Marilín Peña Pérez, sekiz yaşından beri muzdarip olduğu akut miyopluk nedeniyle geçtiğimiz otuz yıl boyunca birçok ameliyat geçirdi. Martin Luther King Anıtı Merkezinde çalışan popüler eğitimci ve sosyolog Perez’in korneası artık içbükey değil, düzleşmiş durumda, ancak bu nedenle gereksinim duyduğu gelişmiş, özel ekipmanlara Küba erişemiyor, çünkü bu ekipmanlar yüksek oranda ABD teknolojisi içeriyor ve ülkeye satışı yasak.
Marilín, kesilmesi zor olan çok uzun silindirli gözlükler takmak zorunda. Ayrıca, geçirdiği çok sayıda ameliyatın bir sonucu olarak artık glokom -göz tansiyonu ÇN- hastalığı var ve göz tansiyonunu kontrol altında tutabilmek için damla formunda üç ilaca gereksinimi var. Bu ilaçlar, son yıllarda artık eczane ağımızda bulunamıyor, çünkü doğrudan ABD'den satın almanın imkansızlığına uzak pazarlardan tedarik etmenin yüksek maliyeti ve ablukanın ülkenin satın alma gücü üzerindeki kapsamlı olumsuz etkileri de eklendi.
Bu hikaye adanın her yerinde tekrarlanıyor. İsimler, yaşlar, çekilen acılar ve sektör bile değişiyor ama silinmez çatlak hala orada, Kübalıların yaşam koşullarına ve gelişimine sinmiş durumda.
***
ABD ablukasının 1 Mart 2023'ten 29 Şubat 2024'e kadar Küba'ya verdiği tahmini zarar yaklaşık 5 milyar 56,8 milyon dolardır ve bu rakamın bir önceki raporda bildirilen zarardan 189,8 milyon dolar daha fazla olduğu görülmektedir. Bu da yaklaşık olarak ayda 421 milyon dolardan fazla, günde 13,8 milyon dolardan fazla ve her bir saatlik abluka için 575.683 dolardan fazla zarar anlamına gelmektedir.
Söz konusu ABD politikasının altmış yılı aşkın bir sürede neden olduğu toplam zarar mevcut fiyatlarla yaklaşık 164 milyar 141,1 milyon dolardır. Doların uluslararası piyasada altının değeri karşısındaki seyri de hesaba katıldığında, ablukanın bir trilyon 499 milyar 710 milyon dolardan fazla bir zarara yol açtığı anlaşılmaktadır.
Siyasi Büro üyesi ve Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodríguez Parrilla, perşembe günü ulusal ve yabancı basına, tarihin en uzun ve en kapsamlı ablukasının yol açtığı zarara ilişkin güncellenmiş bir rapor sunarken abluka olmasaydı Küba'nın GSYH'sinin 2023 yılında yaklaşık yüzde 8 oranında büyüyebileceğinin tahmin edildiğini söyledi.
Bu veriler, Küba'nın ablukanın mahrum bıraktığı önemli kaynaklara erişebilmesi halinde, Küba gerçekliğinde mevcut zorlukların daha iyi ve daha kolay bir çözüme kavuşacağını ortaya koymaktadır.
Analiz kapsamındaki dönemde, ABD faaliyetleri Küba ekonomisinin ana gelir kaynaklarını belirlemeye ve bunları takip etmeye odaklanmıştır. Bu faaliyetler Helms-Burton Yasası hükümlerinin, sınır ötesi kapsamını düzenleyenler de dahil olmak üzere, katı bir şekilde uygulanmasını da içermektedir. Bu bağlamda, Küba halkı ve ekonomisi üzerinde çok büyük bir etkisi olan tek taraflı uygulamalar değişmeden kalırken, bu tek taraflı dayatmacı uygulamanın etkileri yeniden üretilip ağırlaştırılmıştır.
Dışişleri Bakanı, Beyaz Saray'daki hükümetin son adımları arasında Küba'nın terörle mücadelede tam işbirliği yapmayan bir devlet olarak damgalanmasına yönelik haksız uygulamanın Mayıs 2024'te durdurulmasının bulunduğunu belirtti. Bu nitelemenin bir başka iftira olduğunu, ancak pratikte bir etkisi olmadığını, zira tek taraflı baskıcı ekonomik yaptırımlar içermediğini söyledi. Başka bir deyişle, bu karar ne ablukanın bir parçasını oluşturan kısıtlamaların, ne de Karayip ülkesinin terörizme destek verdiği iddia edilen devletler listesinde yer almasıyla artan ek yaptırımların hafifletilmesi ya da kaldırılması anlamına geliyordu.
Bakan “Bu, Küba'nın bu listede yer almaya devam etmesini daha da kafa karıştırıcı ve haksız kılan sınırlı bir karardı” ifadelerini kullandı. Ayrıca, aynı ayın 28'inde ABD’nin özel sektöre yönelik ablukanın düzenleyici çerçevesinde yaptığı bazı değişikliklere ilişkin açıklamaların da bu politikanın temel yapısını değiştirmediğini savundu. Bugün ekonomiyi ve kamu hizmetlerini derinden etkileyen zorlayıcı yaptırımları ortadan kaldırmıyor ya da değiştirmiyorlar, daha ziyade “Küba toplumunu parçalama ve sivil sektörü cezalandırma hedefine cevap veriyorlar” dedi.
Rodríguez Parrilla, turizme yönelik saldırının, Küba'yı güvensiz bir ülke olarak tanımlamak için bir bahane olarak ABD diplomatlarına yönelik var olmayan sonik saldırı iddiasının, uluslararası tıbbi işbirliği anlaşmalarına yönelik baskıların ve benzerlerinin, toplumun artan ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli gelirlerin elde edinilmesini engellemeyi amaçlayan mükemmelleştirilmiş bir tasarımın parçaları olduğunu belirtti.
ABD hükümeti, COVID-19 salgınının en kötü dönemini Kübalılara ek yaptırımlar uygulamak için kullandığında, ablukanın zalim ve soykırımcı doğasına ilişkin tüm şüpheleri ortadan kaldırdı: Solunum cihazları gibi ithal ürünlere yönelik yasağı güçlendirdi; Küba'nın virüse karşı geliştirdiği aşıların endüstriyel ölçekte yaygınlaşmasını etkileyen önlemler aldı ve üçüncü ülkelerden oksijen ithalatını engelleyecek kadar ileri gitti.
“Küba toplumunun yaşadığı tüm güçlükler sadece ablukadan kaynaklanmıyor” diyen Dışişleri Bakanı “ancak bunu kalkınmamızın önündeki başlıca engel olarak görmeyenler haksızlık etmiş olurlar. Çok daha müreffeh ve güçlü ekonomilere sahip olsa bile hiçbir ülke böylesine acımasız bir saldırganlıkla karşı karşıya bırakılamaz” dedi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından Küba'ya karşı uygulanan ekonomik, ticari ve mali ablukanın sona erdirilmesi gerektiğine dair kabul edilen otuzbir karara da yansımış olan, uluslararası toplumun bu hukuk dışı politikanın sona erdirilmesi yönündeki çağrısının, Oval Ofis tarafından görmezden gelinmesinin ve dikkate alınmamasının kabul edilemeyeceğini ekledi.
İnsanlık dışı bir politikanın sonuçları
Ocak 2021 ile Şubat 2024 arasında, yabancı bankalar tarafından, gıda, ilaç, yakıt, Ulusal Enerji Sistemi için yedek parça ve halk için temel tüketim mallarının satın alınmasına yönelik transferler de dahil olmak üzere, Kübalı kuruluşlara hizmet vermeyi reddeden toplam 1.064 işlem bildirilmiştir.
Geçtiğimiz dört yıl içinde ülkedeki cerrahi faaliyetler önemli ölçüde kısıtlanmış ve bu durum hizmet talebinde artışa yol açmıştır. Şubat 2024 sonunda 86.141 hastadan oluşan bir bekleme listesi oluşmuştur.
Raporlama döneminde, BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Porto Riko'daki bir tedarikçiden küçük çiftçiler için toplam 1,5 milyon dolar değerinde traktör satın alma girişiminde bulunmuş, ancak üretici, ablukanın caydırıcı etkisini yansıtan bir şekilde Küba'ya satış yapma riskini almamaya karar vermiştir.
2023-2024 öğretim yılı için 436.984 okul üniforması açığı olduğu bildirilmiştir. Küba devleti üretim maliyetinin yüzde 50'sini karşılamasına rağmen hammadde sıkıntısı ve ithal girdilerin uzak pazarlarda aranması nedeniyle fiyatlar dört ila beş kat artmıştır.
Birçok havayolu şirketi, düşük talep ve operasyonların ticari olarak sürdürülemezliğini gerekçe göstererek Küba'ya uçuşlarını iptal etmiştir. Hollanda ve Belçika'dan Varadero'ya uçuşları 2024/2025 kışında yeniden başlatmayacak olan tur operatörü Tui'nin durumu da böyledir.
Brascuba, sigara kapsülleri için gerekli hammaddenin temin edilememesi nedeniyle Rothman Fresh serisinden 50,8 milyon sigara üretimini durdurarak 1.491.800 ABD doları değerinde satış yapamamıştır.
En bilinenleri Zoom, Slack ve GitHub gibi iletişim sistemleri olmak üzere yazılım sistemlerinin büyük çoğunluğu Küba için engellenmiştir.
Kısıtlamalar Küba'daki çok sayıda özel girişimcinin, işletme sahibinin ve kooperatifin faaliyetlerini de önemli ölçüde etkilemiştir. 2023 yılında 685 KOBİ, işletme yönetiminde zarar kaydetmiş olup bu rakam toplamın yüzde 7,2'sini temsil etmektedir.
Yazar: Daniela Cabrera Monzón
Yayınlandığı yer: Granma
Yayın tarihi: 12 Eylül 2024
Çeviri: Aslıhan Çakaloğlu
"Küba Gerçeği", 2023 Şubat ayında Türkiye Komünist Partisi'nin (TKP) girişimiyle başlatılan bir yayın. Küba'da siyaset, ekonomi, yaşam, kültür gibi konularda Kübalı yazarların ürettiği makalelerin çevirilerini yayımlayan Küba Gerçeği'nde çıkan makaleler, soL'da da paylaşılıyor.