Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Köyü'nde kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran'la ilgili soruşturmada yeni gelişmeler yaşandı.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 22 şüpheli bugün sabaha karşı adliyeye sevk edildi.
Şüpheliler arasında Narin'in annesi, babası, iki ağabeyi, üç amcası ve 2 Eylül'de tutuklanan amcası Salim Güran'ın eşi de bulunuyor.
Bugüne dek 267 kişinin ifadesi alındı. Narin amcası Salim Güran 2 Eylül'de, komşusu Nevzat Bahtiyar 10 Eylül'de "Beden ve ruh bakımından kendisini korumayacak durumda olan çocuğa karşı kasten öldürme" ve "Hürriyete tahdit" suçlarından tutuklandı.
Soruşturmada katil zanlısı olarak Salim Güran üzerinde yoğunlaşılıyor ancak Narin Güran'ı kimin öldürdüğü ve saklanmasına başka kim ya da kimlerin yardım ettiği henüz netleşmedi.
Antalya'yı 5 defa aramış, Whatsapp mesajlarına ulaşılamıyor
DW Türkçe'nin aktardığına göre, Salim Güran'ın HTS kayıtlarından Antalya'da yaşayan bir kişiyi Narin'in kaybolduğu gün beş kez aramış olduğu tespit edildi. Ancak bu kişinin kim olduğu henüz bilinmiyor. Salim Güran'ın Narin'in kaybolduğu ilk saatlerde sıklaşan telefon trafiğinin açığa çıkartılması durumunda cinayet düğümünün büyük ölçüde çözüleceği tahmin ediliyor.
Salim Güran'ın 21 Ağustos günü WhatsApp mesajlarını sildiği ortaya çıkmış, savcılık da bu mesajları Meta şirketinden istemişti. Meta şirketi bu verilerin hiçbir şartta depolanmadığını ve ellerinde olmadığını, bu nedenle de paylaşamayacaklarını söyledi.
"Uçtan uca şifreleme" adını verdiği bir teknoloji kullanan şirket, bu sayede mesaj, dosya, görüntü gibi her türlü içeriği yalnızca gönderen ve alıcının görebildiğini, WhatsApp dahil aradaki hiçbir tarafın bunları okuyamadığını veya dinleyemediğini savunuyor.
Tanık amcayı yalanladı: 'Oradaydı'
Milliyet'in haberine göre bir tanık, amcanın olay günü tarlada olduğu iddiasını yalanladı ve "Olay günü Narin'in evinin orada gördüm" dedi.
Amca Salim Güran, jandarmadaki ifadesinde Narin'in kaybolduğu gün 18.50'de tarlada olduğunu iddia etmişti. Ancak tanık amcayı 18.30-19.00 saatlerinde çocuğun evinin orada gördüğünü söyledi. Güran bu ifadeye "Öyle bir şey yok, yalan söylüyor" diye tepki gösterdi.
3 ifade 4 çelişki
Narin'in cansız bedenini dereye gizleyen Nevzat Bahtiyar da yeni bir ifade verdi. Bugüne dek verdiği üç ayrı ifade arasında çok sayıda çelişki olduğu görüldü.
Bu nedenle tutuklanmanın gerekçelerinden biri de "Çelişkili ve muğlak cevaplar vererek bazı şüphelileri korumaya çalışması" oldu.
Bahtiyar ilk ifadesinde Narin’in bedenini niçin aldığını şöyle anlattı: "(Salim Güran) Aracın ön yolcu koltuğunda bulunan battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek ‘Bunu yok edeceksin’ dedi. Ben de gösterdiği şeyin yanına yanaştım, bakınca battaniyeye sarılı ve hareketsiz yatan bir insanın olduğunu gördüm. Şaşırdım ve tereddüt ettim. Salim Güran bana ‘aileyi düşün, sana 200 bin lira veririm’ dedi."
Savcılıkta bu ifadesini değiştirdi ve Salim Güran tarafından ölümle tehdit edildiği için cesedi almak zorunda kaldığını iddia etti. Hâkimlik ifadesinde de bunu tekrar ederek "Daha önce ifademde bu durumdan bahsetmemiştim çünkü Salim Güran’dan korkmuştum" dedi.
Nevzat Bahtiyar, jandarma ifadesinde cesedi amca Salim Güran’dan aldıktan sonra ne yaptığını şöyle anlatmıştı: "Bana hitaben ‘Aracında torba var mı?’ dedi. Ben de aracımın bagajından rengini hatırlamadığım bir çuval çıkartarak Salim Güran’a verdim. Battaniyeye sarılı çocuğu alıp çuvalın içerisine beraber koyduk."
Bahtiyar savcılık ve hâkimlikte ifadesinin bu bölümünü "Daha sonra ben kendi ikametimde Narin’in cesedini tek başıma çuvalın içerisine yerleştirdim" diyerek değiştirdi.
Jandarma ifadesinde cesedi aldıktan sonra ne yaptığını "Mezarlığın yanından inerek Villalar mevkiine gittim (…) Derenin yanındaki stabilize yoldan inerek aşağı inerek uygun bir yer baktım. Aracımı derenin kenarında durdurdum" ifadeleriyle anlattı.
Ancak hem savcılıkta hem hâkimlikte cesedi aldıktan sonra evine gittiğini söyledi.
Nevzat Bahtiyar, jandarma ifadesinde çuvaldaki cesedin kime ait olduğunu bilmediğini de iddia etti, "Dere yatağına inip çuvalın ağzını bağladığım esnada cesedin Narin Güran olduğunu anladım" dedi.
Ancak savcılık ve mahkeme ifadesinde ise Salim Güran’ın kendisine "Arif’in kızını öldürdüm" dediğini iddia etti, yani çuvala koyduğu cesedin Narin olduğunu baştan bildiğini söylemiş oldu.
Ayrıca Bahtiyar son ifadesinde "Narin'in annesi ile amcası Salim Güran'ın ilişkisi olduğu mahallede konuşuluyordu" diyerek olayı bu kurgu üzerinden değerlendirdi.
Gizlenen cesede müdahale edildi mi?
Nevzat Bahtiyar, ilk itirafında Narin'in bedenini koyduğu çuvalı suya gömdüğünde üzerine 15-20 kiloluk bir taş koyduğunu söylemişti. Ancak çuval bulunduğunda üzerinde üç tane büyük taş, ağaç dalları ve çalı, çırpı vardı. Bu durumun da bölgede arama çalışmalarının yapıldığı günlerde birilerinin gidip cesedi gizlemeye çalıştığını gösterdiği ifade ediliyor.
Narin'in kesin ölüm nedeni Adli Tıp Kurumu'ndan gelecek sonuçlarla belirlenecek.
Olayda kullanıldığı değerlendirilen araçlardan alınan örnekler, yine olay yerinden elde edilen swap, pet şişe, toprak, balçık, taş parçalarını inceleyen Van Jandarma Kriminal Laboratuvarlarından gelecek sonuç da bekleniyor.
Ablanın ölüm nedeni zatürre
Savcılık, Narin'in 2009 yılında 5 yaşındayken ölen ablası Tülin Güran'ın tedavi gördüğü Diyarbakır Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nden tüm tetkik ve dosyaları talep etmişti.
Duvar'ın hastane kaynaklarından aktardığı bilgilere göre bedensel engelli olan abla Tülin Güran hastaneye zatürre sebebiyle kaldırıldı ve burada hayatını kaybetti.
İddiaların aksine hastanedeki ölüm raporunda abla Güran’ın ölümünde herhangi bir şüpheli durum ya da travma bulgusu bulunmadığı belirtiliyor. Basında yer alan kimi haberlerde abla Tülin Güran’ın merdivenden düşerek öldüğü öne sürülmüştü.