Haydarpaşa İşçi Komitesi aylardır alamadıkları maaşları ve kötü çalışma koşulları nedeniyle bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklaması esnasında ''Patronların Ensesindeyiz'', ''İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek'', ''Haydarpaşa İşçisi Yalnız Değildir'' ve ''Örgütlü Bir Halkı hiç bir kuvvet yenemez'' sloganları atıldı.
İşçiler kendilerine dayatılan kölelik koşullarını kabul etmediklerini, anayasal haklarının bilincinde olduklarını ve haklarının peşini bırakmayacaklarını söyledi.
Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi adına konuşan Dicle Kaya arkeolojinin bir ekip işi olduğunu söyledi ve işçilerin haklarının engellenmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Arkeolog Prof. Dr. Oğuz Tanındı, bir arkeolog olarak bu durumdan utandığını, işçilerin haklarının alması gerektiğini söyledi.
Basın açıklamasına destek veren sanatçı ve soL portal yazarı Orhan Aydın, Haydarpaşa'ya yapılan yağma ve talanı hatırlattı, işçilerin emekçilerin haklarını alana kadar bu işin peşini bırakmayacaklarını açıkladı.
Basın açıklaması yapılırken basın açıklamasına katılmayan işçilerin maaşlarının bir kısmı patron tarafından yatırıldı. İşçiler patronların önümüzdeki cumaya söz verdiğini hatırlatarak, basın açıklaması ve mücadeleden korkan patronların işçileri bölmek için maaşları yatırdığı belirtildi.
Patronların Ensesindeyiz Haydarpaşa Komitesi adına basın açıklamasını Sinan Küçük okudu.
Basın açıklamasının tamamı şu şekilde:
Sevgili Dostlar, Emekçi Kardeşler
Öncelikle 10 gündür sürdürdüğümüz haklı mücadelemizde bizlerle birlikte olan ve bugün de bizleri burada yalnız bırakmayarak, emekçilerin birliğinden ve örgütlülüğünden yana olan işçi dostu kardeşlerimize teşekkür etmek istiyoruz.
Geçtiğimiz on gün boyunca kamuoyunda gündem olan ve şuan önünde bulunduğumuz bu tarihi kazı alanında yasal ve insani haklarımızı almak için çeşitli yollara başvurarak bir mücadele başlattık.
Haydarpaşa arkeolojik kazı çalışmalarının üstlenen KKC Marmaray firması, 3 aydır maşlarımızı vermemekte, yemek ve yol parası ödememekte ve insan sağlığına ve onuruna uygun olmayan çalışma koşullarını bizlere layık görmektedir. Biz on gündür bu şartları kabul etmediğimizi söyledik ve kamuoyuna sesimizi duyurmaya çalıştık. Bu süreçte firma yetkilileri hakkımızı istediğimiz için bizlere gözdağı vererek tehdit ederek hakaret ederek haklı mücadelemizde bizi suçlu ilan etmeye kalktılar.
Dün itibari ile KKC Marmaray’ın bu vurdumduymaz ve ben yaparım olur mantığına karşı 100 gündür ödenmeyen maaşlarımızın ödenmesi için iş kanunun 34. Maddesindeki hakkımızı kullanarak dün sabah itibariyle iş bıraktık.
On gündür sessimizi duymayanlar dün üretimden gelen gücümüzü gösterdiğimizde çok değil birkaç saat sonra burada bizlere 3 aylık ücretlerimizin 20 Mart Cuma günü ödeneceği sözü tarafımıza verilmiştir.
Sevgili dostlar, dün bize ödeme sözü verenler yetkililer devlette para olmadığını, devletin KALYON, KOLİN, CENGİZ İNŞAAT ORTAKLIĞINA para vermediğini o nedenle taşeron firma Ege Yapı Ray’ında ödeme almadığını ve bundan sonra da bu şartlarda çalışmaktan başka yol olmadığını ifade etmiştir. Ege Yapı Ray patronuna göre bu işte çalışanların her ay maaş almaya ihtiyacı olmayanlar olması gerekmektedir. Bizlere işinize geliyorsa bu şartlarda çalışın yoksa çıkın gidin denmektedir. Bu bir itiraftır. İşçiye para vermeden çalıştıracağım demektedir. Kriz bahanesi ile mağdur patronu oynamaya çalışanlar, bizlere mağduruz demesin, burada mağdur olan sadece ve sadece işçilerdir. Gerisi aldatmacadır.
Bizler işçilere dayatılan kölelik koşullarını kabul etmiyoruz. O koşullar şurada toprağın altını kazarak ortaya çıkardığımız 1700 yıllık geçmişte kaldı. Bizler yani işçiler bu ülkenin üreten ve yaratan yurttaşlarıyız. Anayasal ve yasal olarak tanımlanmış haklarımız var ve bunların bilincindeyiz. İşçinin her ayın maaşını düzenli olarak alması yasal bir haktır, yemek ve yol parasının işveren tarafından karşılanması yasal bir haktır. Oysaki bugün krizi bahane eden patronlar bundan sonra daha da kötü olacak diyerek bizleri açlıkla korkutmak istemekte, yasal yükümlülüklerini kazandıkları onca paraya rağmen yerine getirmek istememektedirler.
Bunlar kabul edilemez. İşçiler köle olmayı kabul etmeyecek. Bugün burada yarın başka bir yerde patronların bu açgözlülüğüne karşı mücadele etmeye ve örgütlenmeye devam devam edeceğiz.
Patronların Ensesindeyiz
Haydarpaşa İşçi Komitesi
