Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) programı kapsamında lise düzeyindeki çocukları 4 gün işyerlerinde 1 gün okulda çalışmaya sevk eden Milli Eğitim Bakanlığı, çocuk işçiliği yaygınlaştıracak adımlarına devam ederken 2023-2024 eğitim döneminde en az 9 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.
Türkiye Komünist Partisi’nin gençlik örgütleri Türkiye Komünist Gençliği ve Solcu Liseliler yaşanan ölümlere karşı “Liseli İşçi Cinayetlerinin Sorumlusu Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin İstifa!” çağrısıyla Ankara, İstanbul ve Eskişehir’de basın açıklaması yaptı.
'Bizim canımız patronların kârından daha mı değersiz?'
Ankara’daki basın açıklaması Sakarya Caddesi’nde “Sermaye uşağı Yusuf Tekin istifa” sloganlarıyla başladı. Basın açıklamasında söz alan Bahçelievler Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Aşçılık bölümü mezunu Berfin Sert neden meslek lisesini tercih ettiğini şöyle anlattı:
“Meslek lisesinde okumayı tercih ettim çünkü üniversiteye gitmeye param yetmezse en azından iş sahibi olurum düşündüm. Çünkü Türkiye'de holding patronlarının çocuğu değilseniz beslenme ve barınma gibi temel ihtiyaçlar bile lüks artık. Okul okumak sadece parası olan için kolay bu düzende. Yani bizim için hayat yaşam mücadelesinden ibaret."
Meslek liselerinden MESEM'e geçmeleri için teşvik edildiklerini aktaran Berfin Sert, burada yaşadıklarını şöyle özetledi:
"MESEM’li olan arkadaşlarımız okuldan çok iş yerine gidiyor, fakat emeğimiz ile zenginleşenlerin umurunda bile değiliz. İş yerlerinde ölsek de yerimizi hemen başka bir arkadaşımızla dolduruyorlar. Çünkü bizi çok çalışıp az para alan, hayatı söz konusu bile olmayan köleler olarak görüyorlar. Bizim canımız patronların kârından daha mı değersiz? Biz de insan gibi yaşamayı hak etmiyor muyuz? Onlar lüks içinde yaşarken biz her hafta hangi arkadaşımızı kaybedeceğiz korkusu yaşıyoruz. Biz köle değiliz. Canımız patronların kârından değersiz değil, onlardan korkmayalım. Yan yana gelelim, birlikte mücadele edelim.”
'MESEM projesi AKP'nin sermaye sınıfına hediyesi'
Basın açıklamasında söz alan TKP Parti Meclisi Üyesi Umut Araz, yılın ilk 7 ayında en az 42 çocuğun işyerinde çalışırken hayatını kaybettiğini hatırlattı. Bu ölümlerin "iş kazası" sayılamayacağını belirten Araz, sözlerine şöyle devam etti:
“MESEM projesi AKP iktidarının TÜSİAD başta olmak üzere sermaye sınıfına çok büyük bir hediyesidir. Yıllar önce Koç Holding'in "Meslek Lisesi Memleket Meselesi" projesini başlatması ya da 6 Şubat Depreminin hemen ardından Sabancı Holding'in Hatay'da Enerjisa Meslek Lisesi'ni açması bir tesadüf sayılabilir mi? Onlar için memleket meselesinin aslında kâr meselesi olduğu çok açıktır. Sermaye sınıfı emekçi halkın evlatlarının, işyerlerinde can veren liselilerin kanıyla beslenmektedir.
Meslek liselerinde uygulanan “4 gün okul, 1 gün iş" sistemini artık yetersiz bulan patronlara MESEM'lerle “4 gün iş, 1 gün okul" çözümünün Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sunulduğunu kaydeden Umut Araz, "Bakan Yusuf Tekin bu piyasacı yaklaşımın en büyük temsilcilerinden biridir" dedi.
'Bakan istifa etmeli, MESEM yasaklanmalı!'
Eğitim sisteminin her yıl milyarlarca lira kâr eden holdinglerin taleplerine göre biçimlendirilmesinden derhal vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizen Araz, taleplerini şöyle özetledi: "Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin derhal istifa etmeli ve MESEM yasaklanmalıdır!”