Suriye'ye yönelik 'kimyasal tehdit' sürüyor: Bozacı ile şıracı tanıklık edecek

Suriyeli bir "doktor", ordunun İdlib'de düzenlediğini iddia ettiği klor gazı saldırısının kanıtlarını ABD Kongresi'ne iletecek. ABD'den, "kanıt"lar karşılığında İdlib'de uçuşa yasak bölge ilan etmesi isteniyor.

Dış Haberler

Suriye-Amerika Sağlık Birliği (SAMS) üyesi bir doktor, Muhammed Tennari, ABD Kongresi'ne "Suriye ordusunun klor gazı saldırıları"na ilişkin kanıtlar sunacak.

İdlib bölgesinden bir hekim olduğunu öne süren Tennari, 16 Mart ile 9 Haziran arasında İdlib'e düzenlendiğini iddia ettiği varil bombası saldırılarında klor gazı kullanıldığını ve toplamda 10 kişinin öldüğünü, 530 kişinin de yaralandığını söylüyor.

Saldırıların orduya ait helikopterlerle düzenlendiğini söyleyen Tennari, "Umuyoruz ki Kongre üyeleri Suriye'deki krizi ve sivillere yönelik hava bombardımanını bitirmek için daha fazlasını yapacak" dedi.

Asker olmadığını söyleyen Tennari, bununla birlikte sivillere yönelik bombardımanı sona erdirecek her adımı memnuniyetle karşılayacağını söyledi.

UÇUŞA YASAK BÖLGE PLANI
Kanıtları incelediğini belirten The Guardian ise, iddia olunan klor gazı saldırılarının yapıldığı bölgeler arasında El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi'nin kontrol ettiği yerler de bulunduğunu vurguladı.

Saldırı olduğu iddia edilen yerler arasında Binniş, Sarmin ve Sarakib de yer alıyor.

The Guardian'a da konuşan Tennari, klor gazının konvansiyonel silahlardan daha az sayıda insan öldürdüğünü, ancak kullanımının Suriye halkı üzerinde yeni bir "psikolojik işkence türü" olduğunu ileri sürdü.

Tennari, uçuşa yasak bölge ve mültecilere daha fazla yardım istediklerini kaydetti.

Irak-Şam İslam Devleti'nin (IŞİD) Irak'ta klor gazı kullandığı biliniyor. Ancak SAMS, İdlib'deki saldırıların helikopterlerle yapıldığını söylüyor.

BAŞ ŞÜPHELİ ROBERT FORD DA VAR
Tennari, Kongre'nin Dış İlişkiler Komitesi önünde, bir klor gazı uzmanı, Suriyeli bir kurtarma elemanı ve ABD'nin eski Şam Büyükelçisi Robert Ford ile birlikte tanıklık edecek.

SAMS'ın sunacağı kanıtlar içerisinde, iddia olunun klor gazı saldırılarının sonrasında çekilen fotoğraflar, videolar ve başka veriler yer alıyor. Kanıt dosyası, Tennari'nin Nisan ayında Birleşmiş Milletler'de yaptığı tanıklığın genişletişmiş bir versiyonu.

Dış İlişkiler Komitesi'nin Cumhuriyetçi başkanı Ed Royce, "Obama yönetiminin yasadışı kimyasal silah stoklarının yok edildiğini söylemesine rağmen, Esad rejimi kimyasal silah saldırılarına devam ediyor" dedi.

Royce, Komite'de yapılacak tanıklığın bu "korkunç suçları" göstereceğini ve sivilleri korumak için neler yapılabileceğini tartışacaklarını söyledi. Yapılabilecekler arasında, uçuşa yasak bölge ilanı da var.

Middle East Eye'a konuşan Demokratik Suriye için Koalisyon'un siyasi danışmanı Evan Barrett, temel hedeflerinin Suriye'de sivilleri korumak için "korunaklı bölgeler" yaratmak olduğunu vurguladı.

Tennari, Suriye ordusunun klor gazını büyük kitleleri öldürmek için değil, az sayıda kişiyi öldürerek yerel nüfusta korku yaratmak için kullandığını öne sürdü.

ŞÜPHELER
Tennari'nin "kanıt" olarak öne sürdüğü belgelerde ise şimdiden şüphe uyanmış durumda. 16 Mart'ta Sarmin'e yapıldığı iddia edilen saldırıdan önce "helikopter sesi duyduğunu" söyleyen Tennari, daha sonra cami hoparlöründen varil bombası atıldığının ve içinde kimyasal gaz bulunduğunun ilan edildiğini söyledi.

Tennari'nin Birleşmiş Milletler'de yaptığı "ağlatan" konuşmada ise tutarsızlıklar olduğu ortaya çıkmıştı. 16 Mart'ta olduğu iddia edilen saldırıda, hastaneye getirilen 3 çocuktan yalnızca birinin komada olduğu ve ilk görüntülerde hala nefes aldığı görülüyordu. Bunun, klor etkisiyle ilgisinin bulunmadığını, daha çok "aşırı dozda ilaç" semptomu olduğu iddia edilmişti.

İkincisi, 1 yaşındaki bu bebeğin solunumu durduğunda, getirildiği klinikte bulunan personel nefes almasını yeniden sağlamak için hiçbir çaba sarf etmiyor. Sarmin'de bir saha hastanesi kurduğunu ve bu üç çocuğa da müdahale ettiğini söyleyen Tennari ise, videoda görünmüyor.

Yine Tennari, çocuklara müdahale ederken klor kokusu aldığını söylüyordu. Ancak çocuklar kliniğe sokulmadan önce soyulmuş ve yıkanmıştı.

BOZACININ ŞAHİDİ ŞIRACI
SAMS'ın yalnızca İdlib'le ilgili kanıtlar sunacağı, Hama için kötü şöhretli "White Helmets" üyelerinin tanıklık edeceği belirtiliyor. Kendisini yardım kuruluşu olarak tanıtan White Helmets, İdlib'de Nusra Cephesi'ne verdiği destekle biliniyor. 

Bir ay önce çıkan görüntülerde, bir kişinin Nusra Cephesi tarafından infaz edildiği, infazdan hemen sonra öldürülen kişinin cesedinin White Helmets üyeleri tarafından kaldırıldığı görülüyordu.

White Helmets, Suriye'ye emperyalist müdahale çığırtkanlığı yapan Avaaz'ın da ortaklarından.