işçilerine “Meydanlara inin” derken bugün Tekel işçilerinin tahrik edildiğini düşünmek sizin geleneğinizdir.
Dün AB’yi Hıristiyan kulübü olmakla suçlayıp bugün en hızlısından bir AB ve ABD sevdalısı olmak sizin geleneğinizdir.
Dün Iraklı Müslüman kardeşlerimiz edebiyatı yaparken bugün Irak’a, Afganistan’a asker gönderen bir iktidarın sahibi olmak sizin geleneğinizdir…
On yıl önce ne söylediyseniz, bugün o söylediklerinizin tam tersini yapmak sizin geleneğinizdir…
Evet biliyorum, sizin geleneğinizde “düello” yok…
***
Kılıçdaroğlu için de “dengim değil” demişsiniz… Onunla tartışmaya çıkmaktan, kameralar önünde polemiğe girmekten kaçınmışsınız.
Bu konuda da haklısınız!
Sizin denginizin kimler olduğunu, kimlerle polemiğe girip kavga ettiğinizi geçtiğimiz yedi yıl içinde gördük.
Sarıgöl’de perişanlığını anlatmaya çalışan çiftçiye, “Otur yerine terbiyesiz, kim gönderdi seni buraya” diyebildiniz.
Turgutlu’da, hem de kendi partinizden bir üreticiyi azarlayıp yüzlerce insanın içinde rezil ettiniz.
Sorduğu soruyu beğenmediğiniz gazeteciye “Şeyini şey ettiğimin şeyi” diyerek “nezaketinizi, zarafetinizi(!)” gösterdiniz.
Katıldığınız bir cenaze töreninde durup dururken Yargıtay Başsavcısı’nı kastederek, “Başsavcı da ölümü tadacak, herkes ölümü tadacak” diyerek resmen tehdit edip hedef gösterdiniz.
***
Karşınızda size cevap veremeyecek pozisyonda insanları gördüğünüzde nasıl aslan kesilip onlarla “ince ince” dalganızı geçtiğinizi, onları nasıl refüze ettiğinizi, aşağıladığınızı cümle âlem de biliyor, en yakınınızdakiler de biliyor.
Onlar sizin denginiz oluyor da, Kılıçdaroğlu mu denginiz değil?
***
Evet Sayın Arınç, sizin geleneğinizde düello yok. Biliyoruz.
Sizin geleneğinizde pusu var, onu da biliyoruz.
Ama bu halkın geleneğinde, kendisini aptal yerine koyanları ilk seçimde sandığa gömmek var.
Bunu da siz bilin!