Erdoğan açıkladı: İdlib'e asker göndereceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’nin Hatay’a komşu kuzeybatı vilayeti İdlib’e TSK birliklerinin gönderileceğini açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu için gittiği ABD’de Reuters’a verdiği söyleşide, Suriye’nin Hatay’a komşu kuzeybatı vilayeti İdlib’e TSK birliklerinin gönderileceğini söyledi.

Erdoğan, asker gönderme kararının, bölgeye yönelik olarak Rusya ile geçen ay varılan “gerilimi azaltma” anlaşması kapsamında alındığını söyledi.

Almanya'ya ilişkilere de değinen Erdoğan, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesini umduğunu dile getirdi.

Erdoğan, ''Beşar Esad'ın Suriye'de iktidar olarak kalma ihtimalini cinayet olarak göreceklerini'' belirtti.

Öte yandan Erdoğan, Rusya'yla varılan S-400 anlaşmasına rağmen NATO ile ilişkilerin 'güçlü' olduğunu belirtti.

'MGK'DAN SONRA ADIMLARIMIZI ATACAĞIZ'

Erdoğan, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde 25 Eylül'de yapılacak olan bağımsızlık referandumuna ilişkin açıklamalarında şunları söyledi:

Bizim 27'sinde bir MGK toplantımız vardı. Tabii bu 25'indeki gelişme sebebiyle MGK toplantısını yarına aldık. Yarın  MGK toplantımızı yapacağız, hemen arkasından da Bakanlar Kurulu toplantısı gerçekleştirilecek. Yeni bir adım var. Buradaki yaptırımlar neler olacak, hepsini MGK'da etraflıca görüşeceğiz. Bu yaptırımların zamanlaması yol haritası ne olacak, tüm bunları MGK'da, Bakanlar Kurulu'nda görüşmek suretiyle yapacağız. Gündeme gelen yeni bir adım daha var, cumartesi günü de hükümetimizin yurt dışına asker gönderme kararı söz konusu. Bunu parlamentoya getirecek.  Bu kararın çıkmasıyla çok farklı bir süreç olacak. Biz hep şefkat elimizi uzattık, kredi imkanları verdik. Kerkük petrol boru hattıyla alakalı bu noktadaki sıkıntılarında yanlarında olduk. Bunlar etraflıca ele alınacak. Bunlar ele alındıktan sonra adımlarımızı ona göre atacağız.

'MERKEL TÜRKİYE'YE KARŞI SALDIRMADI'

Türkiye ve Almanya arasındaki krize ilişkin olarak Erdoğan, şunları söyledi:

Yeşiller Partisi'nin bize saldırmasını önemsemem. Onların karakterinde olan bir şey. Sol grupların Türkiye'ye saldırmasını önemsemem, onlar saldırır. Merkel çok daha önemli bir politika gütmüştür. Merkel herhangi bir saldırıya girmemiştir. Bazı açıklamalar yaptım. Oradaki bütün soydaşlarımıza açıklamada bulundum. Türkiye düşmanlarına oy vermeyiniz dedim.

'PUTİN İLE GÖRÜŞECEĞİZ'

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın iktidarda kalmaması gerektiğini savunan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

Pazartesi günü Putin'le görüşeceğiz, perşembe günü de Ankara'da yemek yiyeceğiz. Suriye'de ne gibi adımlar atılması gerektiğini, bunların terör örgütlerinden arındırılmasıyla barışın olduğu bir zemine nasıl kaydıracağız bunun gayretinde olacağız. Bu konuları da İran Devlet Başkanı ile burada görüştük, Astana'da görüştük. Nasip olursa 4 Ekim'de de İran seyahatim olacak. Benden önce de Genelkurmay Başkanımın bir seyahati olacak, Irak Genelkurmay Başkanı'nın bir ziyareti olacak.

'SURİYE HALKI EN İDEAL ŞEKİLDE ÇÖZECEK'

Erdoğan, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Biz Esed'i Suriye'de iktidarda kalmasını cinayet olarak görüyoruz. Devlet terörü estiren biridir. 1 milyon insanı öldüren biridir. Kimyasal ve konvansiyonel silah kullanan birinin demokratik bir ülkede kalması düşünülebilir mi? Suriye halkı kendini yönetecek birini bulmalı. Suriye halkının en ideal şekilde çözeceğine inanıyoruz. Yapılan üçlü çalışmalardan sonra Astana süreci başlamıştır. Çatışmasızlık bölgesi ile ilgil iyi gidiyordu ancak merkezde hastanenin vurulması bizi endişeye sevk etmiştir. İdlib'teki çatışmasızlık bölgesinde Rusya'nın güvenlik tedbiri var içeride Türkiye'nin tedbiri var.

Erdoğan, OHAL'in kaldırılmasına ilişkin soruya, ''OHAL bir defa teröre karşı aldığımız bir tedbirdi. Biz iktidara gelince OHAL vardı 1 ayda kaldırdık. Ülkemi devirmeye yönelik bir darbe girişimi var bunu niçin uygulamayacağız?'' cevabını vererek, şu ifadeleri kullandı:

Bir defa açık net söyleyeyim, Türkiye'de basın özgürlüğü noktasında sıkıntı yok. Sınırsız bir özgürlük olabilir mi? Basın mensupları da sınırsız özgürdür diyebilir miyiz? Basın mensubu ruhsatsız silah taşırsa ve yakalanırsa gereği yapılmayacak mı? Hırsızlık yaparsa gereği yapılmayacak mı? Muhalefet medyasının kapatıldığı yalan. Darbe medyasının kapatıldığını söylerseniz doğru. Darbeyi yapanların medyasını mahkemelerimiz kapatmıştır. 150 kişi filan içeride yok. 'Ben gazeteciyim' diyene inanmayın. Terör örgütü herkese birer kart veriyor. Sarı basın kartı bulunanların sayısı 50'yi geçmez. Basın özgürlüğü noktasında şahsıma, aileme, çocuklarıma öyle saldıranlar var ki. Bunlar hakkında zaman zaman ancak hakkımı mahkemelerde arıyorum. O gazetelerin patronları ziyarete geldiklerinde sorduğumda 'Olmaz böyle şey' diyorlar. 'Olmuş işte' diyorum.

'NATO İLE İLGİLİ BİR SIKINTI YAŞAMIYORUZ'

Rusya'dan olumsuz bir yaklaşım olmadıkça almakta kararlıyız. NATO'dan istediğim silahları alamıyorum. Ama terör örgütü ile iş birliği yapıyorlar bunu neyle açıklayacağız? Biz dostları artıracağız, düşmanı azaltacağız. Yunanistan'da S-300 var. NATO, S-300'lerle alakalı bir şey söylememiştir. NATO Genel Sekreteri bununla ilgili bir açıklama yapmıştır. Sekretere burada yaptığım görüşmede etraflıca konuştuk. Şu anda bizim NATO içerisindeki ülkelerle konularda herhangi bir sıkıntı yaşamadığımız gibi, NATO'nun yapısı içerisinde bir sıkıntı söz konusu değildir.