Özel hastane patronlarından 'özveri' koşulu: Parasını verirseniz...

Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Reşat Bahat, kamu hastanelerinde virüs ekipman yetersizliği konuşulurken 'Özel hastaneler adına bir teklifim var; Bizim hastanelerimizdeki personel ve hastane maliyetlerimizi ödesinler, hastanelerimizi istedikleri kadar kullansınlar. Hiçbir şey istemiyoruz' açıklamasında bulundu.

Ülkemizdeki kamu hastanelerinin yeni koronavirüsle (Kovid-19) mücadeleye hazırlıksız yakalandığının tartışıldığı bugünlerde Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Başkanı Dr. Reşat Bahat, özel hastanelerin maliyetlerinin karşılanmasını istedi.

Habertürk'te bir televizyon programına katılan Bahat, "Özel hastaneler 300 bin insan çalıştırıyor ve 557 tane özel hastane var. Türkiye'deki sağlık hizmetinin yüzde 25'ini özel hastaneler veriyor. Yoğun bakım yataklarının yüzde 40'ı özel hastanelerde. Kamu hastaneleri ve üniversite hastaneleri bu yükle mücadele edemez, bütün kaynaklarını kullanması gerekiyor" dedi. 

Bahat, "Özel hastaneler de kamu kaynaklarından bir tanesi. Özel hastanelerin pandemi durumunda hasta kabul edip etmeyeceğine Sağlık Bakanlığı karar veriyor. Bunun için belli hastaneleri ayırabilir ya da bütün hastaneleri kullanabilir. Türkiye'de bütün hastanelerin kullanılması kararı verildi" diye konuştu.

CİROLARI AZALMIŞ!

Bahat, sözlerine şöyle devam etti: 

"Özel hastanelere tüm bunlar verilirken özel hastanelerin maaşlarını yine özel hastanenin kendisi ödemeye devam ediyor. İlk 9 sektörü ilgilendiren paketin içinde yükü çeken özel hastaneler yok. Kamu kendi hekimlerine ve çalışanlarına yüzde 100 performans uyguluyor, çok güzel, takdirle karşılıyoruz. Ancak bizim ciromuz ve hastamız yüzde 80 azaldı. Yabancı hastamız kalmadı. Bu kaynakları nereden bularak hastalarımızı tedavi edeceğiz. Üçüncüsü ve daha önemlisi, 1'e aldığımız malzemeleri 5'e almaya başladık, elimizdeki stoklar da bitti. Yine sesimizi çıkarmadan hastalarımıza bakmaya devam ettik."

Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, koronavirüsün ekonomiye etkilerine ilişkin konuştuğu toplantıda patronları korumaya hazır olduklarını duyurmuştu.

'SİGORTA BİZE GÜNLÜK 42 TL VERİYOR'

Bahat, SGK'nın pandemi hastası izolasyon odasına alındığında sigortanın kendilerine günlük 42 TL verdiğini söylerek şöyle konuştu: 

"Hastanın yanına girdiğimiz tulumu biz 65 liraya alıyoruz. Her bir personel en az günde 4 tane tulum kullanıyor ve bir hastaya en az 6 tane personel bakıyor. 650 lira tulum parası veriyoruz. Biz (hastalara) bakıyoruz, bakmaya da devam edeceğiz. Hastalarımızı mağdur etmeyeceğiz. Hastanelerimizin kapısını devlet "Siz pandemi hastanesi değilsiniz" dediğinde de açmıştık. Ama bu hastalara acilde 14 lira 80 kuruşa ikinci muayenelerini de 6 lira 80 kuruşa yaptığımızı bilmenizi istiyorum. Bunların düzelmesi lazım" dedi.

'MALİYETLERİMİZİ ÖDESİNLER, HASTANELERİMİZİ İSTEDİKLERİ KADAR KULLANSINLAR'

Bahat'ın skandal açıklamaları burada da kalmadı. "Hastanelerimizdeki personel ve hastane maliyetlerimizi ödesinler" diyen Bahat sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer tablo böyle devam ederse 2 ay sonra parayla da özel hastane bulmak çok zor olacak. Ekonomik tedbirlerin bir an önce alınması lazım. Benim özel hastaneler adına bir teklifim var; Bizim hastanelerimizdeki personel ve hastane maliyetlerimizi ödesinler, hastanelerimizi istedikleri kadar kullansınlar. Hiçbir şey istemiyoruz, ben de içinde bedava çalışmaya razıyım. Biz vatandaştan hiçbir kuruş bedel almadan sonuna kadar aynı hizmeti veririz. Türkiye'nin önünde söz veriyorum. Salgın geçene kadar bunu yapsınlar. Ama bu zararları bizim kaldırmamıza artık imkan yok ve bu kadar büyük işleri yaparak, 300 bin personelimizle, 16 bin yoğun bakım yatağımızla bütün bu hizmetleri verirken bunların konuşuluyor olması beni çok üzüyor. İtalya, İspanya parayla da yaptıramıyor. Özel sigorta şirketleri de para ödememeye çalışıyor. Banka bize borç vermediği sürece bu sürdürülebilir değil."

'TÜM KAYNAKLAR HALKA!'

Türkiye Komünist Partisi, halkın sağlığını ve yaşama hakkını esas alan 16 maddelik bir talep listesi ilan etmişti.

Açıklamada salgın krizinin toplumsal bir felakete yol açmaması için tek çarenin kamulaştırmalardan geçtiği belirtilmiş, kaynakların toplum yararı için kullanılması gündeme getirilmişti.