Çin'in büyüme hızı 28 yılın en düşük seviyesinde: Çin ekonomisi krizde mi?

Çin'in büyüme hızı 2018 yılında yüzde 6,6'e gerileyerek 1990'dan beri en düşük seviyesine geldi. Buna karşın Çin yönetiminin 'ekonominin temellerine güven duyduğu' ve radikal adımlar atmayacağı aktarılıyor.

soL - Dış Haberler

Çin Ulusal İstatistik Bürosu, Çin ekonomisinin 2018 yılında yüzde 6,6 büyüyerek, 13,26 trilyon dolara ulaştığını açıkladı.

Çin ekonomik büyüme hızı 1990'dan beri en düşük seviyesine gerilemiş oldu. Gerilemenin ardından son 28 yılın en düşük büyüme hızının kriz anlamına gelip gelmediği tartışılmaya başlandı.

'EKONOMİK BÜYÜMENİN ÇEVRESEL MALİYETİ ÇOK YÜKSEKTİ'

Çin Komünist Partisi'nin yayın organlarından Global Times, büyüme hızına ilişkin yayımladığı yazıda Çin ekonomisinin yüzde 10'un üzerinde büyümesinin çevresel maliyetinin çok yüksek olduğunu ifade etti.

Yazıda halkın o dönemde yaratılan zenginlikten faydalanmadığı söylenirken, "2014 yılında dünyanın betonarme demiri, çimento ve kömür üretiminin yarısından fazlası Çin'de üretiliyordu" denilerek, ülkenin çevresel zarar sebebiyle "acilen dönüşüme ihtiyaç duyduğu" savunuldu.

'ÇİN ZOR SORUNLARI ÇÖZME SÜRECİNDE'

Yazıya göre düşük ekonomik büyüme Çin ekonomisinin krizde olduğuna değil, Çin'in "zor sorunları çözme sürecinde olduğuna" işaret ediyor. Yazıda Çin'in "ciddi riskleri kontrol ediyor ve yumuşak iniş gerçekleştiriyor" deniliyor.

Çin yönetiminin Çin ekonomisinin temellerine güven duyduğu ve bu sebeple ekonomiyi canlandırmak için büyük paketler hazırlamadığı söylenen yazıda, Çin ekonomik yapısının son 10 yılda büyük değişime uğradığı vurgulanıyor.

"Eğer Çin ekonomisi ABD ve Avrupa'nınki gibi yönetilseydi ülke on yıllar süren hızlı büyümenin ardından ABD'nin 1929'da yaşadığı gibi bir ekonomik kriz yaşardı" denilen yazıda, Avrupa'nın "Çin çökecek teorisine" rağmen, "Çin'in sistemsel avantajının ülkenin risklerini azaltmasına, sorunlarını çözmesine ve ilerlemesine yardımcı olduğu" savunuluyor.

'TİCARET SAVAŞININ OLUMSUZ ETKİSİ OLDU'

Yazıda Çin ekonomik altyapısının "insan yönelimli" olduğu öne sürülerek, "gıda güvencesi, eğitim, tıbbi tedavi ve insanların yaşamıyla ilgili diğer alanlara" yatırım yapılacağı söyleniyor.

Global Times, Çin-ABD "ticaret savaşının" Çin ekonomisine olumsuz etkileri olduğunu, ancak bu etkilerin 10 yıl öncesi yaşanabilecek sorunlara göre çok daha hafif olduğunu iddia ediyor.

Çin'in ABD ile sorunları çözmekten yana olduğunu aktaran Global Times, çözüm sağlanamasa bile Çin'in yoluna devam edebileceğini öne sürüyor.

'SEBEP TİCARET SAVAŞI DEĞİL TÜKETİMDE DÜŞÜŞ'

Öte yandan Nikkei Asian Review haberine göre Mizuho Araştırma Enstitüsü'nden Yusuke Miura, Çin ekonomik büyümesindeki yavaşlamanın "ticaret savaşının doğrudan sonuçlarından değil tüketimdeki azalmadan" kaynaklandığını belirtiyor.

Miura'ya göre 2019 yılında da tüketimdeki azalma sürecek. Haberde küresel ekonomik büyümedeki yavaşlamanın gelecek aylarda da devam edeceği ve bu durumun Çin ekonomisini etkileyeceği söyleniyor.

ABD ile Çin arasındaki ticaret geriliminin etkilerinin anlaşmaya varılmaması durumunda bu yıl görülmeye başlanması bekleniyor.