AKP’lilerin yeni gözdesi 'kırmızı Filistin sazanı'

Yetti artık bu mantık hatası, diğer deyişle safsata. Kim ne dese “peki Gazze için ne dedin” diye soruyorlar. Ne alakası var? Ayrıca, Filistin’e sahip çıkan biziz, satan sizsiniz.

Ege Galip

Gündem, malum, Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın sahaya inip hakeme attığı yumruk.

AKP’li Mehmet Metiner, Haber Global’de canlı yayında “çok iyi tanırım, çok beyefendi bir insan” dediği Koca’ya sahip çıktı. Metiner, “bir öfke anında” attığını iddia ettiği yumruk için, Koca’nın “fark ettiğinde özür dileyeceğini” söyledi. Sanki ağzından laf kaçırmış gibi… “O an fark edememiş”çesine…

Konumuz tek başına Metiner değil. Zaten Metiner’in şahsi saçmalamalarının bunca yılın ardından ne kadar haber değeri var, o da tartışmalı.

Fakat, söylevinin devamında Metiner, son dönemde tüm AKP’lilerin favorisi haline gelen bir mantık hatasına başvuruyor, bizi bu satırları kaleme almaya, “yetti gari” demeye iten de o.

“Şiddetin her türüne karşı çıkalım, eyvallah, sporda şiddet olmasın, eyvallah” diyor Metiner, ekliyor: “Peki Gazze’de, 67 günden beridir, bütün bir dünyanın gözü önünde insanlar hunharca katlediliyor. Bebekler katlediliyor. Çocuklar katlediliyor. Kadınlar katlediliyor. Bu Faruk Koca’nın atmış olduğu yumruktan dolayı şiddete karşı olduğunu söyleyenlerin bir tekinin, bu konuda bir tek laf ettiğini duydunuz mu ya?”

Yani, neresinden tutsanız elinizde kalır, öyle bir demagoji.

Diyelim “sporda şiddet olmasın” diyenler Gazze’deki şiddete dair görüş beyan etmediler, eee, “o zaman sporda şiddet olsun” sonucuna mı varacağız?

Bilindik bir mantık hatası, veya safsata, burada kullanılan. İngilizce’de “red herring” deniyor, Türkçesi “kırmızı sazan”.

“Babacım niye sabahın kör karanlığında okula gidiyoruz” diye soran çocuğa “Yaşıtların Afrika’da açlıktan ölüyor, seninki de dert mi” diyen babanın mantığı bu. Oysa, ne alaka?

Ama işte, çok sevdi AKP’liler son dönemde bu kırmızı Filistin sazanını kullanmayı. Biri hayvan haklarından bahseder, “Peki Gazze’deki çocuklar” derler. Başkası yoksulluğa işaret eder, sözde yanıt hazır, hemen Filistin’den dem vururlar.

Niye böyle yapıyorlar? Yalnızca yanıt veremedikleri sorudan kaçmak için değil… Daha derin bir dürtüden kaynaklanıyor bu safsataya meyil.

Sürekli “Filistin” diyorlar, çünkü içten içe biliyorlar, kendileri Filistin’i satıyorlar. İktidar İsrail’e tüm desteği sürdürüyor. Patronların İsrail’le ticareti tıkır tıkır sürüyor. Gemiler vızır vızır yük taşıyor.

Zeki Demirkubuz verdi yanıtı aslında, sonra içine sinmedi, sildi, biz de tekrar etmeyelim.

Böyle saçma mantık karşısında herkesin refleksi Demirkubuz’unki oluyor ama, tutalım kendimizi, soLTV’nin “İslamcının İsrail’le İmtihanı” dosyasını hatırlatmakla yetinelim. Size mi düştü Filistin halkının direnişi!