Erdoğan'dan Gül'e sert sözler

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül için "Bu trenden düşenler düştükleriyle kalırlar" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, on birinci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e göndermede bulunarak "Bu trenden düşenler düştükleriyle kalırlar" dedi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Bugün başka havalarda gezen başka kimselerin partimizle ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Herkes ağzını açmadan önce nerede bulunduğunu, kimlerle aynı yere geçtiğine dikkat etmeli. Bunlar, AK Parti olarak milletimizle birlikte son 3-4 yıldır verdiğimiz mücadelede en küçük bir desteklerini görmediğimiz, hatta karşı saflarda silüetleri beliren kişilerdir. Dünyada, ülkemizde neler oluyor? Bunlarla ilgili hiç sesiniz çıkmayacak, bu ülkede bir referandum yapılıyor ve partimiz burada 'evet' başlığını atıyor. Ama bakıyorsunuz, birileri de hayır için kampanya yürütüyor. Kulislerde şurada burada… Şimdi de kendilerinde söz hakkı görüyorlar, kusura bakmasınlar. Bu trenden düşenler düştükleriyle kalırlar."

'SÖZ SÖYLEMEYE HAKKI YOKTUR'

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:

"Aynı şekilde geçmişte partimiz çatısı altında olup da bugün dışarıda başka havalarda gezen hiç kimsenin partimizle hareketimizle ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Herkes ağzını açmadan önce nerede bulunduğuna, kimlerle aynı safa geçtiğine dikkat etmelidir. Kemalet ile Kemalat olmaz. Dünyada neler oluyor? Ülkemizde neler oluyor? Bununla ilgili bir sesiniz çıkmayacak. Bu ülkede bir evet hayır referandumu yapılıyor. Ve partimiz burada evet başlığını böyle atıyor. Ama birileri de hayır için kampanya yürütüyor. Kulislerde, şurada burada. Ve şimdi de kendilerinde söz hakkı görüyorlar. Kusura bakmasınlar. Bu birliği, beraberliği zedeleyenler bilsinler ki artık bu kervanın samimi yolcuları değildir. Biz bu yola çıkarken ahdederek çıktık. Ve bu yola bu akitleşme ile çıkarken de şunu bir defa çok iyi bilmemiz lazım. Sadakatin aslolan bir kavram olduğunu bilerek çıktık. Ama bu trenden düşenler kusura bakmasınlar düştükleri yerde kalırlar. Bu süreçte bize düşen kendi işimizi sağlam tutmak, hedeflerimizden uzaklaşmamak, geçmişteki hatalardan uzak durmaktır. Tüm teşkilatlarımızın bu konuda anlayış ve güç birliği içinde olduğunu görmekten memnuniyet duyuyorum. Hırslarının esiri olanların hükmünü milletimiz zaten veriyor."

KUDÜS MESELESİ

Erdoğan Kudüs konusunda şunları söyledi:

"Son grup toplantımızdan bugüne kadar gündemimizdeki en önemli meselelerden biri de malum Kudüs’tü. Amerika’nın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararının belli olmasının hemen ardından başlattığımız yoğun diplomasi trafiğini, hızla bir çalışma başlattık. İstanbul’da 13 Aralık’ta topladığımız İslam İşbirliği Teşkilatının kenetlendiğini gördük. Elbette ikircikli davranan kimi ülkeler var. Ama genel görüntü geleceğimiz açısından ümit vericidir. Kırmızı çizgimiz olarak ilan ettiğimiz Kudüs’ün Müslümanlar açısından taşıdığı değerin, fedakarlıkların boyutunun bazı devletler tarafından anlaşılamadığı görülüyor. Konuyu BM platformlarında da takip ederek Kudüs’ün dünya gündeminin en üst sırasına çıkmasını sağladık."

'AFRİN'DE HUZURU SAĞLAYACAĞIZ'

"Bölücü terör örgütünün baskısı kalktıkça buralarda yaşayan kardeşlerimizle gönül bağlarımızın yeniden güçlenmeye başladığı açıkça görülüyor. Hizmet ve siyaset alanında daha çok çalışarak vatandaşın gönlünde zirveye çıkmalıyız. Çukur eylemleri ve Kuzey Irak’taki gelişmeler karşısında gösterdikleri sağlam duruş, kardeşlerimizin ortak geleceğimiz konusundaki samimiyetlerinin ifadesidir. Şimdi sıra terör koridoru oluşturma projesini tamamen çökertmeye gelmiştir. Fırat Kalkanı ile attığımız adımı Afrin ve Münbiç’te devam ettirerek ardından da tüm sınır boylarını güvene kavuşturarak bu süreci inşallah tamamlayacağız. Bu süreçte bölgedeki kardeşlerimizin daha güçlü desteğine ihtiyacımız var. Geçmişte attığımız adımları çok daha ileri taşıyacak bir çalışmayı ortaya koymamız gerekiyor."

ATİLLA DAVASI

Erdoğan, ABD'de sürmekte olan Hakan Atilla davası için şunları söyledi:

"15 Temmuz'u ülkemizde başaramayanlar şimdi farklı darbe girişimlerinin peşinde. Burada ifade etmem gerek: Şu anda ABD'deki malum dava, işte, bir siyasi içerikli darbe girişiminin adresidir. Ve bu öylesine atılmış bir adım veya yapılmakta olan bir dava değildir. Türkiye'yi kendilerine göre ekonomik noktada sıkıştırmak, güya kendilerine göre FETÖ ile, CIA ile, FBI ile sıkıştırmak suretiyle Türkiye'ye kendilerine göre bir sıkıştırma operasyonu. Fakat bu da tutmayacak. Bunu da başaramayacaklar. Türkiye bir kabile devleti değildir."

'MHP İLE EL ELE VERECEĞİZ'

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Anlıyorum ki bu kongrelerle birlikte 2019’a mart ve kasıma çok farklı gireceğiz. Bu yıl Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hazırlıklarını büyük ölçüde hazırlamak mecburiyetindeyiz. Bunları da özellikle MHP ile el ele vererek dayanışma içinde, temenni ederim ki ana muhalefet de buna katılır, bu süreci hızlandırmamız gerekiyor. Asıl olan yeni yönetim mimarimizin omurgasının nasıl oluşturulacağıdır. Hazırlıkları süratle bir araya getirerek önümüzdeki bir asrı kucaklayacak yönetim modeli oluşturmakta kararlıyız."