Turgay Fişekçi: Sansür değil ihmalkârlık

Turgay Fişekçi 'Nâzım'a sansür' sorularımızı yanıtladı: "Sansür değil ihmalkârlık"

Leyla Durmaz

Nâzım Hikmet Kültür Merkezi'nin yayımladığı açık mektup'la birlikte gündeme gelen Yapı Kredi Yayınları'nın Nâzım'ın eserlerinde uyguladığı sansür konusu tartışılmaya devam ediyor. YKY'nin soL'a “yeniden baskıya hazırlanıyor” dediği “Yaşamak Güzel Şey be Kardeşim”deki sansür kaldırılacak mı, bu merakla bekleniyor.

Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Genel Sekreteri Turgay Fişekçi'ye konuyla ilgili değerlendirmelerini sorduk. Fişekçi, sansürün bugün için güncelliğinin olmadığını vurgularken olayı “ihmalkârlık” olarak değerlendirdi.

Nâzım Hikmet Kültür Merkezi Nâzım'ın eserlerine sansür uygulandığına dair bir araştırma ortaya koydu bu konuda bilginiz var mı?

Bu konuda çok çeşitli şeyler söyleniyor, hangisi acaba?

Bu “Yaşamak Güzel Şey be Kardeşim”…

Ondan haberim var evet.

Biz Yapı Kredi Yayınlarını aradık ve yanıt olarak “Kitapta düzeltmeler yapılacağı ve tekrar basılacağı” yanıtını aldık. Ancak düzeltmenin ne olduğunu, bu sansürün ortadan kaldırılıp kaldırılmayacağını yanıtlamadılar. Biz de konunun uzmanı sayılabilecek kişilere soruyoruz: Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Bunlar ceza yasasında 141-142'nci maddelerin olduğu dönemlerden kalma. 1991 öncesi bu çıkarmalar zorunlu olarak yapılıyordu çünkü öbür türlü hiç yayımlanmayacaktı kitaplar. Bir zorunluluktu. Fakat 1991'den sonra yani 141-142'nin kaldırılmasından sonra Nâzım'ın şiirlerindeki (…) olarak atlanan yerlerin yerlerine konması için bir engel kalmadı.

Fakat yayınevlerinde bu editörlük aşamaları genellikle sorunlu oluyor, burada bir yayınevi, daha doğrusu bu kitapların editörlüğünü yapan insanların ihmalkarlığı söz konusu. Ben bir kasıt olduğunu düşünmüyorum. Bu tip araştırmalar ortaya çıktıkça, Yapı Kredi de size söylemiş “konacak” diye; konacaktır.

Bu inceleme bana da geldi, şimdi önümde var. 24 adet çıkarılmış yer var diyor. Yeni basım çıktığında bunların ne kadarı kondu, ne kadarı konmadı, tekrar bu kitap elimizde olacağı için…

Siz kasıtlı olmadığını düşünüyorsunuz, YKY'nin genel bir tavrı olduğunu düşünmüyorsunuz?

Yo yo ihmalkârlık olduğunu düşünüyorum. İhmalkârlık ve bilgisizlik, onu da ekleyelim. Bilmiyor da olabilirler.

Mesela 24 tane olduğunu ben de bilmiyordum. Çalışmasını görünce fark ettim.

Sanki hâlâ 141-142'nci maddeler varmış gibi basılmış, yurtdışında öyle değil.

Şuydu mesela: Komünistim, sevdalıyım tepeden tırnağa değiştirilmişti… Bunlar iyiniyetli şeylerdi.

Kasıt olduğunu düşünmüyorum.

O zaman mecburiyettendi, şimdi de kasıt olduğunu düşünmüyorum diyorsunuz.

Şimdi de kasıt değil, ihmalkârlık. Kasıt için bir neden yok. Komünizm sözünden kimse korkmuyor ki bugün artık. Neden korksun, Yapı Kredi niye korksun?