Ülkücü mafya Sedat Peker, bugün 8. videosunu yayınladı.
Peker'in Kürt sorunu, Alevilik gibi konular üzerine sohbet üslubuyla konuştuğu, Soylu'nun televizyon performanslarıyla ilgili şakalar, sataşmalar ve suçlamalarda bulunduğu uzunca bir bölümden sonra Suriye'ye yollanan silahlar ve Suriye sınırında yürütülen yasadışı ticaret hakkında suçlamalarda bulunduğu görüldü.
Erdoğan'ın, uluslararası komplo suçlamasına "çevreni sarmışlar, seni yanıltıyorlar" yanıtını veren Peker "Tayyip abi" diye hitap etmeye devam ettiği Erdoğan'a sesleneceği bir yayın yapacağını duyurdu. Peker, Erdoğan'a "Senin hiçbir gücün yokken ben vardım. Onların hiçbir gücü yoktu. Alkış beklemedim, ön planda olmadım. Elimden ne geliyorsa onu da yaptım. Bir dahaki videoda beraber konuşacağız Tayyip abi." dedi.
Peker, İsrail'le ticari ilişkilere de değindi. Videoda Peker "Azerbaycan'da olay oldu. Oraya sihaları yolladın, iyi yaptın. Katar'da sorun oldu askeri birlik kurdun. Azerbaycan'da Socar var. Socar'ın alt şirketleri ortaklıklar var, Katar'da zaten bankalarda paralar var. Filistin'de ne var, hamaset. 'Kardeşlerimizle beraberiz.' Öyleyse 10 tane siha da oraya yollayın. Öyle cami çıkışında bağırmayla olmaz bu işler. İsrail'e giden malları taşıyan gemilerin kimin olduğu belli. İsrail'de kimin, o gemilerin yazanesi, merkezi olduğu da belli. Boykotu bırak, onların malını taşımayı bırakın o zaman" diye konuştu.
Peker yine Binali Yıldırım'ın oğlu Erkam Yıldırım'dan da bahsettti. Peker, "Uluslararası uyuşturucu trafiği. Ben deseydim ki, 'Binali Yıldırım başbakanlığı döneminde ülkeye sıcak para girsin diye özel gizli bir anlaşma yapıldı, bu şekilde bir koordinasyon kuruldu devleti yargılatmak için'. Bu kriminal bir olay. Eski Başbakanın oğlu Venezuela'ya, Kıbrıs'taki o para sistemi, Ortadoğu'ya gidiş... 'Biz herkesi gider alırız.' E Halil Falyalı'yı niye almıyorsun? Yayınladı arkadaşlar kırmızı arama şeyini, 'Ortadoğu'nun uyuşturucu patronu' diye. Türkiye'de de 'bet' işlerinden aranıyor. Herkesi gidip alıyorsunuz, gidin onu da alın. Ama ondan kasetler var, herkesi çekmiş" dedi.
Peker'den Erdoğan'ın konuşmasından sonra başta Soylu ve Ağar, hedef almış olduğu siyasiler hakkında yeni suçlamalarda bulunması bekleniyordu. Hafta içinde Erdoğan'ın grup konuşması sonrasında yayınladığı Twitter mesajları yüzünden Erdoğan'ın dahi hedefte olabileceğini düşünenler olmuştu. Öte yandan Peker, sadece Soylu'nun televizyon performanslarında hatırlattığı sigorta şirketinin hazırladığı sigorta poliçelerine ilişkin suçlamada bulundu. Soylu'nun bakanlık konumunu kullanarak holding ve özel sektör firmalarının kullandığı araçların kasko ve sigorta işlemlerini kendi şirketine bağladığını öne sürdü.
Peker'in "ifşaatı" ise Suriye'yle ilgili oldu. Suriye'de Türkmenlere yollandığı söylenerek ulaştırılan silahların bir bölümünün El Kaide bağlantılı El Nusra'ya verildiğini söyleyen Peker, bu konuda SADAT'ı suçladı.
Peker'in Suriye'yle ilgili değindiği bir diğer konuysa kaçak ham petrolün de dahil olduğu yasadışı ticaretin kontrolü ve yürütülmesiydi. Peker bu konuda da Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı'yı işaret etti.
Peker Suriye'ye SADAT üzerinden silah gönderildiğini söylerken, bunun için kendi yardım konvoylarının kullanıldığını iddia etti. Peker, yardım konvoyları için yine AKP'den bir isimle konuştuğunu, silahların gittiği bu ek tırların bu ismin talebiyle konvoya eklendiğini söyledi.
Peker, Suriye'yle ticaretin El Nusra ile başında Berat Albayrak'ın bulunduğu ekip aracılığıyla yapıldığını öne sürdü, "Ticaretten giden para nereye, bizim MT grubu, Murat Sancak, Ramazan Öztürk, Berat'ın ekibi. Metin Kıratlı, idari işler başkanı, bir de El Nusra..." dedi.
Suriye ve özel olarak Kürtlerin yeni dönemde sahip olacakları konum Biden - Erdoğan görüşmesi öncesinde ABD - Türkiye görüşmelerinin yoğunlaştığı konuların başında geliyor. Peker, bu konuyla ilgili sonuçları olabilecek bilgiler verirken, Türkiye'deki Kürt sorununun çözümüyle ilgili de fikirler öne sürmüş oldu.
Peker'in bir saati aşan yayının son yarım saatinde bu konularda söyledikleri şöyle: