Patron örgütü durgunluk bahanesiyle 'kölelik' talep etti

İTO Başkanı kıdem tazminatının kaldırılmasını, hukuk yolunun işçiye kapatılmasını, kayıt dışılığa göz yumulmasını, açlığa mahkum edilen işçinin ücretini devletin vermesini istedi.

Haber Merkezi

"Şimşek Programı" ekonomide çarkları yavaşlattı, eriyen ücretlere artan işsizlik de eklendi. Patronlar fırsatı kaçırmadı, şantaja başladı.

Bazen Saray'da bazen Bakanlıkta buluştular. Sıklıkla olduğu gibi masaya "istediğimiz olmazsa işten çıkarmalar artar" kozunu sürdüler. Teşvikler, muafiyetler, ucuz krediler istediler. Patronlar kulübünden çıkan son ses ise bunlarla yetinmedi, adeta kölelik talep etti.

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, "Çalışma Bakanı'na da söyledim" dediği 12 talebi yazılı olarak açıkladı.

"Ekonomi dostu" diye özetlediği bu talepler sermayeyle iktidarın dostluğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Açık konuştu: Kıdem tazminatını kaldırın

İTO’nun ilk talebi İş Kanunu’nun değiştirilmesi. İstenen değişikliklerse şöyle: “Kıdem tazminatı, işsizlik sigortası, işe iade tazminatı, sendikal tazminat gibi iş hayatına ilişkin pek çok katı düzenleme işverenin ilave istihdama yönelmesini zorlaştırıyor. İşveren ve işçiyi hukuki olarak karşı karşıya getiren düzenlemelerin gözden geçirilmesi fayda getirecektir.”

Avdagiç'in yakındığı kıdem tazminatı uzun yıllardır AKP'nin de hedefinde. Üzerinde uzlaşılan son formül Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) adı verilen bir aldatmaca. Hükümetin yeni ekonomi planında yinenlenen bu sistemle birlikte kıdem tazminatının fona dönüştürülüp hiç edilmesi amaçlanıyor.

Yeni sistemde işçi tazminat hakkından vazgeçecek, karşılığında hakkının küçük bir bölümünü 60 yaşından sonra emekli aylığına ek "harçlık" olarak alacak. Uygulama Bireysel Emeklilik Sistemi'nin aksine zorunlu olacak.

AKP'nin tazminat ve emeklilik hakkına saldırısı sadece TES ile sınırlı değil.

"Esnek çalışma" hedefi yeni programda da korundu. "Değişen koşullara uyum", "daha verimli bir yapı" gibi ifadelerle süslenen bu model için Çalışma Bakanlığı'nın görevlendirdiği bir heyet halihazırda çalışmalarını sürdürüyor.

İktidara yakın medyanın aktardığına göre, temel hedeflerden biri belirli süreli iş sözleşmelerini yani geçici işçiliği yaygınlaştırmak.

Belirli süreli iş sözleşmesi birden fazla üst üste yapılamıyor. Belirli süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçinin işi, sürenin tamamlanmasıyla sona eriyor, işçiye ihbar ve kıdem tazminatı ödenmiyor.

'Hukuk yolunu işçiye kapatın' 

Tazminat hakkında dair bir istek de yargıya taşınan itirazların hızlı ve patronlar lehine sonuçlanması. 

Avdagiç gelir vergisi dilimleri ve SGK üst limitinin gözden geçirilmesini isterken “İş mahkemelerinde açılan alacak ve tazminat davalarına ilişkin zamanaşımı sürelerinin bir yılla sınırlandırılması önem taşıyor” diyor.

İTO, birkaç yıldır tekrarlanan bu hedeflerde bir an önce "sonuç alınmasını" istiyor.

'Şimşek Programı'na telafi: Daha fazla Kısa Çalışma Ödeneği

"Şimşek Programı"nın beklenen bir sonucu olarak işten çıkarmaların arttığına üstü kapalı dikkat çeken İTO, Kısa Çalışma Ödeneğinin "daha etkin ve esnek" kullanılmasını istedi.

Kısa Çalışma Ödeneği geçtiğimiz Haziran'da yeniden düzenlendi. Patronların yararlanma süreleri güncellendi ancak asıl işlevine dokunulmadı.

Pandemiyle beraber öne çıkan Kısa Çalışma Ödeneği patronlara yeni gelir kapısı olurken, ücretsiz izin dayatmasıyla işten çıkışın yasaklandığı bu dönemde işçileri açlığa mahkum etmenin adı olmuştu.

Kısa Çalışma Ödeneği ile salgın boyunca işçilerin işyerlerinde çalıştırılmadıkları süreye ait ücretinin bir bölümü fondan karşılandı.

AKP ve patronlar başından bu yana ödeneği istismar ettiler. Pek çok işletmede işçiler, kısa çalışma ödeneği almalarına rağmen tam zamanlı çalıştırıldılar. Bazı işyerlerinde kısa çalışma, işçileri cezalandırma, işyerinden uzaklaştırma yöntemi olarak kullanıldı.

Anlaşılan, Avdagiç'in temsil ettiği patronlar bunlarla yetinmiyor, şirketleri tempo düşürmesin, çalışanların parasını da devlet ödesin istiyorlar.

'Kayıt dışı işçileri görmeyin, yabancı sayısını artırın'  

Mevcut yönetmeliğe göre bir işyerinde birden fazla yabancı için çalışma izni talebi varsa her bir yabancı için 5 Türk işçi çalıştırılması şartı aranıyor.

İTO bu şartın esnetilmesini, daha fazla yabancı işçi çalıştırmanın "kolaylaştırılmasını" istiyor. Böylece göçmen sorununun aslında bir emek sorunu olduğunu kabul eden Avdagiç, asıl niyetlerinin "ucuz işgücü" olduğunu açık ediyor.

İTO'nun taleplerinden biriyse açıkça kayıt dışı işçi çalıştırmanın yolunu yapıyor, işyerindeki eksiklik ve ihmallerin görmezden gelinmesini istiyor. İşyeri denetimlerinin önceden haber verilmesini öngören o madde şöyle:

“Olağan iş akışının bozulmaması için rutin sosyal güvenlik denetimlerinin istisnai durumlar dışında randevulu yapılması yararlı olacaktır.”

'Çocuk emeği sömürüsü derinleşsin'

Milli Eğitim Bakanlığı’nın Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) programı kapsamında öğrenciler staj adı altında bir gün okula gidiyor, dört gün çeşitli işletmelerde ucuz işgücü olarak çalıştırılıyor. Canı pahasına çalıştırılan öğrencilerin ücretleri de patronlar tarafından ödenmiyor, tüm kayıtlı işçilerin maaşlarından kesilerek oluşturulan İşsizlik Fonu'ndan karşılanıyor.

İTO, MESEM sistemine "ağırlık verilmesini" talep etti. AKP de son Orta Vadeli Program'da bu uygulamanın "yaygınlaştırılması için yeni düzenlemeler yapılması ve finansman yöntemlerinin geliştirilmesi"ni hedeflemişti.

Nitekim geçtiğimiz ay yayımlanan bir genelgeyle ilk defa mesleki ve teknik ortaokulların kurulacağı bildirildi. Mesleki ve teknik ortaokulların açılmasıyla, bu alanların seçimi ve eğitime başlama yaşı 10’a çekilecek.

Kur artışına sevindi, düşük oranlı zammın kalıcılaşmasını istedi

"En büyük işveren temsilcisi biziz" diyen Şekib Avdagiç, ekonominin kritik dönemeçlerinde üst perdeden yaptığı açıklamalarla tanınıyor. İktidara yakınlığını gizlemeyen Avdagiç, istenirse bu açıklamalarını yumuşatıyor.

İTO Başkanı'nın son yıllarda öne çıkan açıklamalarından bazıları şöyle:

25 Haziran 2018: (Başkanlık Sistemine geçiş) "Türk halkı büyük sağduyusu ile bir kez daha fırtınalı ve belirsiz yollar yerine, istikrarlı ve güvenli rotayı tercih etmiştir. Türkiye ekonomisi otoban hızına kavuşacak."

8 Haziran 2023: "Asgari ücret tespit komisyonu bugüne kadar dolar bazlı bir belirleme yapmadı. En makul beklenti 6 aylık TÜFE'yi dikkate almak. Refah payı gibi artışlar yıldan yıla değerlendiriliyor. Bizim beklentimiz bu 6 ayın sonunda TÜFE oranında bir artışla sürecin tamamlanması."

3 Temmuz 2023: (Döviz kurunda ani artış) "Döviz kurundaki son 3 haftalık düzeltme, tekstil sektörünün rakip ülkelere karşı fiyat avantajını yeniden yakalaması ve asgari ücrette artan maliyetler noktasında dengeleyici bir gelişme."

24 Aralık 2023:  "Asgari ücret, bölgesel olarak belirlenebilir. Dolayısıyla asgari ücretin gelişmiş illerde biraz daha yüksek, gelişmekte olan illerde görece olarak bunun altında bir skalayla belirlenmesi bir fayda sağlayacaktır."

28 Mayıs 2024: "MESEM'lerde siz çocuktan memnunsunuz, destek vermek ve teşvik etmek için daha fazla ücret vermek istediğinizde o çocuğa devlet kabul etmiyor, veremezsiniz diyor."