Syriza'nın kabul ettiği anlaşma: Özelleştirmeler, maaş kesintileri, vergi artışları

Syriza'nın kabul ettiği anlaşma, vergilerin artmasını, emekli maaşlarının düşmesini, yeni özelleştirmeleri ve Yunanistan'ın hedeflerine ulaşamaması durumunda otomatik bütçe kesintilerini içeriyor.

Dış Haberler

Yunanistan'a sunulan ve Syriza'nın kabul ettiği teklif, KDV artışını, emekli maaşlarının düşüşünü, yeni özelleştirmeleri ve Yunanistan'ın hedeflerine ulaşamaması durumunda da otomatik bütçe kesintilerini içeriyor. Bunlar, krizin yükünün halkın sırtına bindirilmesi anlamına geliyor.

VERGİ KİMDEN ALINACAK?
Kreditörler, Yunanistan hükümetinden KDV'nin artırılması talep ediyordu. Ancak şirketlerden alınacak vergide yapılan artışa karşı çıkıyorlardı. Syriza hükümeti şirketlerden alınacak verginin %29 olmasını isterken, kreditörler %28'in aşılmamasını istiyordu.

Yunanistan'ın KDV'deki büyük artışları kabul etmesi ve şirketlerden alınacak vergide benzer boyutta bir artışa gitmekten kaçınmasıyla birlikte, vergilerin yükünün halka dayatılması kararlaştırılmış oldu. Herkesten aynı oranda alınan KDV'nin yükünü en çok hisseden yoksullar olacak.

EMEKLİ MAAŞLARI, İŞÇİ HAKLARI
Zaten bütük miktarda kesintilerle karşı karşıya kalan ve yaşamı zorlaşan emeklilerin maaşlarında, anlaşmayla birlikte daha da büyük düşüş yaşanacak. Şirketlerden alınacak vergiyi artıramayan Syriza hükümeti, bütçe hedeflerini emekli maaşlarındaki kesintilerle sağlamayı amaçlıyor.

Kolektif anlaşma haklarını kaybeden işçilerin haklarını geri alamayacağı da bu anlaşmayla birlikte kesinleşmiş oldu. Daha önce bu konunun "kırmızı çizgisi" olduğunu öne süren Syriza, bu konuda da geri adım attı.

Anlaşmada "emek pazarı politikaları"nın "sürdürülebilir büyüme"nin önüne geçmemesi ve "modernleştirilerek" eski durumuna dönmesinin engellenmesi isteniyor.

OTOMATİK BÜTÇE KESİNTİLERİ
Anlaşma, Yunanistan'ın bütçe hedeflerini tutturamaması durumunda otomatik bütçe kesintileri yapılmasını da öngörüyor. Bu da ülkenin egemenliğinin zarar görmesi ve hizmetlerin aksaması anlamına geliyor.

Otomatik bütçe kesintileriyle birlikte herhangi bir sebepten dolayı istenen fazlanın verilememesi halinde bütçe kesintileri yaşanacak ve halk yeni zorluklarla karşılacak.

Ayrıca, anlaşmayla birlikte gelen denetim ve kontrol kurumlarıyla Yunanistan'ın egemenliği daha da zarar görüyor.

ÖZELLEŞTİRME VE BANKALARI KORUMA
Anlaşma, Yunanistan'ın özelleştirmeleri artırmasını ve bu şekilde "kaynak" sağlanmasını da öngörürken, bankaları koruyacak yeni yasal düzenlemeler de talep ediliyor.

IMF'nin dahil olmamasını, borç azaltımını ve özelleştirmelerin durdurulmasını isteyen Syriza hükümeti, bu başlıkların hepsinden geri adım atmış durumda.

Yeni anlaşmayla birlikte Yunanistan borç azaltımı olmayacağını kabul ediyor. Borcun sürdürülebilmesi içinse kamu varlıklarının satışının gerçekleştirileceği belirtiliyor.

Özelleştirmelerle gelen paranın büyük bölümü borçlara verilecekken bir kısmıyla da bankaların yeniden sermayelendirilmesi öngörülüyor.

BORCUN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ
IMF'nin bile sürdürülebilir olmadığını açıkladığı borcu sürdürme göreviyse Yunanistan'a bırakılıyor. Anlaşmada borcun sürdürülebilirliğine dair endişelerin kaynağı olarak son aylarda "politikaların gevşemesi" sebep gösteriliyor.

Anlaşmada borcun sürdürülemez duruma gelmesi durumunda yeni "önlemler" alınması gerekebileceği söylenirken, buradan da kreditörlerin adım atmayacağı, böyle bir durumda yükün yine Yunan halkına aktarılacağı görülüyor.

Yunanistan'da ekonominin canlanmasını sağlama amacını taşıdığı söylenen bir fonun da ayrılacağı belirtilirken, bu fonun da amacının halkı değil özel sektörü rahatlatmak olduğu görülüyor.