Fransa’da tiyatronun vazgeçilmez yeri

Körcahiller Türkiye’de cehalet ve gericiliklerini, mutlakiyetçilik ve ilkelliklerini “Tiyatro’da özgürleştirme” (!) kisvesi altında özelleştirmeyle ambalajlıyadursunlar. Fransa’da “Kültür” dendiğinde ilk akla gelen sanatlardan tiyatro, gündelik hayatta devlet kadar toplum için de vazgeçilmez yeri olan bir sanat, eğlence, eğitim aracı ve kaynağıdır.

Molière’in, Corneille, Labiche, Racine ve Rostand’ın ülkesi Fransa’da tiyatro ve görsel sanatlar özel sektöre emanet edilemeyecek, devredilmeyecek derecede hayatî ve ulusal stratejik önemde kültürel alanlardır. Kuşkusuz özel tiyatrolar da mevcuttur. Ancak özellerin oranı, toplam 5.000’in üstündeki tiyatro kumpanyası içinde yüzde 2’yi bulmaz. Geri kalan tiyatroların hemen hepsi bir biçimde tümüyle kamu ya da kısmen kamu desteğiyle yaşayan kuruluş ya da kurumlardır. Özel hami ve sponsorluk destekleriyse Fransa’da göreli olarak bir hayli sınırlıdır. Nadir topluluklar, tek tek yapım ve organizasyonlar böylesi olanaklardan yararlanır.

Fransa, Fransız devlet yönetimi, siyasi iktidarları 1789 Devrimi ve Napoleon’dan bu yana, özellikle de II. Dünya Savaşı’ndan sonra çıkartılan yasalarla kültürü eğitim, sağlık, ulaştırma gibi bir “Kamu hizmeti” olarak algılar. Başta tiyatro ve diğer gösteri sanatları olmak üzere bütün sanatlar toplum için gerekli, kamu yararına faaliyetlerdir. Elbetteki neoliberal iktidarlar bu yaklaşıma utangaçça dokunmaya kalkışsalar da köklü ve temel politikalar, Türkiye’de olduğu gibi ilkel ve ikiyüzlü birtakım “özgürlük” savlarıyla değiştirilemez. Fakat hatırlatılması gereken bir husus da tümü “özerk” olan bu yapılarda çalışanların ezici çoğunluğu “memur” statüsünde değildir. Sınırlı “kadrolu”ların dışında çoğunluğu ya “anlaşmalı” ya da “proje” temelinde çalışırlar. Öte yandan “sanat” sektörü ücretlilerinin, belli koşulları yerine getirmek kaydıyla özel ve ayrıcalıklı “işsizlik ve dayanışma sandıkları” mevcuttur. 100 binin üstünde kadrosuz sanat ve radyo-televizyon sektörü çalışanı (gazetecilerin dışında) bu ayrıcalıktan sürekli yararlanır.

Tiyatro ve Gösteri Sanatları
Fransa’daki tiyatro ve diğer gösteri sanatları (dans, sirk, kukla, sokak sanatı) sektörünü Kültür ve Komünikasyon bakanlığının resmi ölçütlerinde grupladığı gibi 4 ana grupta özetleyebiliriz:

A) Tiyatro kurumları,
B) Tiyatroya geniş yer veren çok yönlü kurumlar,
C) Bağımsız drama kumpanyalar,
D) Tiyatro eğitim merkezleri.

Tiyatro(sal) kurumları
Tiyatro(sal) kurumları da Devlet Tiyatroları, Ulusal ve Bölgesel Drama(tik) Merkezleri, Özel Tiyatrolar, Ulusal Sokak Sanatları Merkezleri, Bölgesel Sirk Sanatları Merkezleri ve Tiyatro Festivalleri şeklinde 6 alt bölümden oluşur.

Fransa’da devletin tümüyle kamu hizmeti tanımına soktuğu 5’i Paris’te kurulu 6 ayrı Devlet Tiyatrosu vardır. Bunlar Kamu Endüstriyel ve Ticari Kuruluşları (KETK) adıyla anılan özel konumlu işletmelerdir. Üç sahneli, 1680’de kurulmuş geleneksel Fransız Tiyatrosu yani La Comédie-Française, La Colline Devlet Tiyatrosu, Odéon Devlet Tiyatrosu, Chaillot Devlet Tiyatrosu, Strasbourg Devlet Tiyatrosu ve 2005’te Devlet Tiyatrosu statüsünü kazanan Opéra Comique Devlet Tiyatrosu KETK’leri oluşturur. Bu tiyatroların Genel Yöneticisi ve Yönetim Kurulu’nun çoğunluğu belirli süreler için bizzat oyuncular arasından ve tarafından seçilir, ancak Cumhurbaşkanı tarafından resmen atanır. Yönetim Kurulu’nda devletin bir veya bir kaç temsilcisi olabilir. Bütçesini tümüyle devlet karşılar.

La Comédie-Française ayrıcalığı
La Comédie-Française’in çok özel bir tüzüğü vardır. Buna göre oyuncuların önemli bir kısmı “Ortak/Hissedar”dır, yıl sonu hasılatından pay alırlar. Kadronun diğer kısmı, genellikle yeni ve genç oyunculardan oluşan “Pansiyoner” tabir edilen kiracılardır. “Pansiyoner”, genç ve/veya taze oyuncular asgari bir yıllık deneyimden sonra Ortaklar’a danışılarak Genel Yönetici tarafından ortaklığa katılırlar. Tiyatroda 20 yılını dolduran bazı sanatçılar “Onur Ortağı” seçilebilirler. Topluluğun sanatçıya olan vefa ve takdirini simgeleyen bu Onur Ortakları tiyatroda belli kayıtlarla diledikleri zaman oynamak hakkına sahiptirler. Amblemi “Petek” olan bu tiyatronun temel şiarı aynı zamanda “Birlikte ve Kendin olmak”tır.

Diğerleri
Fransa’da yerel/yerinden yönetim politikaları çerçevesinde geliştirilmiş, biçimlenmiş 39 Ulusal ve Bölgesel Drama(tik) Merkez mevcuttur. Bu kurumların bütçesinin çoğunluğu devlet, kalanı da yerel yönetimler tarafından karşılanır. Üç yıllığına sanatçılar arasından seçilen bir veya birkaç oyuncunun yönettiği bu yapılar genellikle yörel özellikleri dikkate alan, yerel izleyicilerin eğilimleri doğrultusunda ürünler tasarlar ve sunarlar.

Lyon’da yerleşik bir tanesi, Tête d’Or Tiyatrosu hariç, gerisi Parisli toplam 50 Özel Tiyatro tek bir örgüt, Özel Tiyatrolar İçin Destek Derneği (ASTP) çatısı altında toplanarak ayrı bir kategori oluşturmuşlardır. 1964 yılında kurulan ASTP devlet ve Paris Belediyesi’nden aldığı yardımları bir yardım fonuna dönüştürmüştür. Özel tiyatro toplulukları yönetici oyuncularının da işletmecisi olduğu ASTP ilk 7 yılda tamamen Kültür bakanlığının denetiminde yürütülmüştür. Belli bir tecrübe ve güven oluştuktan sonra, 1971’den itibaren ASTP kendi kurallarını kendi belirleyen tamamen bağımsız bir yapı ve yönetime dönüşmüştür. Bünyesindeki özel tiyatrolar bütçelerinin önemli bir kısmını proje bazında ASTP’den sağlarlar.

Bir başka kategori, yapım bütçesi yine merkezi devlet ve yerel yönetimlerden karşılanan 9 adet Ulusal Sokak Sanatları Merkezleri’dir. Bu bölüme dahil edilmesi gereken bir birim de Marsilya “Lieux Publics” Ulusal Yaratıcılık Merkezi’dir. Yine ASTP’yi andıran “Sirk Alanları” başlıklı bir dernekte birleşen 10 Sirk Sanatları Bölgesel Merkezi ile 9 Yaratıcılık ve Dağıtım Kurumu’nu eklemeden geçmeyelim.

Fransa’da hatta dünyada tiyatronun yaşaması ve gelişmesine çok önemli katkısı olan son bir Tiyatro Kurumu da Tiyatro Festivalleri’dir. Başta Avignon Festivali olmak üzere 25 büyük tiyatro festivali ülke çapında yıl boyu faaliyetler düzenler. Örneğin Périgueux “Mimos” Pantomim Festivali veya Charleville-Mézières Dünya Kukla Tiyatroları Festivali, ya da Aurillac ve Chalon-sur-Saône Sokak Sanatları Festivalleri alanlarında dünyanın en ünlü ve saygın şenlikleri arasında yer alırlar.

Hemen belirtilmesi gereken bir diğer husus bütün bu kumpanya, topluluk, dernek, merkez ve şenliklerin bütçelerinde daima bir gişe, seyirci ölçütü ve etkeni söz konusudur. Kamu desteği hayatî olan bu son derece zengin ve faal kuruluşların dışında sadece gişe geliri ve ortak yapımlarla yaşayan kayıtlı 3830 özel tiyatro topluluğu mevcuttur. Bir de buna 1907’de kurulmuş Ulusal Tiyatro ve Canlandırma Kumpanyaları Federasyonu’na bağlı 1400 Amatör tiyatro topluluğu ve 132 Amatör Tiyatro Festivali ve Buluşmasını eklersek Fransa’da salt tiyatro ağırlıklı bir sektörün ne boyutlarda yaşadığını daha iyi anlayabiliriz.

Tiyatroya geniş yer veren çok yönlü kurumlar
Üretimlerinin yüzde 40’ını tiyatro ve sirk gösterilerine hasreden kamu ortak yapım destekli 70 Ulusal sahne 40’ı tiyatro, sirk, kukla gösterileri ve çağdaş sanatçıların eserlerini sahneleyen 80 Antlaşmalı (kontrat temelinde) sahne tüm Fransa’da bazen tiyatro yapımlarına ortak olan ve sahnelerini açan Belediye tiyatroları tiyatro oyunlarına da geniş yer ayıran çok alanlı festivaller çok yönlü kurumlar olarak apayrı bir kategoridirler.

Bağımsız drama kumpanyaları
Kendi mekân ve sahnelerinin sahibi 200 topluluk gösteri girişimcisi lisansına sahip, proje bazında devletten peyderpey destek alan ancak kendi sabit yeri olmayan 600 topluluk 30’u anlaşmalı, 50’si yapım temelinde teşvikli toplam 800 Sokak Sanatları topluluğu ve 100’ü devlet destekli 400 Çağdaş Sirk Topluluğu bağımsız drama kumpanyaları grubunu oluşturur.

Tiyatro eğitim merkezleri
Başta Paris Ulusal Yüksek Drama Sanat Konservatuarı, Strasbourg Ulusal Tiyatro Okulu ve Ulusal Yüksek Tiyatro Sanat ve Teknik Yüksek Okulu olmak üzere 10 Yüksek Tiyatro okulu, 3 Yüksek Sirk Okulu, 1 Ulusal Kukla Sanatları Yüksek Okulu’nun dışında yalnızca çocuklar için düzenlenen 24 ulusal şenlik ve 1 gezici tiyatro topluluğu faaldir. Ayrıca tiyatro sanatına “Yakın” şeklinde tanımlanan 2 yapı daha mevcuttur. Buralarda çalışan yaklaşık 1000 civarında profesyonel masal anlatıcısı ve 120 profesyonel kumpanya, 230 farklı yapı içinde mim, jest ve disiplin dersleri verip, düzenli sahne ve gösteri ürünleri sergiler, sahnelerler.

Sonuç
İşte böylesine köklü, yaygın ve zengin bir tiyatro ve gösteri sanatları yapılanması Fransa’nın kültürel alandaki güçlülüğünün kanıtı ve yarınlara asgari bir güvenle bakabilmesinin garantisini oluşturmaktır. Gerçek özgürlük kamunun kısa vadeli çıkar veya ilkel kâr beklemeden, sağlık ve eğitim alanında olduğu gibi kültürde de toplum yararını gözetebilmesinde yatmaktadır. Yukardaki alanlardan birinde özgürleştirme gerekçesiyle özelleştirilmeye başlandığı an tüm sistem çorap söküğü çözülecektir. Rekabet, verimlilik ve kâr ilkelerinin egemen olduğu piyasa ekonomilerinde sanat ve kültürel ürünler bir meta olarak algılanacağı için özelleştirme özgürlüğe değil, kaçınılmaz bir köleliğe, kısa zamanda yok oluşa sürükleyecektir. Gerçek bir kamu yararı anlayışından sapıldığı takdirde sanatçıların özgürlüğü korunamayacak, dolayısıyla üretilenler yaratıcılık ve eğiticilik niteliklerini yitirecek, ya yok olacaklar ya da sanatla uzaktan yakından ilişkisi olmayan ilkel ve kısır bir takım faaliyetlere dönüşecektir.

Dünyanın neresinde tiyatrolar devletten yaşıyormuş?”, diyebilecek düzey ve ahlâksızlıkta siyasi veya idari yöneticiler Fransa’da iyimser ihtimalle cahil, aksi takdirde çağdışı ve yaşamdışı yaratıklar olarak algılanır. Yerleri mollalarla, talibanların arasındadır...
....................................
[email protected]