Hegel’in Tayyip’e koyduğu teşhis

Yıllar önce İspanya’dan geliyordu, uçaktaydı. Memlekette türban tartışmaları ayyuka çıkmıştı. Anayasa Mahkemesi’nin, Danıştay’ın, AİHM’nin türbanın siyasi simge olduğuna ve kamusal alanda yasallaşamayacağına dair kararlarının hatırlanabildiği günlerdi. Gazeteciler sordu. Tayyip Erdoğan sinirlendi. Mahkeme kararlarına çemkirdi: Velev ki siyasi simge olsun!

Kaçak Saray inşaatı hızla devam ediyordu. Ankara 11. İdare Mahkemesi “dur” dedi. Tayyip Erdoğan öfkelendi. Mahkeme kararına çemkirdi: Güçleri yetiyorsa yıksınlar!

Haziran Direnişi günleriydi. Berkin, Abdullah, Mehmet, Ethem, Ali İsmail, Ahmet, Medeni, Hasan Ferit sokaklarda katledilmişti. Tayyip Erdoğan kürsüye çıktı, bağırdı çağırdı. Kanunsuz emri verdiğini itiraf etti ve çemkirdi: Polise talimatı ben verdim!

Etrafına topladığı patronlar, para babaları, işadamları yakınıyordu: “Kanun, tüzük, yönetmelik, tebliğ, genelge, yasa, mahkeme; nedir bunlardan çektiğimiz?” Tayyip Erdoğan celâllendi. Yasalara ve mahkeme kararlarına çemkirdi: Mevzuat amcaya takılmayın!

Kaçak Saray’da kaymakamları topladı. Anlattı da anlattı… Yasalardan bahsetti, mevzuattan bahsetti. Tayyip Erdoğan bir ara kendini kaybetti. Yasalara çemkirdi: Mevzuat şöyledir, böyledir. Yeri geldiği zaman koyun mevzuatı bir tarafa, siz zihinsel inkılâbınızı devreye sokun!  

Geçen hafta sonu Afrika’ya gidiyordu. Havaalanında Anayasa Mahkemesi kararını sordu gazeteciler. Tayyip Erdoğan şirazesinden çıktı. Mahkemeye çemkirdi: Bu kararlara uymuyorum, saygı da duymuyorum!

Çoğaltmak mümkün…

Çokça mevzuat lafı ettik. Bir not düşelim. Mevzuat nedir bakalım…

Mevzuat, yürürlükteki hukuk kurallarının bütünü. Mevzuat sistemi yukarıdan aşağıya doğru şöyle gider: Anayasa, kanun, tüzük, yönetmelik, tebliğ… Bir hukuk sistemini oluşturan kuralların tamamı ve bütününün adıdır mevzuat… Ve ülkenin “cumhurbaşkanı koltuğunda” oturan zât, bir toplantıda patronlara “Mevzuat amcaya takılmayın” diyor; bir başka toplantıda kaymakamlara “Mevzuatı koyun bir tarafa” diyor!

Aslında şunu diyor: Anayasaya uymayın, kanunu takmayın, tüzüğü iplemeyin, yönetmeliği sallamayın, tebliğleri… Hadi yazmayayım.

Ne teşhis koyacağız biz bu adama?

Ne diyeceğiz?    

Yine teşhisi Hegel koymuş. Alman filozof Georg Wilhelm Friedrich Hegel… “Hukuk Felsefesinin Prensipleri” adlı eserinde…

Diyor ki Hegel: Despotizm demek, kanun yokluğu demektir. Despotizmde, özel irade kendi başına kanun sayılır ya da daha doğrusu kanunun yerini alır.

Ben “despot” desem dava açarlar. Hegel söylemiş.

“Bunlaaar” Hegel’e bile “cumhurbaşkanına hakaret” davası açabilirler.

Şaşırır mıyız? Asla!

 

[email protected]

twitter.com/_ahmetcinar_