Kerem Esenoğlu'nun “Tahrir! Yanındayız...” başlıklı yazısı 2 Ocak 2013 Çarşamba tarihli soL Gazetesi'nde yayımlanmıştır.
Mısır yıllarca İsrail’in belirlediği kısıtlamaları uyguluyordu. Görünürde Hamas’la imzalanan ateşkes anlaşması nedeniyle İsrail’in ablukayı yavaşlatması da var ama buna inanmak çok zor. Bağışın da, bağışın Gazze’ye Mısır yoluyla (başka yol yok zaten) ulaştırılmasının da hedefi belli: Hamas eliyle Suriye’ye verilen desteğin kesilmesi, Mısır’ın, bölgede parlatılması. Müslüman Kardeşler, artık ABD ile bölgede ittifak halinde. ABD’nin Ortadoğu’daki müttefiki olan Sünni bloka Müslüman Kardeşler de eklendi uzun süredir.
Mursi’nin Esad’ı devirme konusunda Erdoğan’la girdiği yarışta diplomatik olarak öne çıkması kendisinin başarısı (!) değil. İşini kolaylaştırmak için, Mursi’yi kabul etmesi amacıyla gerekli uyarıların İsrail’e yapıldığı sır olmaktan çıktı. Mursi’nin de, temsil ettiği fanatizmin kabulü açısından ABD başta olmak üzere Batılı güçlere yanaştığı ortada. Çünkü Müslüman Kardeşler örgütü için önemli olan, Mısır’da da bölgede de hakim güç olmak. Bunu, emperyalizmin çıkarlarına zarar vermeden yapmanın yolunu uzlaşmada buldu. Olan budur. Bölgede hakim güç olmanın yolu da sorunlu alanlarda “çözen” durumunda olmak. Filistin’e yıllarca yapılan yardımları, aslında çoğu zaman İsrail baskısını bahane ederek engelleyen Mısır’ın, şimdi İsrail’i alt etmiş bir havaya büründürülerek ortaya çıkarılması çok dikkat çekici.
ABD’nin bölgedeki kimilerine göre en “beklenmedik” müttefiki Mısır’dır. Şu, son, Gazze’ye yapılan yardımlar için kapıları açması da bu müttefik olmanın sonucudur. Suriye’ye ilişkin olarak özellikle Hamas’ın kontrol atlında tutulması için bir mesajdır da bu. Yani ABD dostluğunda Mursi ile Mübarek arasında bir fark yok.
Suriye ile savaş halinde olmasına rağmen, gelecek olanların daha kötü olduğunu bildiğinden “Esad gitsin” korosuna katılmayan İsrail’in Suriye dostu olduğunu ileri sürerek, Arap dünyasında Suriye’ye yönelik desteği iğdiş etmeye çalışan Mısır, İsrail’in de bölgedeki en yakın dostu aslında. Gazze’ye yapılan yardımların iletilmesi için İsrail’in vermesi gereken izni sağlayarak (!) Filistin üzerinde de denetim olanağı buluyor Mısır.
O nedenle,Tahrir Meydanı’nda Mursi’yi reddedenler, sadece onu reddetmekle kalmıyor, çok yönlü oyunlara da itiraz ediyorlar. Sadece gözümüz, kulağımız değil, kalbimiz de Tahrir Meydanı’ndaysa, nedeni budur.