ÜKD: Yaşanan cinayet itibarsızlaşan ve piyasalaşan üniversitenin sonucudur

Üniversite Katılımcıları Derneği (ÜKD), Çankaya Üniversitesi'nde öğrencisi tarafından öldürülen Araştırma Görevlisi Ceren Damar'a ilişkin bir açıklama yaptı. Açıklamada, "Saldırgana cesaret veren toplumsal, iktisadi, siyasi koşulları esas endişe kaynakları olarak görüyoruz" denildi.

Üniversite Katılımcıları Derneği (ÜKD) Yönetim Kurulu, Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ın öğrencisi tarafından silahlı saldırı ile öldürülmesine ilşkin açıklama yaptı.

Yaşanan olayın münferit değil, bilim emekçilerinin sürekli yüz yüze olduğu bir tehdidin sonucu olduğunu belirten açıklamada "Saldırgana cesaret veren toplumsal, iktisadi, siyasi koşulları esas endişe kaynakları olarak görüyoruz" denildi.

Açıklamanın tamamı şu şekilde:

"Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ın bir öğrencinin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybettiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Ceren Damar’ın ailesine ve tüm yakınlarına başsağlığı diliyoruz.

Derneğimiz, bu cinayeti tarifsiz bir üzüntü ve büyük bir öfkeyle karşılamaktadır. Zira ülkemizde bilim emekçilerinin çalışma koşulları, toplum nezdindeki itibarları, öğrenciler karşısındaki konumları ne olursa olsun, bu cinayetin bile isteye yapıldığı açıktır. Olayın ayrıntılarının gösterdiği odur ki saldırgan, Ceren Damar’a öldürme kastıyla saldırmış ve ne yazık ki amacına ulaşmıştır. İnsanlıkla bağı kalmamış bir cüretin eseri olabilecek bu eylemi lanetliyoruz. Saldırgana cesaret veren toplumsal, iktisadi, siyasi koşulları ise esas endişe kaynakları olarak görüyoruz.

Bu cinayet, ne yazık ki, varacağı nokta belli olan bir gidişatın duraklarından biri olarak karşımıza çıkmıştır. Üniversitelerde frensiz bir piyasalaşma sürmektedir, öğrencilerin ve dolayısıyla ailelerinin üniversiteye bakışı parasını verip hizmet bekledikleri bir alışverişe indirgenmiştir. Üniversiteler ve bilim emekçileri toplum nezdinde itibar kaybetmekte, çeşitli özneler bu itibar yitimini körüklemektedir. Gençlik geleceksizleşmiş, şiddet eğilimleri artmış, “parayı veren düdüğü çalar” inancı genç zihinlerde daha fazla yerleşmiştir. Sonuçta karşımıza çıkan bu cinayet münferit bir olay değil, bilim emekçilerinin sürekli yüz yüze olduğu bir tehdidin mantıksal sonucudur. Daha önce yine Çankaya Üniversitesinde sigara tartışması nedeniyle bir araştırma görevlisinin saldırıya uğramış olması başka bir örnektir. Çeşitli üniversitelerde öğretim elemanlarının çeşitli tehditlere maruz kaldığı duyumlarıyla son günlerde çokça karşılaşılmaktadır. Üniversite yönetimlerinin öğrencileri müşteri olarak görmesi, öğretim elemanlarının güvenliğini sağlama görevlerini yalnızca teknik önlemlerle sağlamaya çalışmalarına ve öğretim elemanlarının itibarsızlaşmasını önemsememe sonucunu doğurmaktadır. Öğretim elemanlarının işten çıkarma, ücretleri düşürme, görev yüküyle mobbing yapma gibi araçlarla yönetimler tarafından da tehdit altında tutulması, durumu iyice kötüleştirmektedir. Geçtiğimiz yıl Osmangazi Üniversitesinde yaşanan katliam da, sorunun bir öğrenci - öğretim elemanı çelişkisi olmadığının başka bir göstergesidir. 

Bu yaşananlar, bu koşullar, teknik önlemlerle ortadan kaldırılabilecek sorunlar değildir. Bilim emekçileri tüm bu tehditlere yalnızca bireysel varlıklarıyla ve güçleriyle dayanamazlar, fakat dayanmak zorunda da değiller. Yalnız değiliz, olmamalıyız, bugüne kadar ne kadar yalnız kaldıysak bugün o kadar örgütlü olmak zorundayız. Bugün Ceren Damar arkadaşımızı kaybettik, çünkü belli ki onu yalnız bıraktık. Lanetlediğimiz o cüretin karşılığını ancak örgütlü bir cesaretle verebileceğimizi göremedik. Bugüne kadar çıkar çatışmaları, siyasi cinayetler, intiharlar sonucu kaybettiğimiz arkadaşlarımızı, hocalarımızı aynı nedenle kaybettik. Artık bu durum sona ermelidir. Bilim emekçileri hakları olan itibarı, hakları olan yaşam koşullarını talep etmedikçe alamayacaklarına ikna olmalıdır. Örgütlenmemiz, bu gidişatı durdurabilecek tek seçenektir. Derneğimiz, tüm bilim emekçilerini, alternatifi olmayan seçeneğimizi sahiplenmeye davet etmektedir. 

Üniversite Katılımcıları Derneği (ÜKD)"