Yangının üzerinden 3 ay geçti, bir köylü soL'a anlattı: Biz ne yapacağız?

Türkiye tarihinin gördüğü en büyük yangın felaketlerinden birinin yaşandığı Manavgat'ta sorunların önemli bir kısmı çözülmedi. Köylü Ali Deniz yardımların neye göre yapıldığını anlamadığını söylüyor.

Haber Merkezi

Geçtiğimiz Temmuz ayının sonunda başlayan ve ancak bir ay sonra tamamı kontrol altına alınabilen, Türkiye tarihinin gördüğü en büyük yangın felaketinin yaşandığı Manavgat'ta sorunların önemli bir kısmı hala devam ediyor.

Onlarca köyün, binlerce hektarlık ormanın, on binlerce ağacın ve ormanlarda yaşayan canlının, yüzlerce evin yanarak küle dönüştüğü Manavgat'ta, yangın mağdurları kış gelmeden sorunların çözülmesini talep ediyor.

Yanan köyler arasında yer alan Ulukapı Köyü'nden Ali Deniz isimli yurttaşın soL habere aktardığı bilgilere göre bir çok sorun henüz çözülebilmiş değil.

'Yardımların neye göre yapıldığı belli değil'

Yardımlarda neye göre öncelik verildiğini anlamadıklarını ifade eden Ali Deniz "Benim ahırım yandı, hayvanlarımız öldü, kardeşlerimizin evi yandı ama hala elimize geçen tek bir yardım yok. Yardım giden yerler var, görüyoruz ama neye göre öncelik veriyorlar anlamış değilim? Kış geldi, geliyor başımızı sokacak yerimiz yok. Konteynırda kalmamızı istiyorlar. Kışı burada nasıl geçiririz? Hasar tespitleri yapıldı. Yardım yapılacak denildi ama henüz bir şey yok" dedi.

'Muhatap AKP diyorlar'

Geciken yardımların gelmesi için defalarca kaymakamlığı aradığını ifade eden Ali Deniz "Sadece ben değil iki kardeşimin de evleri ve ahırları yandı. Kardeşim Mahir'in hiç bir şeyi kalmadı. Üstelik evler de yapılmadı. Konteynırda nasıl yapalım? Mecbur kiralık evlere çıkıyor herkes. Kiralar zaten el yakıyor. Kaymakamlığı defalarca aradım. Artık telefona da çıkmıyorlar. Ben de AKP ilçe başkanını aradım. Bana 'merak etmeyin Manavgat'a 300 yıl yetecek saman var, ihtiyaç varsa göndeririz' dedi ama ortada saman göremedim. Benim hasar tespitte de kayda geçen 200 balya samanım yandı. bu yaklaşık 4-5 ton saman ediyor. Yardım için ise 700 kilo saman teslim edildiği görülüyor kayıtlarda. O da gelmedi. AKP ilçe başkanını arıyorum 'ne yapacağız' diyorum bana AKP'nin köy temsilcisinin numarasını yolluyor. Kardeşim ben dilenmiyorum ki, hakkım olanı istiyorum. Neden beni kapı kapı dolaştırıyorsunuz. Ayrıca AKP köy temsilcisi kimdir, devleti Manavgat'ta kim temsil ediyor, kaymakam mı, AKP'nin köy temsilcisi mi?" dedi.

'İyi ki ahırımı yıktırmamışım'

Yüzde 60'ın üzerinde hasar alan yapının tehlike arz etmesi üzerine yıkım kararının alındığı afet bölgesinde, Ali Deniz ahırını inatlaşarak yıktırmamış. "Normalde yıktırmam gerekir. Biliyorum. Kanun ne diyor farkındayım. Ama iyi ki yıktırmamışım. Benim 3 tane ahırım vardı, hepsi yandı. Bir tanesinin ise kenarı sağlam kaldı. 7 büyükbaş hayvanım var. Onları sağlam kalan tarafına koydum ahırın, bari üzerinde bir dam olsun diye. Ama iyi ki yıktırmamışım. Kardeşimin ahırı yıkıldı, hala ortada ahır yok. Yahu 3 tane ahırım yandı benim, bari bir tane yapsanıza. Yardımlar adaletsizce yapılıyor. Neye, kime göre yapılıyor akım ermedi ama ortada bir adaletsizlik olduğu kesin. Benim yangından bu yana cebime bir kuruş para girmedi. Yangının ortasında işe gitmeye devam ettim. Bir gün gitmesem sıkıntıya düşerdim. Kaymakamlık kümesi yanan insana dahi maddi yardım yaptı ama benim üç ahırım yandığı halde maddi manevi yardım almadım. Belediye 10 metre uzunluğunda ve 5 metre genişliğinde ahırlar yaptı. O da olmasa hayvanlarımız açıkta kalacaktı. Yetkililere 'kümesi yanana yardım ettiniz de, neden bizi ortada bıraktınız' diye soruyorum, cevap yok. 'Biz de bilmiyoruz' diyorlar. Ben yardımların adaletli şekilde yapılmasını, eksiklerin giderilmesini istiyorum" dedi.