Oğlan olursa “Arınç”, kız olursa fark etmez!

KENTİN SESİ-MANİSA Yazıları

Manisa’da acayip ve de garaip bir oyun sahneleniyor.

Kendi alanında sağlık hizmeti veren üç hastane, garip bir kararla birleştirilip tek hastane haline getiriliyor.

Bu ilginç proje, üç hastanenin bir araya getirilmesi, tek çatı altında toplanması hadisesi değil sadece.

Başka bir projenin, öteden beri sürdürülen bir operasyonun bir parçası aslında.

***

Manisa’da hizmet veren Merkez Efendi Devlet Hastanesi, Doğumevi Hastanesi ve Moris Şinasi Çocuk Hastanesi, tek çatı altında, tek başhekimlik altında birleştirildi.

Kim karar verdi buna?

Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü.

26 Ekim 2009 günü 40815 sayılı kararıyla.

Bu üç hastanenin birleştirilmesi kararı nasıl alınmış?

Halka mı sorulmuş?

Anket mi yapılmış?

Kamuoyunda tartışılarak mı alınmış bu karar?

Hayır, hayır, hayır…

Böyle bir proje gündeme alınmış, kimin başhekim olacağı AKP kadroları arasında tartışılmış, karar verilmiş ve üç hastane birleştirilmiş.

Üç hastanenin neden birleştiği konusunda ise halk bilgisiz. Böylesi bir karardan Manisa halkının haberi yok!

Her lafın başında “halk iradesini”, “millet egemenliğini” öne süren AKP kadroları, Manisa’daki üç hastanenin niçin birleştiği konusunda halkımıza bir açıklama yapma gereğini bile duymuyor.

Sessizce, sedasızca hayata geçirilen bir uygulama.

***

Uygulamanın amacı belli aslında.

Bu uygulama, sadece Manisa’da değil, yurdun dört bir yanında çeşitli yöntemlerle hayata geçirilmekte.

Sağlık hizmeti, adım adım, kısım kısım, aşama aşama, kademe kademe paralı hale getirilmekte.

Hastalar, müşteri konumuna sokulmakta.

Halka ücretsiz sağlık hizmeti veren hastaneler, çeşitli yöntemlerle azaltılmakta.

Nereden mi biliyorum?

Bakınız…

Eskiden Manisa SSK Hastanesi olan, sonradan Sağlık Bakanlığı’na devredilerek Merkez Efendi Devlet Hastanesi adını alan kurum, beş yıl önce 207 yatak kapasitesine sahipti. Bu kurumun yatak sayısı kademeli olarak önce 174’e, sonra da 151’e düşürüldü.

Nüfus arttığı halde, bu hastanenin yatak kapasitesi aşama aşama azaltıldı.

Bunun karşılığında ise, 2002’de Manisa’da 3 özel hastane varken, bugün bu sayı 5’e çıktı. Eskiden özel (paralı) hastane yatak sayısı 98 iken, bu sayı yüzde 76 artarak 173’e çıktı Manisa’da.

Sistemli olarak, kamuya ait hastaneler birleştirilip yatak sayıları düşürülürken özel hastane sayısı arttı, yatak sayısı çoğaldı.

Temel insan hakkı olan sağlık, adım adım, aşama aşama paralı hale getirildi.

Demek ki AKP’nin “sağlıkta reform” dediği şey buymuş!

Sağlık hizmetini “paralı” hale getirmekmiş!

Manisa’nın nüfusu yüzde 20 artarken, kamu hastanelerindeki yatak sayısında yüzde 10’luk küçülme gerçekleşmiş.

Tüm bunlar olup biterken, Manisa İl Genel Meclisi’nin AKP’li başkanı Dursun Ali Yıldız önceki gün verdiği demeçte, “Manisa’da hasta olmak var” diyerek sağlık hizmetlerinin artışından söz edebiliyor!

İlginç… Çok ilginç!

Tüm ülkede olduğu gibi Manisa’da da sağlık hizmetleri “paralı”, “ücretli” hale getiriliyor.

Vatandaşa, “Paran yoksa öl” mesajı veriliyor.

Rakamlar, istatistikler bunu gösteriyor.

Özel hastanelere, polikliniklere göz kırpılıyor… Bu kurumlar teşvik ediliyor, destekleniyor.

***

Bu arada…

Manisa’da önce kırpıla kırpıla küçültülen, sonra da üç hastanenin tek çatı altında toplanmasıyla oluşan kuruma, uzun tartışma ve istişarelerden sonra bir başhekim atanıyor.

Atanan başhekimin 2004 yılında doğan ve şimdi 6 yaşında olan bir oğlu var.

Adı ne olabilir sizce?

Bırakın siz tahmin etmeyin…

Çünkü tahmin bile edemezsiniz…

Ben söyleyeyim en iyisi: ARINÇ…