15 yıl önce "meslek lisesi memleket meselesi" sloganıyla başlatılan dönüşüm milyonlarca çocuğu patronların hizmetine sundu. Ekonominin sıkıştığı her uğrakta yeni bir düzenlemeyle ucuz veya ücretsiz emek kaynakları yaratıldı.
Ekonomide çarkların bir kez daha yavaşladığı dönemde patronlar daha fazla çocuk emeği talep etti. AKP yeni yöntemler için kolları sıvadı. Sömürüyü meşru kılma görevi imamlara verildi.
Patron asgari ücret verecek, üstünü devlet tamamlayacak
Milli Eğitim Bakanlığı'nın son dönemde en üretken olduğu başlık mesleki eğitim. Patronlar daha fazlasını talep ettikçe mesleki eğitimi özelleştirmenin, çocuk emeği sömürüsünü derinleştirmenin yeni bir yolu bulunuyor.
Bakan Yusuf Tekin son projesini Erzurum'da topladığı gazetecilere anlattı. "Mesleğini yapan liseliye maaş desteği" diye pazarlanan uygulama yine patronları sevindirecek türden.
Hedef, meslek lisesi mezunlarını asgari ücretin üstünde bir ücretle çalıştırmak, böylece eğitimini aldıkları işi yapmaya teşvik etmek. İlk bakışta kulağa hoş gelen bu uygulamanın faturasıysa devlete yani dolaylı olarak halka çıkarılacak.
Yusuf Tekin, "mesleki eğitimi cazip hale getirecek" dediği uygulamanın ayrıntılarını şöyle anlattı:
"Yani diyelim ki çocuk, motor bölümünden mezun olmuş. Mezun olduğu bölümle alakalı bir yerde çalışıyorsa asgari ücret kadarını işveren versin. Üstüne yüzde 10-20 destek verelim, cazip hale getirelim. Motorcu diye yetiştirdiğiniz çocuk 500 lira 1000 lira fazla ücret verildiğinde motokurye olarak çalışıyor."
Asgari ücretin ne tutarda olacağını fiilen emekçilerin değil patronların temsilcileri belirliyor. Üstüne kendi belirledikleri asgari ücreti ödemeleri için patronlara 9 kalemde teşvik veriliyor. Yusuf Tekin bu teşviklere bir yenisini ekleyecek.
MESEM, İşsizlik Fonu'nu patronların kasasına akıtıyor
Halihazırdaki teşviklerin 7'si İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanıyor. Üstelik bunlardan biri mesleki eğitim kapsamında.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) programı kapsamında öğrenciler staj adı altında bir gün okulda dört gün çeşitli işletmelerde ucuz işgücü olarak çalıştırılıyor.
9, 10 ve 11’inci sınıf öğrencilerine asgari ücretin en az yüzde 30’u, 12’nci sınıftaki kalfalara ise asgari ücretin en az yarısı kadar ödeme yapılıyor.
Canı pahasına çalıştırılan öğrencilerin ücretleri patronlar tarafından ödenmiyor, tüm kayıtlı işçilerin maaşlarından kesilerek oluşturulan İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanıyor.
Bu kapsamda fondan harcanan para 2022'de patronlara akıtılan toplam tutarın dörtte birini, 2023'teyse yarısını oluşturdu.
Bakanlığın yeni projesinde patronlara ödenecek desteğin de yine bu fondan veya Hazine'den karşılanması bekleniyor.
Sermaye ve devlet hemfikir: Çocuk işçilik resmileşsin, artsın
İstanbul Ticaret Odası'nın, geçtiğimiz günlerde hükümete yönelttiği 12 talepten biri MESEM sistemine "ağırlık verilmesi" oldu.
AKP de son Orta Vadeli Program'da bu uygulamanın "yaygınlaştırılması için yeni düzenlemeler yapılması ve finansman yöntemlerinin geliştirilmesi"ni hedeflemişti.
Nitekim geçtiğimiz ay yayımlanan bir genelgeyle ilk defa mesleki ve teknik ortaokulların kurulacağı bildirildi. Mesleki ve teknik ortaokulların açılmasıyla, bu alanların seçimi ve eğitime başlama yaşı 10’a çekilecek.
Piyasacılık gericilikle kol kola: Camide meslek lisesi vaazı
Piyasanın ucuz emek arayışındaki en büyük destekçilerinden biriyse gericilik.
Hükümetin ve patronların MESEM çağrısının ardından Antalyalı patronlar İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya’dan çıraklık konusunda destek istedi.
BirGün'ün haberine göre, Akdeniz Sanayi Sitesi Kooperatifi Başkanı Mehmet Öztürk, çıraklık okulundan mezun olan öğrencilerin eskiden olduğu gibi ortaokul mezunu olmadıklarını, lise diploması alacaklarının halka anlatılması için Yalçınkaya’dan destek istedi.
Müftü Yalçınkaya, tüm camilerde özellikle cuma namazı öncesinde verilen vaazlarda her hafta çıraklıkla ilgili yapılan düzenlemenin ve çıraklığın işletmeler ve öğrenciler için önemine ilişkin bilgi verilmesi yönünde çalışma yaptı. Yurttaşlara iş garantili çıraklık eğitimiyle ilgili namazlardan önce vaaz verilmesi kararlaştırıldı.
Müftü Yalçınkaya, "Cuma günleri Antalya merkezde 1,5 milyon vatandaş namaz için camilere gidiyor. Hem cuma günleri de hem de vakit namazlarında vaazlarımızda onlara bilgi vereceğiz" dedi.
Koşulsuz itaat ders oldu
Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu yıl hayata geçirdiği projelerden biri de "Ahilik Kültürü ve Girişimcilik" dersi. Dersin içeriği Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi’nde şöyle açıklanıyor: "Ahilik kültürü temelinde öğrencilerin millî ve manevi değerlere duyarlılıkları artırılacak, fütüvvet ehli mezunların iş hayatında bulunmalarını sağlamak amacıyla ülke genelinde ahilik hareketi oluşturulacaktır."
Bakanlığın bu ifadeyle amaçladığı biat eden nesiller yetiştirmek. Nitekim İstanbul Bahçelievler’de bulunan Mustafa Nevzat Pısak Mesleki Eğitim Merkezi’nin Ahilik Kültürü’ne ilişkin paylaştığı bir metinde şu ifadeler kullanılıyor: "Bir üst kademeye yükselen ustanın yol atasının gösterdiği yoldan gidecek ve onlara karşı tam bir itaat duygusu besleyecek kendi ustalarını örnek alacaktır."
Bakanlığın hedefindeki diğer projelerden öne çıkanlar şöyle:
- Organize Sanayi Bölgeleri kurulurken içerisine pansiyonlu mesleki liseleri de inşa edilecek.
- Bölgelere, sektörlere özel ve entegre meslek liseleri açılacak.
- Mesleki eğitim vermeyen liselerde de meslek dersleri açılacak.
- Savunma sanayiinin büyümesi için meslek liseliler çalıştırılacak.