Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Ticaret Bakanlığı’nın derlediği dış ticaret verilerine göre Temmuz ayında dış ticaret açığı yüzde 32,6 azalarak 5 milyar 982 milyon dolara geriledi.

Buna göre, ihracat 2018 yılı Temmuz ayında, 2017 yılının aynı ayına göre yüzde 11,6  artarak 14 milyar 77 milyon dolar, ithalat yüzde 6,7 azalarak 20 milyar 59 milyon dolar olarak gerçekleşti. İthalatta düşüş TL'nin hızlı değer kaybından kaynaklanırken üretimde ve yurtiçi talepte de yavaşlamaya işaret ediyor. Nitekim imalat sanayi ürünleri ithalatında Temmuz ayında yüzde 13'lük gerileme olduğu bu gerilemenin bir bölümünün nihai tüketim mallarından bir bölümünün de imalat sanayi üretiminde kullanılan ara mallardan kaynaklandığı görülüyor.

İhracatın ithalatı karşılama oranı 2017 Temmuz ayında yüzde 58,7 iken, 2018 Temmuz ayında ihracat artarken, ithalatın azalmasına bağlı olarak yüzde 70,2'ye yükseldi.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış veriye göre ise; 2018 Temmuz ayında bir önceki aya göre ihracat yüzde 5,1 arttı, ithalat yüzde 1,3 azaldı.

2018'NİN İLK 7 AYINDA İTHALAT ARTIŞI İHRACAT ARTIŞININ ÜZERİNDE

Ancak 2018’in ilk 7 ayına bakıldığında yüzde 7 ile ihracat artışı, yüzde 10,2'lik ithalat artışının gerisinde kaldı. Ocak-Temmuz aralığındaki birikimli verilere göre dış ticaret dengesi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,4 artarak 46 milyar 751 milyon dolar oldu. Buna paralel ihracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 69,3’den yüzde 67,3’e geriledi.

İHRACATTA ALMANYA, İTHALATTA ÇİN İLK SIRADA

Ülkeler bazında Almanya'ya yapılan ihracat 2018 Temmuz ayında 1 milyar 294 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla 1 milyar 9 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 850 milyon dolar ile ABD ve 750 milyon dolar ile İtalya takip etti.

İthalatta ise ilk sırayı 1 milyar 975 milyon dolar ile Çin aldı. Çin’i sırasıyla 1 milyar 886 milyon dolar ile Rusya, 1 milyar 691 milyon dolar ile Almanya ve 1 milyar 122 milyon dolar ile ABD  izledi.

İHRACAT ARTIŞINDA DA YAVAŞLAMA EĞİLİMİ

Yıl başından bu yana ihracat artışının da kademeli olarak düştüğü, otomotiv gibi ihracat açısından sürükleyici sektörlerde ihracatın değer bazındaki artışına rağmen miktar bazında azaldığı görülüyor. Bu durumu dış ticaret miktar endeksleriyle dış ticaret değerleri arasındaki farklılık da teyid ediyor. Üretimde ithalat bağımlılığının yüksekliği, kurdaki ve petrol fiyatlarındaki artışın, ihracat mallarının maliyetlerinde artışa yol açtığı ve rekabet gücü kaybı nedeniyle ihracatı baskıladığını gösteriyor. Aynı zamanda kurdaki gelişmeler nedeniyle üretim yerine döviz bazında "likit" kalma tercihinin de üretim ve ihracat daralmasında etkili olabileceğine işaret ediliyor.

Kur artışının ithalatı ve yurtiçi talebi baskılamasıyla dış ticaret açığındaki artış yavaşlasa bile ihracattan yılın kalanında iç talep kaybını telafi edecek bir katkının gelmesi zor görünüyor.