Bir zamanlar: Venezuela’da mağlubiyete mahkûm bir darbe girişimi

2002 yılında Venezuela’da yaşanan ve 47 saatliğine Hugo Chavez Frias’ı devlet başkanlığı görevinden uzaklaştıran darbe girişiminin köşe taşlarına göz atıyoruz.

2002 yılında yaşanan iki gün, darbe çağının kapandığı iddialarına, halkçı yönetimlerin kapitalizmle uzlaşmazlığına, ABD’nin alışkanlık düzeyindeki müdahaleciliğine, halkçı bir liderin halk desteğinin kolay kolay yok olmayacağına ve örgütlü bir halkı hiçbir kuvvetin yenemeyeceğine ilişkin büyük ipuçları sunuyor.

2001

13 Kasım: Chavez, parlamentonun kendisine vermiş olduğu özel yetkiye dayanarak 49 yasayı yürürlüğe koyar. Bu yasalar arasında petrol üretimi ve toprak reformunu ilgilendiren köklü değişiklikler mevcuttur. Chavez, petrolde devlet kontrolünün artmasını sağlamaya çalışmaktadır. Yeni düzenlemelerden oldukça rahatsız olan burjuvazi, iş adamları ve bazı sendikacılarla birlikte bir muhalefet oluşturmaya çalışır.

10 Aralık: Venezuela Ticaret Odası (Fedecamaras) , Chavez’in çıkarmış olduğu yasalarda değişikliğe gidilmesi talebiyle bir günlük genel grev organize eder. Venezuela İşçi Konfederasyonu (CTV) da greve destek verir.

2002

23 Ocak: Chavez’in tüm karşıtları, büyük bir Chavez karşıtı eylem düzenler. Chavez yanlıları da buna kendi düzenledikleri eylem ile karşılık verir.

4-8 Şubat: Dönemin ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ve CIA Direktörü George Tenet de dahil olmak üzere ABD’nin yetkili isimleri, Venezuela’daki gelişmelerden kaygı duyduklarını açıklarlar.

7 Şubat: Hava Albay Pedro Soto, Chavez’in istifasını talep eden ilk subay olur. Bundan sonraki iki ayda, beş subay daha aynı talepte bulunacaktır.

8 Şubat: Amerika Devletler Örgütü’nün (OAS) bir kuruluşu olan Inter-Amerikan İnsan Hakları Komisyonu, Venezuela’ya gerçekleştirdikleri bir haftalık ziyaretin ardından, hükümete “ifade özgürlüğüne daha fazla tolerans” çağrısında bulunur.

13 Şubat: Hükümet, katı bir mali planı uygulamaya koyar. Kamu harcamaları yaklaşık yüzde 22 oranında kesilir, ekonomide resesyon sinyalleri görülür.

25 Şubat: Hugo Chavez, devletin petrol şirketi olan Venezuela Petrolleri’nin (PDSVA) kendi politikalarına karşı çıkan ve PDSVA’nın kısmi özerkliğini savunan bir grup üst düzey yöneticisini görevden alır.

27 Şubat: Hem Chavez yanlıları hem de karşıtları, Caracazo olarak bilinen 1989’daki kanlı ayaklanmanın yıldönümü için büyük eylemler düzenlerler.

4 Nisan: PDSVA’nın bazı yöneticileri Chavez’in yeni yönetiminin değiştirilmesini talep ederek greve giderler.

6 Nisan: CTV, 18 Nisan için planladığı genel grevi, PDSVA yöneticilerine destek olmak için 9 Nisan’a çeker.

9 Nisan: PDSVA’nın bazı yöneticileri, Fedecamaras ve CTV’nin organizasyonunda kısmi bir genel grev gerçekleşir. Başlangıçta bir günlük olması için tasarlanan genel grev daha sonra süresiz olarak uzatılır. Grevin örgütleyicileri, ki dünyada patronların örgütlediği grev sayılıdır, grevin amacının Chavez’in görevden uzaklaştırılması olduğunu açıkça ifade ederler.

11 Nisan: Hem Chavez karşıtı hem de Chavez yanlısı büyük gösteriler düzenlenir. Kaynaklar, Chavez karşıtı gösterilere katılım rakamlarını 50 bin ile 200 bin arasında göstermektedir. İki gösteride çıkan olaylarda toplam 20 kişi hayatını kaybeder, 200’e yakın kişi ise yaralanır. Ölümlerden kimin sorumlu olduğu, halen Venezuela siyasetinde tartışma konusudur. Bir CNN muhabirine o günün sabahında, ölümler henüz gerçekleşmeden, üst düzey askeri yetkililer tarafından “gerçekleşen ölümlerin” sorumluluğunun Chavez yanlısı keskin nişancılarda olduğunu belirten bir video kaydı ulaştırılır

Chavez, radyo ve televizyondan halka seslenerek yaşananların hükümete karşı medyanın öncülüğündeki bir komplo olduğunu açıklar. Tüm özel kanalların yayınını durdurmasını talep eder. Ordu, gösterilerdeki can kayıplarını gerekçe göstererek inisiyatifi ele alır. 11 Nisan gecesi, komuta kademesi Başkanlık Sarayı Miraflores’e gelir ve Chavez’in istifasını talep eder. Ulusal Birlik Ordusu Komutanı General Rosendo, Chavez’in acil durum eylem planı olan “Avila Planı”nı uygulama emrini reddeder.

12 Nisan: Gece yarısından sonra, günün ilk saatlerinde, darbecilerin kanıtlanamayan iddiasına göre Chavez istifa etmeyi kabul eder. Devrik başkan önce Fort Tiuna askeri üssüne, oradan da Orchila Adası’na götürülürken Fedecamaras’ın başkanı Pedro Carmona, Geçici Hükümet’in başına getirilir. Chavez, Fort Tiuna’dayken halen kendisine sadık görevliler aracılığıyla istifa etmediğini dünyaya duyurmayı başarır.

Göreve gelen Carmona, ilk iş olarak 1999 Anayasası’nı askıya alır Ulusal Parlamento, Yüksek Mahkeme, Başsavcılık, Yüksek Seçim Kurulu ve valiliklerin çalışmalarını durdurur. Venezuela’da hukuk düzeni fiilen sona ermiştir.

Yalnız aşırı sağcılardan oluşan ve tüm demokratik kurumlara karşı saldırıya geçen “Demokratik Birlik” hükümeti, Bush yönetiminden ve İspanya’dan hemen destek görür. Daha sonra ABD yönetiminin darbeyi bizzat planladığına ilişkin iddialar ortaya atılacaktır. Bush yönetiminde yer alan Reagan’ın eski kirli savaş takımından Elliot Abrams, Otto Reich ve John Negroponte, çeşitli araştırmalarda darbeyle ABD yönetiminin bağlantısını kuran isimler olarak öne çıkacak, ABD yönetimi darbeyi desteklediğini resmen reddetmekle birlikte darbeden birkaç hafta önce darbe planlayıcılarıyla görüşmelerde bulunduğunu kabul edecektir. ABD Dışişleri Bakanlığı da Ulusal Demokrasi Vakfı aracılığıyla darbenin finanse edildiği iddialarıyla ilgili olarak “demokrasiyi destekleyen güçlere dünyanın her yerinde yardımda bulunduklarını” açıklayacaktır.

12 Nisan günü Costa Rica’da toplanan Rio Grubu ise Venezuela’da anayasal düzenin engellenmesini lanetleyen bir kararı Carmona Hükümeti’ni tanıyacağını açıklayan El Salvador haricinde oy birliğiyle alır.

13 Nisan: Chavez yanlısı 100 bin kişi Devlet Başkanlığı Konutu’nun önünde toplanıp darbeyi protesto ederler. Orduda Chavez yanlısı subaylar Carmona’dan emir almazlar. Carmona istifa eder ve tutuklanır.

14 Nisan: Chavez, sabahın ilk saatlerinde Başkanlık Konutu’nun etrafında toplanmış olan 400 bin kişinin arasından alkışlarla geçer ve yeniden görevi devralır.

Daha sonra da birçok kez başkanlıktan indirilmeye çalışılan Chavez, halen büyük bir halk desteğiyle görevini sürdürüyor.