Bakanlıktan yoksul ailelere 'şartlı nakit' teklifi: Çocuklarınızı Diyanet'e teslim edin

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Diyanet arasında tartışma konusu olacak bir protokol imzalandı. 4-6 yaş arasındaki çocukların Diyanet kurslarına gönderilmesi karşılığında nakdi destek sunulacak

Haber Merkezi

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü, sosyal yardım verilen ailelerin çocuklarının Diyanet kurslarına gitmesi durumunda "nakdi destek sağlanacağını" açıkladı.

Genel Müdürlük tarafından yapılan açıklamada, "Diyanet İşleri Başkanımız Sn. Ali Erbaş ile sosyal yardım faydalanıcısı hanelerde bulunan çocuklarımıza yönelik iş birliği protokolü imzaladık. Buna göre, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı kurslarda eğitim alan 4-6 yaş arası çocukların ihtiyaçları için nakdi destek sağlayacağız" denildi.

4-6 yaşındaki çocuklara dini eğitim verilmesinin çocuk gelişimi açısından büyük zararları olduğuna dair birçok bilimsel açıklama ve çalışma mevcutken, gerici iktidarın bu konudaki zorlamalarına bir de "rüşvet" eklenmiş oldu.

Bakanlık söz konusu gelişmeyi "Maddi yoksunluklar yüzünden boynu bükük vatandaşımız kalmasın diye ekonomik anlamda bütün imkanlarımızı nasıl seferber ediyorsak, bizi inanç köklerimize bağlayan değerlerimizi yaşamak ve yaşatmak için de bütün gücümüzü kullanmaya devam edeceğiz" diyerek duyurdu.

Hangi çocukları hedef alıyorlar?

Bakanlığın para karşılığı din eğitimi adımında hedef aldığı çocuklar, aileleri sosyal yardım alan aileler.

Yani Bakanlık sosyal yardımdan faydalandırdığı açlık sınırının altında yaşam mücadelesi vermek zorunda kalan aileleri, ek bir para karşılığında çocuklarını Diyanet kurslarına teslim etmeye zorluyor.

Ailelerin bu adımı atmaması, ailelerde sosyal yardımlar kesilir mi endişesine neden olacakken, bir de üstüne para verileceği açıklaması, birçok aileyi bu adımı kabul etmeye zorlayacak gibi görünüyor.

Bakanlığın sosyal yardımda bulunduğu aileler ya hiç sosyal güvencesi olmayan, ya da sosyal güvencesi olan ama hanede kişi başına düşen gelir net asgari ücretin 1/3'ünden az olan haneler. Açlık sınırının 9 bin liraya dayandığı, asgari ücretin ise henüz 8,500 lira olduğu Türkiye'de birçok aile benzer bir durumda kalmış durumda.

Bakan Derya Yanık, 2021 yılında 4 milyon 332 bin 805 tekil hanenin sosyal yardımlardan faydalandığını açıklamıştı.

4-6 yaşındaki çocuklara etkileri neler?

Uzman Doktor Psikiyatrist Deniz Arık Binbay'a küçük yaştaki çocuklara "din, ahlak ve değerler eğitimi" anlatılmasının sonuçlarını, bu anlatıların çocuklara etkilerini sormuştuk. Binbay, soL'a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:

Öncelikle çocukların gelişim düzeyi ele alındığı takdirde din eğitiminin okul öncesi dönemde kesinlikle verilmemesi gerektiğini peşinen söylemeliyim. Çünkü çocuk zihni erişkininkinden çok açıdan farklıdır. Örneğin 10-12 yaşına kadar soyut düşünceleri kavrayamazlar, somut ve büyüsel düşünürler, düşüncelerini gerçekleşmiş gibi algılarlar. Suçluluk düşüncelerine yatkındırlar ve olaylardan neden sonuç ilişkisinden bağımsız olarak kendilerini sorumlu tutarlar.

Ruhsal ve fiziksel olarak bir erişkin gücünde ve deneyiminde olmadıklarından, kendilerini doğal olarak güçsüz ve güvensiz hissederler. Korkmaya eğilimlidirler. Dini öğretilerdeki gözle görülemeyen soyut kavramlar; günah, cehennem, cin çarpması, doğaüstü güçler gibi belirsiz korku temalı anlatılar çocuklarda belirsizlik ve korku duygusunu şiddetlendirir ve kendilerini yalnız ve güvensiz hissettirir. Takıntıların, hatta takıntı hastalığının (OKB) ortaya çıkmasına zemin hazırlar. Yaşından önce bu tür bilgilere maruz kalan çocukların çevrelerinde onları anlayacak, yatıştıracak kimse yoksa, özellikle söze de dökemezlerse uykuları bozulabilir, aşırı kaygı hissedebilirler, kendi bedenleriyle, (özellikle cinsel organlarıyla) bağlantıları bozulabilir. Kendilerini, kirli, suçlu, kötü hissedebilirler. Böylece girişkenlik ve sorgulama azalır, eylemsizlik artar.