Hamile doktora tehdit: 'Kadroyu Başbakan'a rica ederek açtırdık, başvurmayacaksın!'

Isparta SDÜ Tıp Fakültesi’nden 1,5 ay önce uzmanlığını alan ve zorunlu hizmet kurasına girecek olan Özden Kum’un başına gelenler AKP Türkiye’sinde kadroların nasıl da yandaşların hizmetine sunulduğunu gözler önüne serdi.

Uzmanlığını alan ve zorunlu hizmet için başvuruda bulunacak olan Özden Kum, kadroların açıklanmasının ardından bir anda üst üste aranmaya başladı.

Hiç tanımadığı numaralardan yapılan aramalarda kadrolara başvurmaması istenen Kum, ne olduğunu anlamaya çalışırken, İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Salih Zoroğlu da Özden Kum’u arayan isimler listesine katıldı.

Zoroğlu’nun söylediği belirtilen sözler diyecek şey bırakmadı:

-Kadro benim ricamla Recep Erdoğan ile görüşülmesi sonucu açıldı.
-Öyle herkes girsin diye bu kadro açılmadı
-Bak kızım sen çocuklu kadın olacaksın süt izni istersin hafta sonu izin istersin vermem verdirtmem (Özden Kum’un hamile olduğunu da biliyor)
-Hafta sonu psikopat çocuklar için gözlem evine gitme zorunluluğu koyarım, hafta sonu eşimin yanına gideceğim diye düşünme.
-Zorunlu hizmete geliyorum İstanbul’a gelip İstanbul’da tamamlarım diye düşünme, Erzurum’a gönderirim seni.
-Sen benim ne yapabileceğimin farkında değil gibi konuşuyorsun, Buraya gelme çok üzülürsün pişman olursun’ demiştir.

Özden Kum’un eşi Gökmen Kum’un yazdığı ve sosyal medyada paylaşılan mektupta yaşananlar şöyle anlatıldı:

Öncelikle merhaba,

Ben 51.nci dönem zorunlu hizmet kurasına giren Özden Kum’un eşi Gökmen Kum.

Eşim Isparta SDÜ Tıp Fakültesinden 1.5 ay önce uzmanlığını aldı. Eşim şu an 38hafta 4 günlük hamile, önümüzdeki salı günü (yani 4 gün sonra) sezeryan için gün aldık. Sezeryan için beklediğimiz tek şey kura yerlerinin açıklanması, tercihleri yapıp oğlumuzun şansı diyerek kuraya girecektik. . Ben özel hastanede çalıştığımdan dolayı eş durumu tayini yaptıramadık, bu nedenle Isparta ile ulaşımı yakın ve ya kolay olan şehirler bizim aile düzenimizin bozulmaması için tercih sebebiydi.

Dün saat 21.00 civarında kadrolar belli oldu. Kadrolar arasında bir çoğunuzun bildiği gibi 1 İstanbul Tıp Fakültesi, 1 İstanbul Adli Tıp Kurumu, 1 Tokat Üniversitesi, 1 Rize Üniversitesine bağlı eğitim araştırma hastanesi bulunmaktaydı.

Dün münhal kadroların açıklanmasından 10 dakika sonra eşimin telefonu çalmaya başladı. Eşim o sırada başka biriyle görüştüğü için arkadan arayan tanımadığımız numarayı açmadı. Daha sonra bilmediğimiz 0554--- no’dan eşime ulaşan Hasan Bozkurt ile konuşmaya başladı. Kişi eşime bu kadronun kendisi için açıldığını o yüzden yazmaması gerektiğini çekinmeden açık net şekilde ifade etti (kadronun kendisi için olduğundan dolayı orada eşimin rahatsız edileceğini de ekledi).

Yarım saat 1 saat sonra eşimi 0533--- no’lu numaradan İlyas Kaya adlı kişi aradı. Ve o kişi de aynı şekilde bu kadronun kendine açıldığını ve yazmaması gerektiğini, eğer yazar da kurada şans eşime gülerse orada eşimi rahat bırakmayacaklarını söyledı. Eşim bu kurada onlar kadar kendi hakkı olduğunu söyleyerek ‘’%50 sanş meselesi yazmam diyemiyorum, söz veremem ama yazacak olursam size haber veririm haberiniz olur mutlaka,şansımız eşit ‘’ diyerek telefonu kapattı.

Bugun (20.06.2013) saat 13.10 da Hasan Bozkurt adlı kişi hekim arkadaşımız eşimi tekrar arayarak

‘İstanbul yazarsan ve kurada sana İstanbul çıkarsa biz aile olarak mutsuz olacağız,sen başkalarının mutsuzluğu üzerinde nasıl mutlu olabileceksin söyle bakalım. Eşine yarım saat erken gidebilesin diye ((Tokat-Isparta arasının mesafe olarak yakın olduğunu düşündü herhalde)) benim mutluluğumla oynuyorsun. Ne yani sen eşinden ayrılmayasın diye ben mi eşimden mı ayrılacağım ‘’ demiştir.

Eşim bu konuşmayı daha fazla dinlememek için kendisine kurada şans dileyip telefonu kapatmıştır.

Eşim canının sıkkın olduğunu söyleyip akşamüstü arkadaşlarıyla kahve içmeye çıktığı zaman gene tanımadığımız bir numara tarafından saat 18:45 ‘de 3 kez aranmıştır.3ncü aramada telefon çok ısrarla çalınca telefonu açmıştır.

Telefondaki kişi sizin camianızın tanınmış isimlerinden PROF.DR.SALİH ZOROĞLU’DUR (( arayan numara 0530---)) Sayın hocamız bu kadroların kendisinin ricası üzerine Recep Tayyip Erdoğan ile görüşülüp özel açıldığını, öyle herkes girsin diye açılmadığını, eğer olurda tercih yapıp gelirse işlerin hiç de düşündüğü gibi olmayacağını, İstanbul’a geliyorum diye sevinmemesi gerektiğini söylemiştir (( sayın hocamız gezmek için geleceğimizi duşundu galiba))

Ayrıca kendisi ‘’bak kızım sen çocuklu kadın olacaksın süt izni istersin haftasonu izin istersin vermem verdirtmem.

Haftasonuda psikopat çocukları için gözlem evine gitme zorunluluğu koyarım, haftasonu eşimin yanına gıdeceğim diye düşünme,

Zorunlu hizmete geliyorum İstanbul’a gelıp İstanbul da tamamlarım diye düşünme, Erzurum’a gönderirim seni,

Sen benim ne yapabileceğimin farkında değil gibi konuşuyorsun,

Buraya gelme çok üzülürsün pişman olursun’ demiştir.

Eşim bunun mobbing olduğunu buna hakkının olmadığını şans işi olduğunu söylediğinde sayın hocamızın sinir katsayısı artmış ve tehditlerine daha sert şekilde ve üslupta devam etmiştir.

SONUÇ OLARAK eşim 38 hafta 4 günlük hamile ((doğuma 4 gün kala)) ve biz torpil gibi bir ayrıcalık kullanmayı bile düşünmezken bazı kendini hekim hatta akademisyen olarak adlandıran insanlar hamile bir bayanı tehdit etme cüretini kendilerinde görmüşlerdir.

Hamile eşimin sabahtan beri bu insanlar tarafından üzülmesi, tehdit edilmesi ve ağlatılması bir doktor olarak meslek inancıma gururuma ters düşmesi nedeniyle bu maili yazma gereğini duydum. Amacım camianız içinde olan olaylardan sizi haberdar etmek ve yapılan bu haksızlık karşısında gerek medya gerek yargı önünde hak yerini bulana kadar uğraşacağımı belirtmektir.

Aşağıda belirtilen telefon numarası ad soyad bana ait olup bu işin peşini bırakmayacağımı belirtmek istiyorum. Bir kardiyolog olarak çocuk psikiyatrisi grubunun da bu konuda bizim derneğimiz gibi hassas olduğunu düşünüyorum.

Saygılarımla,

Dr. Gökmen KUM
0532 408 33 70

(soL - Haber Merkezi)